Ruhani seçilir seçilmez ABD baskıyı arttırdı!

İran’da yapılan seçimlerde Hasan Ruhani’nin ikinci kez Cumhurbaşkanı seçilmesi, Avrupalı liderler tarafından selamlandı. ABD Başkanı Trump ise aynı gün Suudilerle İran’a karşı silah anlaşması yaptı.

Hasan Ruhani 19 Mayıs günü gerçekleşen seçimlerde rakibi İbarahim Rehisi karşısında geniş bir oy çoğunluğu ile kazandı. Ruhani oyların yüzde 57’sini, rakibi ise yüzde 38’ini elde etti.

AÇILIM POLİTİKASINA DESTEK Mİ?

Batılı medya, Ruhani’nin zaferini halkın “dünyaya açılım politikası ve reformların devamına” desteği olarak yorumladı.

Ruhani de benzer yönde bir açıklamada bulundu. İkinci kez seçilen Cumhurbaşkanı Ruhani, “Bugün İran halkı aşırılıktan uzak, dünya ile anlaşma yolunu seçti” dedi.

Muhaliflere göre seçimlerde, dini lider Ayetullah Hamaney’e yakın Reisi’nin kaybetmesi, içerdeki iktidar savaşını daha da derinleştirecek.

RUHANİ’Yİ BEKLEYEN SORUNLAR

Hamaney ilk açıklamasında Ruhani ve yeni hükümetin “varlıksız tabakalar, kırsal alanlar ve yoksullar ile yolsuzluk karşıtı mücadeleyi” öncelik olarak belirlemesini istedi.

Ülkeyi yönetenlerin iktidar mücadelesinin gölgesinde ciddi bir toplumsal tepki var.  Resmi rakamlara göre halkın yüzde 12.5’i işsiz. Gençler arasında bu oran yüzde 30’a çıkıyor. Gerçek rakamın daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Her yıl 600 bin yeni diplomalı yüksek öğretim öğrencisi işsiz kalıyor.  3.4 ile 4 milyon arasında kişi işsiz durumda. Sosyal adaletsizlik ağır bir şekilde devam ediyor. Zengin ile fakir arasındaki uçurum derinleşiyor. Özgürlükler konusunda iyileşme yok. Etnik ve dini aidiyetler ile farklı görüşlere mensup insanlar zulme maruz kalıyor. Büyük medya organları, muhafazakarların elinde.

Ruhani’nin 2015’te büyük güçlerle nükleer program konusunda yaptığı anlaşmanın, içerdeki toplumsal yaşama olumlu yönde ciddi bir etkisi olmadı. Batılı iktidarlar da İran ile olan bu çıkar ilişkilerinde dolayı, içerdeki hak ihlallerine sessiz kalmayı tercih ediyorlar.

Ruhani, nükleer program ile bağlantılı olmayan uluslararası yaptırımların kaldırılmasını da müzakere edeceğini söylüyor. Şimdiden birçok ülke, bazı yaptırımları delerek İran ile özellikle petrol ve gaz alanında işbirliği yapıyor.  İşbirliği yapan ülkeler arasında özellikle Fransa da var.

AB, RUSYA VE SURİYE SELAMLADI

Uluslararası düzeydeki ilk tepkiler ABD’ninki gibi olumsuz olmadı.  Avrupa Birliği, “açılım” olarak öne sürdükleri politikanın devamı için teşvik edici açıklamalarda bulundu. AB Dış Politika Temsilcisi Federica Mogherini “İranlılar tutkulu bir şekilde ülkelerindeki siyasi yaşama dahil oldular” dedi ve Ruhani’yi kutladı. Mogherini, 2015’teki nükleer anlaşmanın hayata geçirilmesine devam etme sözü verdi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ruhani’yi selamlarken, nükleer programın sıkı bir şekilde uygulanmasının takipçisi olacaklarını da vurguladı.

İran’ın özellikle Suriye krizindeki temel ittifaklarından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İran-Rusya ortaklığının gelişmesine devam edeceklerini belirtti. Putin, bu ortaklığın Ortadoğu ve Dünya’da istikrar ve güvenliğin tesisi için önemli olduğunu savundu. Suriye Devlet Başkanı Başar El Esad da Putin’inkine benzer ifadeler kullandı.  Başar El Esad, bölgede güvenlik ve istikrarın güçlendirilmesinin gerekliliğine vurgu yaptı.

ABD’DEN KUTLAMA YOK, SUÇLAMA VAR

ABD’den gelen açıklama ve hamle ise sert yönde oldu. ABD Başkanı Donald Trump, İran’da seçimlerin olduğu gün, ilk yurtdışı ziyaretini Suudi Arabistan’a yaptı. Suudi ve ABD, İran’ı “ortak düşman” olarak görüyor.  Trump, Kral Salman ile 380 milyar dolarlık anlaşmalar yaptı. Bunun 110 milyarı silah satışı ile ilgili. Silah anlaşmasına ilişkin yapılan açıklamada, bu desteğin İran tehdidine karşı olduğu vurgulandı.

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, İran seçimleri ardından yaptığı açıklamada İran’dan “terör ağlarını tasfiye etmesini” istedi. Tillerson, “Umuyorum ki Ruhani, İran’ın terörizm ağlarının tasfiye sürecine angaje olur ve balistik füze denemelerine son verir” dedi.