Dün sanıksız, avukatsız, izleyicisiz görülen özgür basın Davası 2. gününde devam ediyor. Açlık grevindeki gazetecilerin sıvı, şeker ve tuz ihtiyacının karşılanması talebine “akşam cezaevinde şekerlerini emiyorlar burada verilmesine gerek yok, sadece su vereceðiz” yanıtı verildi.

Geçtiðimiz yıl Aralık ayında KCK adı altında yapılan operasyon sonucu 34'ü tutuklu 44 gazetecinin yargılandıðı özgür basın davasının 2. Duruşması 2.gününde devam ediyor.

Silivri ve Kandıra cezaevleri arasında dün gerekli yazışmalar yapılmadıðı için duruşma sonrası tutsak gazetecilerin Kocaeli'nde bulunan Kandıra F Tipi Cezaevi'ne götürülmesinden dolayı duruşma geç başladı. Silivri Cezaevi kampüsündeki açlık grevindeki tutuklu gazeteciler ile tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı.

Tutuksuz sanıkların kimlik tespitinin ardından söz alan Avukat Sinan Zincir, dün tutuklu sanıklar ile avukatların olmadıðı esnada okunan iddianamenin bölümlerinin tekrardan okunmasını talep etti. Ýddianamenin özet şeklinde deðil tamamının okunmasını talep eden Zincir, gazetecilerin tümünün açlık grevinde olduklarını hatırlattı. "Biz Kerbela'da deðiliz. Dün bütün çabalarımıza raðmen tutuklulara tuz ve şeker verilmedi. Buna ilişkin mahkemenin varsa bir kararı bu karardan geri dönsün. Bütün tutuklular açlık grevinde ve gerekli besini almadıkları için saðlık durumları kötüye gidiyor” dedi. Ayrıca Tutuklu erkek gazetecilerin her gün Kandıra Cezaevi'ne götürüldüðünü, bu nedenle büyük maðduriyet yaşadıklarını anlatan Zincir, tutukluların Silivri Cezaevi'nde barındırılmasını talep etti.

Ýddianamenin TRT spikerleri tarafından okunmasına da karşı çıkan Zincir, iddianameyi hazırlayan iddia makamının okumasını istedi.

Mahkeme Başkanı, Av. Zincir'in taleplerinin ardından iddia makamına görüşünü sordu. Savcı, iddianamenin okunmasının daha seri ve anlaşılır olması için TRT spikerlerinin okuması ve iddia makamının okumasına ilişkin bir düzenlemenin olmadıðını söyledi. Savcılık son olarak avukatın diðer taleplerinin ise mahkeme heyetinin takdirinde olduðunu belirtti. Ýddia makamının görüşlerinin ardından mahkeme heyeti 10 dakika ara verdikten sonra kararını açıkladı. Ýddianamenin daha önce sanık ve avukatlara teblið edildiðini gerekçe göstererek, "Dün sanıklar ve avukatlar mahkemeyi tıkamak için protesto ettiði ve kendileri davaya girmediði için okunan bölümlerin tekrardan okunmasına gerek olmadıðına karar verildi" dedi. Ýddianamenin savcı tarafından okunmasına ilişkin bir yasal düzenlemenin olmadıðına hükmeden Mahkeme heyeti, savunma tarafının talepleri ve iddia makamının görüşünden sonra karar vermek için duruşmaya on dakika ara verdi.

YILDIZ VE KIRKAYA'NIN ÇOCUKLARINA DOKUNMASINA ÝZÝN VERÝLMEDÝ

Verilen arada mahkeme heyetinin kararı beklenirken tutuklu gazetecilerden Ýsmail Yıldız ve Kenan Kırkaya’nın salonda bulunan küçük kızlarına dokunmasını jandarma engelledi. Avukatların ve duruşmayı izleyen basın mensuplarının tüm çabasına raðmen jandarma katı tutumunu deðiştirmedi ve baba-kızların buluşmasına izin vermedi.

Aradan sonra kararını açıklayan Mahkeme, iddianamenin TRT spikerleri tarafından okunmasına devam edileceðini belirtti..

Açlık grevindeki gazetecilerin ihtiyacı olan sıvı, şeker ve tuz ihtiyacına karşılık ise Mahkeme heyeti “bu cezaevinin işi” diyerek cezaevi idaresinin kendilerine verdiði cevapta, “akşam cezaevinde şekerlerini emiyorlar, bu nedenle şeker ve tuz verilmesine gerek yok. Sadece su vereceðiz” denildiðini aktardı.

Tümü açlık grevinde olan tutuklu gazetecilere şeker, tuz, sıvı verilmesi için avukat Sinan Zincir ile jandarma komutanı arasında yapılan uzun görüşmede jandarma komutanı şeker, sıvı, tuz vs. verilmesi için idarenin izin vermesi gerektiðini söyledi. Ýdareyle yapılan görüşmede ise idarenin ‘Tutuklular zaten akşamları şeker emiyorlar, gündüz gerek yok’ dediði öðrenildi. Uzun süren tartışmadan sonra tutuklara sıvı şeker, tuz verilmesine karar verildi.

Duruşma iddianamenin 182. Sayfasından itibaren okunmasıyla devam ediyor.