GÖRÜNTÜLÜ

Mardin Tabip Odası Başkanı: Devlet Nusaybin’i ölüme mahkum etti

Mardin Tabip Odası Başkanı Doktor Kamuran Yıldırım: Nusaybin şu anda büyük bir salgın hastalık riski altındadır. Devlet koca bir ilçeyi ölüme mahkum ediyor.

Mardin Tabip Odası Başkanı Doktor Kamuran Yıldırım, Nusaybin’de sokağa çıkma yasağı ve saldırılar nedeniyle yaşanan elektrik ve su kesintilerinin bulaşıcı hastalıklara davetiye çıkardığı uyarısında bulunarak „Nusaybin şu anda büyük bir salgın hastalık riski altındadır. Devlet koca bir ilçeyi ölüme mahkum ediyor’’ dedi. 

Yıldırım, yaralanan ve katledilenlerin tamamının özellikle ölümcül şekilde hedeflendiğini de kaydetti. 

Mardin Tabip Odası Başkanı Doktor Kamuran Yıldırım, Nusaybin‘de 12. gününe giren sokağa çıkma yasağının sağlık üzerindeki etkilerini ve devletin uygulamalarını ANF’ye değerlendirdi. 

‘CANLILAR İÇİN LAZIM OLAN TEMEL GEREKSİNİMLER ENGELLENMİŞ DURUMDA‘

12. gününe giren ve dünyada demokrasi ile yönetildiğini iddia eden ülkelerde benzerine rastlanmayan bir uygulama ile karşı karşıya olduklarını vurgulayan Yıldırım, şu ana kadar tespit edebildikleri kadarı ile  8 kişinin katledildiğini ve 20 den fazla kişinin ise yaralandığını aktardı. Sokağa çıkma yasağının eşi benzeri olmayan bir şekilde uygulandığına dikkat  çeken  Yıldırım, Kürt halkının ciddi bir katliam ile yüz yüze olduğunu söyledi. Yıldırım şöyle devam etti; “Sokağa çıkma yasağı ile insanların hastaneye ulaşımı engellenmiş, fırın ve eczaneler kapatılmış, elektrik ve su kesilmiş. Hava almak dışında, canlılar için lazım gelen tüm temel gereksinimler engellenmiş durumda. Bu Nusaybin gibi 12 binin üzerinde insanın yaşadığı bir ilçeyi ölüme mahkum etmektir.“

BULAŞICI HASTALIKLAR KAPIDA

Bilimsel olarak bir insanın 24 saat içerisinde suya ulaşamaması durumunda böbreklerinin etkilenmeye başladığını aktaran Yıldırım, “Bununla birlikte sağlıklı suya ulaşamayan,  daha önce depolanmış suları tüketmek zorunda kalan insanlarımız şu anda Nusaybin’de ağır bulaşıcı hastalık riski ile karşı karşıya. Tifo, brusella, ishal, kolera ve mantar hastalıkları  gibi hastalıkların şu an itibari ile ilçe halkına bulaşma ihtimali çok yüksek“ dedi.

Kronik hastaların, tedavisi takip edilen hastaların sağlık ocaklarına giderek tedavilerini gerçekleştiremediğini belirten Yıldırım, bu durumun, beyin kanaması, kalp krizine yol açacağını ve gözlerde ciddi sorunlar oluşturacağını söyledi. 

’KATLİAM SADECE SİLAHLARLA YAPILMIYOR’

Nusaybin’de yaşanan insan kaybı ve yaralanmaları tek başına çatışmalarda katledilen ve yaralanan insan sayısı ile ele almamak gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, şunları aktardı; “Yeni doğmuş bebeğin, diyelim ki; sarılık hastalığı ile doğmuş bir bebeğin ani müdahale edilememesi durumunda, yıllar içerisinde ortaya çıkacak kalıcı beyinsel hasarlar oluşur. Bütün bu sıkıntılar bu topluma şu anda yaşatılıyor.“

Şu anda bu sıkıntıların görülemediğini belirten Yıldırım, bunun nedeninin bazı mahallelere hiç girilememesi ve hiçbir iletişimin sağlanamaması olduğunu söyledi. 

Yaralıların özel bir izne bağlı olarak kimi zaman-ki bununda heyetlerin devreye girmesi ile -hastanelere taşınabildiğini söyleyen Yıldırım, ancak hasta ve yatalak insanlar açısından tam bir trajedinin yaşandığına dikkat çekti. İnsanların çocuklarının ateşini düşürmek için buzdolabına koyduğunu ifade eden Yıldırım, bunun insanlık dışı ve kabul edilemez olduğunu vurgulayarak tepki gösterdi. 

‘SİVİLLER DOĞRUDAN ÖLÜMCÜL ŞEKİLDE HEDEFLENİYOR’

Nusaybin devlet hastanesinde çalışan doktor arkadaşlarından aldığı bilgilere göre hastaneye getirilen yaralıların çoğuna müdahale bile edilemediğini ifade eden Yıldırım, “Çünkü devlet güçleri, etkisiz hale getirmek veya uyarmak için ateş açmıyor, amaçları sadece öldürmek, katletmek. Hastanelere gelen yaralıların çoğu müdahale edilemeyecek kadar ağır ve ölümcül şekilde aralanmış olarak getiriliyor. Genelde kafa ve kol kısmının hedef alındığını belirtiyor doktor arkadaşlarımız. Bu kabul edilebilir birşey değil, insanlarımıza düşman hukuku uygulanıyor. Sivil insanlar, kimi evine giden bir kadın, kimisi hamile, tek kurşun atmış değiller, devlet sivil insanlara resmen ölüm hukuku uyguluyor. Direkt olarak katlediyor“ diye konuştu. 

’BİRLİKTE YAŞAMA ZEMİNİ KALMADI’

“Bu katliamın sorumluları olan ülke yöneticilerine sesleniyorum“ diyen Yıldırım, şöyle devam etti; ‘’Bir sivil toplum örgütü temsilcisi olarak söylüyorum. Nusaybin’de Silvan’da uygulanan, bu ülkede birlikte yaşamanın zeminini ortadan kaldırmıştır. Artık gençlerimize bu ülkede birlikte yaşamayı anlatamıyoruz. Gençlerimiz bizleri artık dinlemiyor, yaşatılan katliamları örnek gösteriyorlar. Bu işi yürütenler kimse bu işten bir an önce dönmelidir.“