İran ve Rojhilat'ta (Doğu Kürdistan) birçok kentte halkın yoksulluk, işsizlik ve pahalılığa karşı başlattığı eylemler devam ederken rejim güçlerinin saldırıları sonrası atılan sloganlar radikalleşti ve devletin temel sembolleri hedef alınmaya başlandı. Halkın yoksulluğa karşı başlattığı eylemler rejim güçlerinin saldırıları ve devlet yetkililerinin tehditleri sonrası istibdata karşı eylemlere dönüştü.

SLOGANLAR RADİKALLEŞTİ

Eylemlerin ilk gününde "Yoksulluğa hayır", "Yolsuzluğa ölüm", "Suriye'yi bırak, yoksulluğa bak", "Hayat pahalılığına hayır" ve "Halk açlıktan ölüyor, mollalar tanrıcılık oynuyor" gibi sloganlar atılırken; "Kahrolsun Ruhani", "Kahrolsun Laricani", " "Diktatörlüğe ölüm", "İslam Cumhuriyeti yıkılsın", "Siyasi tutsaklar serbest bırakılsın", "Hizbullah'a ölüm" sloganları atılmaya başlandı.

İKİ FARKLI YAKLAŞIM

İran yetkililerinden eylemlere ilişkin yapılan açıklamalarda ise genel olarak "dış mihrak", "fitne", "bizi parçalamaya, iç karışıklık çıkarılmaya çalışılıyor" gibi yorumlar yapılsa da İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani taraftarları ile İran dini otoritesi Alî Xameney yandaşlarından yapılan açıklamaların satır aralarından ise fark mesajlar yer aldı.

CİHANGİRİ: İNZİVA İÇİNDE YAŞAYAMAYIZ

Ruhani'nin yardımcısı İshak Cihangiri, eylemlerin arkasında "gizli eller" olduğunu savundu ancak konuşmasının devamında İran'ın kendisini dış dünyadan izole ederek ayakta duramayacağını söyledi. Cihangiri, "Gizli eller, var olan itirazları körüklüyorlar. Ekonomik sorunları bahane ediyorlar. Ama gerçekte görülen ise bu olayların arkasında başka bir şey var. Onları tanımamız gerekir. Bunların kontrolden çıkan toplumsal bir harekete dönüşmesi durumunda herkese zararı olacak. Bu ateşin dumanı herkesin gözüne kaçacak" dedi.

Açıklamasının devamında İran devlet oligarşisi içindeki farklı kesimlere işaret eden Cihangiri, şunları söyledi: "Bazıları halkla rejimle arasındaki umudu kırmak istiyor. Doğrudur, mevcut siyasi sistemin ciddi sorunları var. Bunu aşmak için de birbirimizi anlamamız ve ortak bir çözüm bulmamız gerekir. Bu durumun uluslararası sistemle de bağı var. Ülkemizi dış dünyadan koparamayız. Hiçbir ülke, bu İslam Cumhuriyeti de olsa, inziva ederek yaşayamaz."

MUTEHERİ: GARANTİ YOK

İran Meclis Başkan Yardımcısı Alî Muteheri ise her yönüyle istedikleri bir İran rejiminin devamlılığının garantisi olmadığını söyledi. Muteheri, "Her yönüyle bizim istediğimiz bir İran rejiminin devamlılığının hiçbir garantisi yok. İran'ın şimdiki durumu İslamiyetin doğuşundan önceki dönemine benziyor. İran'ı tehdit eden üç şey var: İç tehditler, yolsuzluk ve toplumsal parçalanma" diye konuştu.

PASDARAN: FİTNE KOKUSU GELİYOR

Doğrudan Xamaney'e bağlı olan İran ordusu Pasdaran ise eylemcileri tehdit etti. Pasdaran'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bazıları yeni bir fitne çıkarmak istiyor. Bazıları Amerika ve İsrail'in propagandasının etkisiyle toplumun içinde parçalılık çıkarmaya çalışıyor. Bazı kurumlar ise tedbir almıyor. Yeni bir fitnenin kokusu geliyor. Bu bir tehdittir. Düşmanın her hareketini tespit ediyoruz. Rehberimizin gösterdiği perspektif doğrultusunda onların üzerine gidiyor ve ülkemizin zarar görmesini engelliyoruz."

KIRMANŞAN ÖZGÜRLÜK MEYDANI EYLEMİ