DAİŞ ve El Nusra çetelerine silah ile eleman taşıyan İHH'nin kolu gibi çalışan bu kuruluşun perde arkasındaki patronu ise İbrahim El-Zayat.

Süleyman Mercimek, Yimpaş, Kombassan, Jet-Pa, İhlas, Endüstri Holding ve Deniz Feneri...Liste uzayıp gidiyor. İsimler farklı olsa da hepsinin ortak özelliği İslami motifleri kullanarak başta Almanya olmak üzere Avrupa'da yaşayan Türk ve Kürt göçmenleri dolandırması.

Müslüman göçmenlerin dini-insani duygularını kullanarak bağış ve yardım toplayan bu kuruluşlar, son yıllarda güven bunalımı yaşayınca artık yeni maskelere ihtiyaç duyuyorlar. Bunlar, Türkçe isimler ve Türk yüzler yerine artık İngilizce, içinde İslam da geçen, başında Arap ya da başka Müslüman gruplardan yüzlerin bulunduğu kuruluşlarla piyasaya çıkıyorlar

"Fakirlere ve yoksullara yardım" adı altında Almanya'da ve diğer Avrupa ülkelerinde toplanan yardım paraları ise yardıma muhtaç ve savaş mağduru Müslümanlar yerine bambaşka amaçlar için kullanılıyor. Paraların bir bölümü paravan kuruluşların aracılığıyla DAİŞ, El Nusra ve El Kaide gibi terör örgütlerine giderken, geri kalanı ise Suudi Arabistan'daki para havuzlarına aktarılıyor.

Bu havuzların başında "Müslüman Dünya Ligi" adlı kuruluş geliyor. Bu çatı kuruluşunun havuzunda toplanan paralar ise sözde "İslam dinini yaymayı" amaçlayan, ancak gerçekte ise Avrupa'da radikal İslami örgütlerin propagandasının yapıldığı camiler için harcanıyor. Selefist, Müslüman Kardeşler, El Nusra ve DAİŞ gibi örgütlerin ağları içerisinde bulunan bu camilerde ise Suriye ve Irak'taki savaşan çetelere elaman kazandırılıyor.

EL ZAYAT'IN KİRLİ SİCİLİ!

Son dönemlerde bu kuruluşlardan birisi dikkat çekiyor... Adı; 'İslamic Relief'. Özellikle Ramazan ve Kurban bayramları öncesinde başta AKP'nin televizyon kanalları olmak üzere, yaygın Türk medyasında reklamları, klipleri dolaşan bu yardım kuruluşunun perde arkasında tanıdık isimler ve örgütler bulunuyor.

1996 yılında Köln'de kurulan bu kuruluşa resmiyete iki Arap isim başkanlık yapıyor. Ancak kuruluşun perde arkasında İbrahim El-Zayat var. İslamic Relief'in yönetim kurulu üyesi olan Mısırlı El-Zayat, Müslüman Kardeşler Örgütü'nün Almanya'daki temsilcisi olarak tanınıyor.

Necmettin Erbakan'ın yeğeni ve aynı zamanda Milli Görüş'ün devamında kurulan IGMG'nin liderlerinden Mehmet Sabri Erbakan'ın kız kardeşi Sabiha Erbakan ile evli olan İbrahim El-Zayat'ın dosyası ise oldukça kabarık. Zayat, 2002 yılında Almanya İslam Toplumu (IGM)'nin başına geçti ve uzun süre bu kuruma başkanlık yaptı. IGM, Almanya'nın iç istihbarat kurumu Anayasayı Koruma Örgütü'nün takibindeki bir kuruluş.

Arap ülkelerinde emlak alım-satım işini yapan El-Zayat, Almanya'daki çok sayıda caminin de inşaatını üstlenen isim. El-Zayat ait inşaat firmasının şimdiye kadar 150'ye yakın caminin inşaatını yaptığı belirtiliyor. Bununla da sınırlı kalmayan El-Zayat, Avrupa'daki 600'den fazla caminin bakımından sorumlu olan ‘Avrupa Cami İnşaatını Destek Derneği’nin de genel sorumlusu.

20 Mart 2009 günü Alman polisi İslami dernekler adı altında suç örgütü oluşturarak kara para aklama ve dolandırıcılık yapanlara yönelik operasyon yaptı. Soruşturmanın hedefinde ise iki isim vardı; Oğuz Üçüncü ve İbrahim El-Zayat.

Hatta Alman soruşturma ekibine göre Arap girişimcilere danışmanlık adı altında iş yapan El Zayat şebekenin başıydı. 2007 yılında Münih savcılığının başlattığı soruşturma çerçevesinde gerçekleşen operasyonda İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) ve Almanya İslam Toplumu (IGD)'ye ait birçok dernek, ev ve işyeri arandı.

 O YIL DA 'SİZİN İÇİN KURBAN KESECEĞİZ' DEMİŞLERDİ!

Polis El Zayat'ın başındaki şebekenin dolandırıcılık, bağış paralarında yolsuzluk, şüpheli bağış toplama, belgeler üzerinde tahrifat ve para aklama suçlarına bulaştığını tespit etmişti. En büyük suçlama ise kurban bağışlarındaki dolandırıcılıktı.

O dönem "Bu yılki kurban bayramında sizin adınıza 80 ülkede kurban keseceğiz" diyerek Malavi, Pakistan, Bosna gibi ülkelerde kurban kesme sözü veren ve normalin 25 katı daha fazla bağış toplanmıştı. Ancak fakirler için hiç bir kurban kesilmeden paralar cebe indirilmişti. Alman savcıları kayıp olan 30 milyon Euro'nun peşindeydi.

El-Zayat ve Oğuz Üçüncü hakkında 19 aydır yürütülen soruşturma Eylül 2010'da "iddiaları kanıtlayacak güçlü deliller bulunamadığı" gerekçesiyle garip bir şekilde kapatıldı. Her seçimde AKP’ye destek sunmak için seçim çalışmalarına katılan Oğuz Üçüncü, Türkiye'deki son seçimler öncesinde Milli Görüşcülere "Erdoğan'a oy verin, o Erbakan'ın gerçek temsilcisidir" dedi.

Oğuz Üçüncü'nün 2009'daki yardımcısı ise bu aralar Erdoğan'ın Almanya'daki "eli-kolu" gibi çalışan Mustafa Yeneroğlu'dan başkası değil... AKP iktidarının 2010 yılında arasıyla iyi olduğu Alman hükümetine Milli Görüş davasının düşürülmesi için baskı yaptığı ve bunun karşılığında da yargılanan isimleri kendisine bağladığı tahmin ediliyor.

BİR KALEMDE İHH'YE 150 BİN EURO GÖNDERDİLER

Anayasa Koruma Örgütü'nün raporlarına göre ise 'İslamic Relief' adlı yardım kuruluşu İbrahim El-Zayat'ın derneği olan Almanya İslam Toplumu (IGD)'ye bağlı çalışıyor. Alman istihbaratının bu tespitine rağmen eskinin Dışişleri Bakanı, şimdinin cumhurbaşkanı Frank Steinmeier'in 2013 yılında 'İslamic Relief'in Berlin'de düzenlediği "Yetim yemeği" kampanyasına katılması dikkat çekti.

Üstelik o dönem 'İslamic Relief'in Almanya'da yasaklı olan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) ile yakın ilişkilerinin Alman hükümeti ve istihbaratınca da biliniyordu. Hatta 'İslamic Relief' 15 Kasım-15 Aralık 2012 tarihleri arasında AKP ve DAİŞ'in ortak kurumu olan İHH'ye bir kalemde 150 bin Euro para gönderdiğine dair belgeleri kendi sitesinde açıklamıştı. İHH, insanlık düşmanı DAİŞ ve Nursa çetelerine "insani yardım" adı altında silah ve eleman taşıyan paravan bir yardım kuruluşu olarak biliniyor.

'PASTA SATIYORUM'UN PARALARI DAİŞ'E GİTTİ!

'İslamic Relief'in Suriye ve Irak'ta kafa kesen örgütlerle ilişkisine dair bir belge de geçtiğimiz yıl Aşağı Saksonya Eyaleti istihbaratı tarafından belgelendi. 2016'nın Aralık ayında Hannover çarşı merkezinde 'İslamic Relief'in öncülük ettiği kermeste "Pasta satıyorum" adıyla toplanan paraların Suriye'de savaşan terör örgütlerine gittiği belirtildi.

Ancak görünüşte ve sosyal medyada yapılan çağrılarda 'İslamic Relief' bu kermeste kazandığı paraları yetim çocuklar için harcayacağını iddia edilmişti. 'İslamic Relief'in kirli ilişkilerinin Alman istihbaratı tarafından bilinmesine rağmen hala bazı Alman yardım kuruluşları ve Alman politikacı tarafından desteklenmesi ise düşündürücü.