YAKAY-DER, Ankara Altındağ İlçe Nüfus Müdürü Abdulmecit Baskın'ın 1993'te öldürülmesine ilişkin Dönemin Emniyet Genel Müdür Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Korkut Eken'in de arasında bulunduğu 12 kişi hakkında "suç örgütü kurmak ve adam öldürmek" suçundan dava açılması sonrası konuyla ilgili dernek binasında basın açıklaması yaptı.

YAKAY-DER Başkanı Velat Demir, Mehmet Ağar'ın ifade ettiği "bin operasyonun" ve 17 bin "faili devlet cinayetin" hesabı sorulmadan adaletin gerçekleşmeyeceğini ifade etti. Kayıp yakınları olarak soruşturmanın kapsamının genişletilmesini istediklerini belirten Demir şu soruları yöneltti:

"Ağar'ın Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı yaptığı dönemlerde işlenen siyasi cinayetlerle ilgili, Hizbullah hücrelerinin silahla beslenmesi, kayıp silahların Batman'da Hizbullah'a dağıtılması ile ilgili soruşturma yapmayacak mısınız? Fırat'ın doğusunda gerçekleşen Kürt yurtseverlerinin failleri, devlet korumasında gerçekleşen infazları, kaybedilmeleri sormayacak mısınız Ağar'a?"

Kayıp yakınları olarak yetkililere failler, tanıklar, cinayetler ve kaybedilmelerle ilgili tüm belgeleri sunduklarını hatırlatan Demir buna karşın hiçbir çalışma yürütülmediğinin altını çizdi.

BİN OPERASYONA KARŞILIK BİR DAVA İLE ADALET GELMEZ

Mehmet Ağar'ın, 90'lı yıllarda bölgede yürütülen "bin operasyonun" sorumlusu olduğunu söyleyen Demir "Bir tek dava ile adaleti gerçekleştiremezsiniz. Savcılar yaptığımız suç duyurularına sessiz kalarak görevlerini kötüye kullanmakta ve ihmal etmektedirler. Adalet Bakanı'na çağrıda bulunuyoruz ; bir dosya 17 bin faili devlet ve kaybın akıbetini ortaya koyamaz ve adaleti sağlayamaz. Görevinizi yapın“ çağrısında bulundu.

Demir, kayıp yakınları olarak taleplerini de,

-TBMM bünyesinde, gözaltında kayıpları araştırmak ve incelemek üzere özel bir yasa ile oluşturulacak kalıcı ve bağımsız bir komisyon kurulması,

-insanlığa karşı işlenen suçlara dair devlet sırrı olarak saklanan belge ve bilgilerin kamuoyuna açıklanması,

-bütün kişileri "zorla kaybedilmeden korumak" için; zorla kaybedilmeleri yasaklayan, kaybedilen kişilerin ailelerine 'gerçeği öğrenme hakkını' tanıyan Birleşmiş Milletler, "Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme"'nin derhal imzalanması ve yürürlüğe konulması,

-gözaltında kayıp ve faili meçhul bırakılmış cinayetlerin, Türk Ceza Kanunu'nda insanlığa karşı suçlar başlığı altında düzenlenmesi ve bu suçların yargılamasında devlet sırrı ve zaman aşımı savunmasına yer verilmemesini sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması,

-gözaltında kayıplara dair soruşturma dosyalarının yeniden açılması ve etkili soruşturma yapılması önündeki engeller kaldırılması olarak sıraladı.

Demir ayrıca (Minnesota Otopsi Protokolü) kurallarına uygun şekilde mezarların açılması ve otopsilerin yapılmasını, Cumhuriyet savcılarının bu protokol kapsamında eğitilmesini talep etti.