Abdullah Gül’e karşı insan hakları isyanı

Abdullah Gül’e karşı insan hakları isyanı

T.C. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ýsveç Kralı Carl XVI. Gustaf’ın daveti üzerine 10 Eylül günü resmi temaslarda bulunmak için Ýsveç’e gelecek. Gül’ün geleceðinin kamuoyuna açıklanması ile birlikte Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlalleri ve basın ve ifade özgürlüðüne yönelik saldırılar sorgulanmaya başladı.

Sol Parti Dış Politika Sözcüsü Hans Linde ile Halk Partisi Dış Politika Sözcüsü Fredrik Malm Ýsveç’in en büyük gazetelerinden Expressen’de iki gün arayla yayımlanan makalelerinde Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlallerinin, tutuklamaların ve Kürt Halkına yönelik saldırıların bilançosunu çıkardılar. Ýsveçli yetkililerden Gül ile yapacakları görüşmede konuyu gündeme getirmelerini talep ettiler. 1,2 milyon emekçiyi temsil eden Ýsveç Memur Sendikaları Konfederasyonu (TCO) Başkanı Eva Nordmark da Ýsveç sendikalarının Türkiye’deki insan ve sendikal hak ihlallerini Gül’le tartşmak için bir toplantı talep ettiklerini söyledi. Uluslararası Sol Forum Başkanı ve Sol Parti Stockholm Belediyesi Grup Başkanı Ann-Margarethe Livh de Kürtlere ve emekçilere yönelik saldırıları protesto etmek için Belediye Sarayında Gül için düzenlenecek yemeðe katılmayacaðını açıkladı.

SENDÝKAL HAK ÝHLALLERÝ DE ELE ALINDI

Ýsveç Hükümeti ve Kraliyet Ailesi ayrı ayrı açıklamalar yaparak T.C. Cumhurbaşkanı Gül’ün 10-12 Haziran tarihlerinde Kral, Ýsveç Başbakanı ve işveren örgütlerinin temsilcileriyle temaslarda bulunacaðını açıkladı. TCO Başkanı Eva Nordmark sendikaların program dışı bırakılmalarına tepkili. Dışişleri Bakanı Carl Bildt’e bir mektup yazarak Gül’ün programına Ýsveç sendikalarının dahil edilmesini ve yapılacak toplantıda Türkiye’deki insan ve sendikal hak ihlallerinin ele alınmasını talep etti.

ÝNSAN HAKLARI YOKSA ÜYELÝK DE YOK

Mektupta TCO ve uluslarararası emekçi örgütlerinin insan ve sendikal hak ihlallerindeki artıştan dolayı Türkiye’ye ciddi eleştirilerde bulundukları hatırlatılıyor. Ýsveç Hükümetinin Türkiye’nin Avrupa Birliði’ne üye olmasını desteklediðini, ancak insan ve sendikal haklar alanında kayda deðere ilerleme kaydedilmedikçe Türkiye’nin AB Üyeliðinin söz konusu edilemeyeceði vurgulanıyor.

IFS’nin yayınladıðı son rapora göre 25 sendikacının cezaevinde bulunduðu, 100’ün üzerinde sendikacının gösterilere katıldıkları için yargılandıkları belirtilen mektupta, 25 Haziran günü 71 KESK üyesinin gözaltına alındıðı operasyondan da söz ediliyor. 100’ü aşkın gazetecinin yazdıklarından dolayı cezaevinde tutulduklarına da dikkat çekliyor.

TÜRKÝYE’DEKÝ DURUM CUNTA DÖNEMÝNDEN FARKSIZ

Uluslararası Sol Forum Başkanı Ann-Margarethe Livh Ýsveç’in en büyük tartışma sitesinde yayınlanan makalesinde Türkiye’deki durumu 1960 ve 70’li yıllarda Yunanistan ve Ispanya’daki askeri cunta dönemine benzetiyor ve o dönemde yapılan katliam ve tutuklamaların benzerinin AKP Ýktidarı tarafından Türkiye’de uygulamaya konulduðunu söylüyor.

“CUMHURBAŞKANI GÜL’ÜN YEMEÐÝNE KATILMAYACAÐIM”

Eylül ayında Cumhurbaşkanı Gül’ün resmi bir ziyaret için Ýsveç’e geleceðini, Belediye Sarayında verilecek yemeðe Kral ve devlet erkanı ile birlikte katılacaðını hatırlatan Livh kendisinin de davetli olduðu yemeðe katılmamaya karar vermesinin nedenlerini şu cümlelerle anlatıyor:

“Eðer Cumhurbaşkanının yakınına oturma şansım olsaydı kendisine halkın oylarıyla Belediye Başkanı seçilen dostum Leyla Güven’in neden 2 yıldır cezaevinde tutulduðunu soracaktım. Bu yıl Nusaybin’deki Newroz kutlamaları sırasında bana ve barışcıl bir biçimde Newroz’u kutlayanlara neden biber gazı sıktıklarını soracaktım. Soracaðım daha çok şey var ama yanına oturma ve bunları sorma imkanını bulamayacaðımı bildiðim için yemeðe katılmayacaðım.”