Abbasağa Parkı’nda eller barış için kenetlendi

HDP Beşiktaş İlçe Örgütü, Abbasağa Parkı'nda barış şöleni düzenlendi. Ellerin barışa kenetlendiği parkta, Kolan grubunun müzikleri eşliğinde halay çekildiği şölende, AKP/ Erdoğan rejimin savaşı körükleyen politikasına karşı barışı tesis etme sözü verildi.

HDP Beşiktaş Örgütü’nün Abbasağa Parkı’nda gerçekleştirildiği barış şöleninde eller barış için kenetlendi. 7’den 70’e parka gelen yurttaşlar, halay çekip barış taleplerini dile getirdi. HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Esengül Demir, HDP eski milletvekili ve HDP MYK üyesi Ali Kenanoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı şölen alanına, “Barışı birlikte inşa edeceğiz”, “Nuriye ve Semih’e özgürlük, talepleri kabul edilsin” yazılı pankartları asıldı. Sur’un yıkıma karşı kampanya yürüten Sur’la Dayanışma Platformu ‘nun stant açtığı şölende, KHK zulmüne karşı 182 gündür açlık grevinde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için lokma dağıtıldı; Türkçe, Kürtçe, Ermenice, Zazaca müzikler eşliğinde halaylar çekildi.

‘FAŞİZMİN KURUMSALLAŞMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ !’

Kolan Müzik Grubunun müzik dinletisiyle start veren barış şöleninde, ilk konuşma HDP İstanbul Eşbaşkanı Esengül Demir tarafından yapıldı. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nün önemine değinerek sözlerine başlayan Demir, Türkiye ve Ortadoğu coğrafyasının 1 Eylül Barış Günü’nü savaşın gölgesinde karşıladığını söyledi. 1 Eylül’ün İkinci Dünya Savaşı sonrası, sivil katliamların bir daha yaşanmaması için dünya barış günü ilan edildiğini belirten Demir, ancak insanların bundan ders çıkartmadığını vurguladı. Demir, “Şu anda bulunduğumuz coğrafyada, hakların ırk soykırımına uğratıldığı, kadınların katledildiği, esir pazarında satıldığı çok kapsamlı bir emperyalist paylaşım savaşı yürütülüyor. Türkiye’de bütün itirazlara rağmen bu savaşta taraf tutuyor “dedi. Ortadoğu’nda IŞİD barbarlarını desteklediği açıklanan ve belgelenen AKP iktidarının, hem Ortadoğu’nda hem de kendi vatandaşına yönelik bir savaş yürüttüğünü belirten Demir, 7 Haziran başlayan bu sürecin 15 Temmuz darbe girişimi bahane edilerek OHAL ilanıyla daha da derinleştirildiğini, KHK’lerle yüz binlerce emekçinin ihraç edildiğini, kadın kazanımlarının teker teker yok edildiğini, Kürdistan’ın abluka aldığını, yerleşim yerlerinin yerle bir edildiğini, sivillerin SİHA’larla katledildiğini bir baskı ve savaş politikasının hüküm sürdüğünü vurguladı. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nün bu zor koşullarda karşılandığını ifade eden Demir, HDP olarak, demokrasi güçleriyle birlikte faşizmin kurumsallaşmasına izin vermeyeceklerini ; barışı tesis edene kadar mücadele edeceklerini vurguladı.

‘BARIŞ YÜZLEŞME VE HESAP VERMEKLE GELİR !’

HDP eski milletvekili, HDP MYK üyesi Ali Kenanoğlu ise 6-7 Eylül olaylarını anımsatarak sözlerine başladı. Bundan 62 yıl önce, 1955’te Ermeni, Rum, Yahudi haklarına karşı organize edilmiş büyük bir yağma ve saldırının gerçekleştirildiğini hatırlatan Kenanoğlu, “6-7 Eylül olayların bu topraklarda yaşanmış en çirkin günler. Biz bu topraklarda yaşayan etnik, inançsal, cinsiyet kimlikleri olarak bu tür saldırılarının hiçbir zaman tesadüfen oluşmadığını biliyoruz. Olayların ancak devletin organizasyonu olduğunda katliama, yağmaya dönüştüğünü biliyoruz. Biz bunu Maraş’tan, Çorum’dan, Roboski’den, Sur’dan, Cizre ‘den biliyoruz. 6-7 Eylül trajedisi de devletin isteyerek yaptığı katliamlardan biri ” diye konuştu. Bu katliamların bir daha yaşanmamasının tek yolunun yüzleşmekten geçtiğini vurgulayan Kenanoğlu, barışın bu topraklarda tesis edilebilmesi için devletin önce bu katliamlarla yüzleşmesi, hesap vermesi ve özür dilemesi gerektiğinin altını çizdi. “Biz barışı konuşuyorsak bunun koşulları var” diyen Kenanoğlu,” Bugün bu egemenlerin, katliamcıların dışında kimsenin barışa bir itirazı yok. Egemenlere göre barış kendilerine tabii olmaktan geçiyor ama bize göre barış öyle bir şey değil, önce günahlarının hesabını vermek zorundalar” dedi.

Konuşmaların ardından şölen forum şeklinde devam etti.