Avrupa Kürt Demokratik Toplum Kongresi (KCDK-E) ile Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) tarafından organize edilen Öcalan’a özgürlük oturma eyleminin öğleden sonraki bölümünde birçok Kürdistanlı ile siyasetçi ziyaretlerde bulundu.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) oturumları vesilesiyle Avrupa Konseyi (AK)’de görüşmelerde bulunan PYD Fransa Temsilcisi Dr. Xalit İsa ile Cizire Kantonu Dişişleri Bakanı Abdulkerim Omer, oturma eylemini de ziyaret ettiler.
Burada Dr. Xalit İsa ve bakan Abdulkerim Omer’in yanı sıra TJK-E temsilcilerinden Hazal Karakoç tarafından AKPM’deki görüşmeleri ve son siyasal gelişmelere ilişkin bir toplantı düzenlendi.
Toplantıda ilk olarak söz alan Dr. Xalit İsa, Kürtlerin acılarının da mutluluklarının da ortak olduğuna ve Rojava’nın ve diğer parçaların birlikteliğine vurgu yaptı. Rojava ve Kuzey Suriye’de Demokratik Suriye Güçleri (QSD) tarafındna 42 bin kilometrekarelik alanın özgürleştirildiğini söyleyen Dr. İsa, özgürleştirilen topraklarda Öcalan’ın felsefesi ışığında kadın-erkek eşitliğine dayanan halkçı yönetimlerin oluşturulmaya devam edildiğini kaydetti.
TÜM PARÇALARIN DİRENİŞİ VE DESTEĞİYLE BUGÜNLERE GELİNDİ
Rojava’da direnişin ilk başladığı dönemlerde neredeyse hiçbir gücün kendilerinin başaracağına inanmadığını hatırlatan Dr. İsa, Kürtlerin tüm parçalardan desteğiyle büyütülen direniş sayesinde bugün dünyanın en büyük güçlerinin kendileriyle ilişki ve ortaklık içerisinde olduklarına dikkat çekti.
Kürdistan’ın tüm parçalarının halen saldırı ve tehdit altında olduğunu belirten Dr. Xalit İsa, Kobane’den başlayarak günümüzde Reqa ve Deyrezor’da devam eden direnişin süreceğini söyledi. Dr. İsa, Kürtlerin aşama aşama özgürlüklerini kazanacağını vurguladı.
“‘ÖCALAN VE PKK OLMASAYDI DAİŞ’İ YENEMEZDİK’ DİYORUZ”
Toplantıda söz alan Cizire Kantonu Dışişleri Bakanı Abdulkerim Omer ise, Ortadoğu’nun yeniden dizaynının yapıldığını ve buna karşın Öcalan’ın fikirlerinin esas alınarak bir yenilenmeye gidilmesi gerektiğini söyledi.
Rojava’da bir yandan direnişin örgütlendiğini, diğer yandan ise sistemin oturtulduğunu ve yerel yönetimlerin oluşturulduğunu söyleyen Omer, Suriye’de artık projesi olan tek gücün Kürtler ve yereldeki ittifakları olduğuna dikkat çekti. Omer, Türkiye’nin yıllarca Esad’a karşı desteklediği ‘muhalif’ grupların hiçbirinin projesi olmadığını kaydederken, Türkiye’nin tüm bu güçleri sattığını ifade etti.
Uluslararası kuruluşlar ve devletlerle yaptıkları görüşmelerde Öcalan ve PKK’nin rolüne vurgu yaptıklarını söyleyen Abdulkerim Omer, özellikle DAİŞ çetelerinin işgal hareketlerinin önlenmesinde PKK ve Öcalan’ın olmazsa olmaz rolü olduğunu vurguladı. Omer, bu gerçeği tüm görüşmelerinde dile getirdiklerini ve bundan dolayı da Öcalan’ın özgür olmasının ve müzakerelerin başlamasının şart olduğunu söyledikleri bilgisini verdi.
KENDİ GÜCÜNE DAYANAN KÜRTLER ULUSLARARASI ALANDA CİDDİYE ALINIYOR
Cizire Kantonu Dışişleri Bakanı, devamla, Kürtlerin özgürleşeceğini ama bunun için mücadelenin yükseltilmesi ve birlik olunması gerektiğinin altını çizdi. Omer, Kürtlerin Rojava ve Suriye’de kendi güçlerine dayandığını ve bu sayede uluslararası alanda ciddiye alındıklarını söyledi.
Kürtlerin birliği konusunda çabaların önemine atıfta bulunan Abdulkerim Omer, “Güney’de önce ‘biz sadece PKK’ye karşıyız, Kürtlere değil’ diyorlardı. Bakın bir referandum yapılacak diye hepsi birden saldırıyor. İran ve Türkiye, Ortadoğu’da tümüyle farklı çizgileri temsil ediyorlar. Ve birleştikleri tek nokta, Kürtleri engellemek ve bitirmek üzerinedir” diyerek, birlik olunması çağrısı yaptı.
GÖRÜŞMELERE İLİŞKİN BİLGİ VERİLDİ
Toplantıda söz alan TJK-E dış ilişkiler çalışanlarından Hazal Karakoç ise, AK’de yaptıkları görüşmelere ilişkin bilgilendirme yaptı. Karakoç, görüştükleri parlamenterler ve gruplara Öcalan, Kürt kadın mücadelesi ve Rojava ile Şengal üzerine hazırladıkları 3 ayrı dosyadan verildiğini söyledi.
Öcalan’a yönelik tecriti dile getirdiklerini belirten Karakoç, İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) Öcalan’ı ziyaret etmesi gereğini hatırlattıklarını kaydetti.
Görüşmelerde Kürdistan ve Türkiye’deki katliamlar, işkenceler ve tutuklamaları gösteren resimleri de paylaştıklarını söyleyen Karakoç, birçok muhattaplarının ‘bu bilgilerden haberdar olmadıklarnı’ söylediklerine dikkat çekti. Karakoç, yaşanan baskı ve katliamların daha fazla Avrupa toplumu ve temsilcilerine ulaştırılması, Kürt halkının da mücadelesini yükseltmesi gerektiğinin altını çizdi.
100’ü aşkın TJK-E ve KCDK-E bileşeni üyesi ve Kürt yurtseverinin katılımıyla devam eden oturma eylemi yarın da, farklı etkinlikler ve görüşmelerle devam edecek.