Almanya-Türkiye arasındaki öğrenci değişim talebi en dipte

Alman Akademik Değişim Bürosu (DAAD) tarafından yayınlanan son verilere göre, Alman öğrenciler arasında Türkiye’deki eğitim değişim programlarına katılmak isteyenlerin sayısı giderek azalıyor.

N-tv’ye konuşan DAAD yöneticisi Markus Symmank, Türkiye’deki programlara katılmak isteyen öğrenci ve akademisyenlerin sayısının ‘sert bir biçimde geriye gittiğinin’ altını çizdi. Symmank, önceki yıllarda yıllık 2 bini aşan Türkiye’ye giden öğrenci sayısının yarı yarıya düştüğüne dikkat çekti.

Türkiye’yle öğrenci değişim programlarına katılmak istemeyen öğrencilerin ilk gerekçesinin ‘güvenlik sorunu’ olduğunu belirten Symmank, Almanya’nın Türkiye’nin bu konudaki en önemli partneri olduğunu hatırlattı.

ARAŞTIRMA ÖZGÜRLÜĞÜ PAZARLIK KONUSU OLAMAZ

Türkiye’de yaşananlara rağmen öğrenci değişim programlarına katılmak isteyen öğrencilerin desteklenmesi gereğine işaret eden DAAD Genel Sekreteri Dorothea Rüland ise, uzun vadede değişim programlarının yeniden canlanmasını umduklarını söyledi.

Ancak Rüland, Türkiye’de son yıllarda akademisyenlere yönelik baskılar nedeniyle bilimsel çalışmalardan taviz verilmemesi gerektiğini vurguladı. Rüland, “Değişimler kadar önemli olan bir başka şey ise, araştırma ve eğitim özgürlüğünün bizim için pazarlık konusu olamayacağıdır” diye konuştu.

TÜRKİYE’DEKİ KORKU İKLİMİNİN ETKİSİ BÜYÜK

N-tv’ye göre Türkiye’ye yönelik çekincelerde güvenlik konusu gündeme gelse de, akademisyenlere yönelik baskılar ile Türkiye’de yaratılan korku ikliminin de bunda etkisi büyük.

2011/2012 döneminde Türkiye’ye öğrenci değişimi programı kapsamında giden Laura Somann adlı bir akademisyenin görüşlerine başvurulan haberde, son yıllarda Erdoğan’ın yaşamın her alanındaki varlığına dikkat çekiliyor. Bu yıl içinde yeniden Türkiye’ye giden Somann, geçmişe oranla insanların siyasetle ilgili konularda oldukça dikkatli davrandıklarını söyledi.

‘HER DERS KİTABININ İLK SAYFASINDA ERDOĞAN’I GÖRMEK’

Somann, bir kütüphanede incelediği tüm okul kitaplarının ön sayfasında Erdoğan’ın resimlerinin olmasını da yaşanan kötü değişime örnek gösterdi. Somann, iki yıl boyunca ders verdiği Hamburg’daki bir okulda Türkiyeli öğrencilerin siyasi konularda çekindiklerine de işaret etti.

ALMANYA’DAN GİDECEK GENÇ SAYISI EN DİPTE

Haberde ergen yaşlardaki gençler arasında da Türkiye’ye olan ilginin azaldığı belirtlirken, AFS adlı bir derneğin verileri örnek gösterildi. Bu derneğin 2011 yılında Türkiye’ye gönderdiği genç sayısı 19 iken, bu yıl 2’ye kadar gerilemiş.

Youth For Understanding adlı bir diğer değişim programı kuruluşunun ise Türkiye’ye öğrenci göndermekten vazgeçtiği de haberde yer verilen bir diğer bilgi oldu.

TÜRKİYE’DEN ALMANYA’YA GELMEK İSTEYENLER ARTIYOR

Ancak Alman gençler arasında Türkiye’ye yönelik tüm bu ilgisizliğe rağmen Türkiye’den Almanya’ya gelmek isteyen öğrencilerin sayısında ciddi bir artış olduğu da belirtildi.

Öte yandan son üç yılda Türkiye ve Almanya arasındaki öğrenci değişim programlarına 8 milyon euro kadar mali destek veren Mercator Vakfı’nın da yaşanan gerilemeyi gördüğü bildiriliyor. Mercator Vakfı yöneticilerinden Anne Duncker, Türkiye’deki birçok kesimin halen Almanya’ya ilgi göstermesine rağmen Alman tarafında aynı ilginin olmamasının ‘üzücü’ olduğunun altını çizdi.