Açık denizler için yeni uluslararası sözleşme yolda

Açık denizler için yeni uluslararası sözleşme yolda

Dünya üzerindeki deniz ve okyanusların yüzde 64’ü Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne dahil olmayan açık denizlerden oluşuyor. Açık denizlerin hukuki olarak korunmasız kalmasının önüne geçmek için uluslararası yeni bir sözleşmeye dair çalışmalarda önemli adımlar atılıyor.

27 uluslararası sivil toplum kuruluşu ile Dünya Doğal Yaşam Birliği (IUCN)’nin oluşturduğu ‘High Seas Alliance (Açık Denizler İttifakı) adlı birlik, açık denizlerin korunmasına ilişkin uluslararası bir antlaşmanın gerekliliğine dikkat çekiyor.

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkeler arasında yürütülen müzakereler sonucunda geçtiğimiz hafta sonunda geniş kapsamlı bir antlaşmaya yönelik konferans düzenlenmesi kararı alınmıştı. Müzakereler esnasında ABD, Rusya, Kanada, Japonya ve Güney Kore gibi ülkeler ile çetin tartışmalar yürütüldüğü, ancak engellerin aşıldığı bildiriliyor.

2017 yılında yapılması planlanan dev konferans, 193 ülke tarafından imzalanmış olan Uluslararası Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS) temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları arasında yapılacak çalışmalar ile hazırlanacak. Uluslararası açık deniz sözleşmesini hedef alan bir konferansın düzenlenmesi için BM Genel Kurulu’nun bu yıl içinde toplanarak konuya ilişkin onayını vermesi gerekiyor.

Dünya üzerindeki okyanus ve deniz sularının önemli bir kısmını kapsayacak yeni Açık Denizler Sözleşmesi’nin eksikliği ciddi manada hissediliyor. Okyanus ve denizlerin yüzde 64’lük bir kısmı UNCLOS kapsamı dışında olan ve herhangi bir ülkenin kara sınırlarından 200 deniz mili açıktaki sulardan oluşuyor. Bu da, dünya yüzölçünün yüzde 40’lık bir bölümüne denk geliyor.

Açık denizleri kapsayan uluslararası bir sözleşmenin olmayışı bu sulardaki çevre kirlenmesinin yanı sıra canlı varlıkların korunmasını da engelliyor. Zira BM üyesi ülkeler sadece kendi yasal sınırları içerisinde bulunan sulardan sorumlular ve bu nedenle de açık denizler ‘hukukun olmadığı alanlar’ olarak ‘sahipsiz’ kalıyor.

High Seas Alliance adlı birliğe göre, herhangi bir yasal korumanın olmaması nedeniyle de açık denizlerdeki kirlilik artarken, balık avlanmalarına da sınırlama getirilemiyor. Yine bu denizlerdeki maden arama çalışmaları için de uluslararası bağlayıcı bir sözleşmenin olması gerektiği vurgulanıyor.

Açık Denizler Sözleşmesi’ne yönelik müzakereler kapsamında okyanuslarda koruma bölgeleri oluşturulması, denizlere ilişkin araştırmaların yapılması, denizlerdeki genetik kaynakların sürdürülebilir bir biçimde kullanımına yönelik tartışmalar yürütülecek. Bunların yanı sıra gelişmekte olan ülkelerin kapasitelerinin güçlendirilmesi ile bu ülkelere deniz teknolojilerinin ihracına yönelik tartışmalar da gündemde.