Zergelê katliamına ilişkin açıklama yapan KJK Koordinasyonu, “TC devleti ve hükümetleri Kürtlere her vurduklarında daha çok iradesizleşmiş ve zayıflamışlardır. Arkasında Kürtlerin desteğini bulmayan her hükümet sonuçta zayıflamış ve bitme ile yüz yüze kalmıştır. AKP’nin öfke içindeki sınırsız saldırıları sonuçta tekrar devletin kendisine dönecektir” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan KJK Koordinasyonu AKP’nin katliamlarına bir yenisini eklediğini belirterek, Kandil köylerini bombalayarak, bir kez daha faşist ve katliamcı yüzünü gösterdiğini vurguladı.

AKP hükümetinin seçimlerde kaybetmenin hıncı ile art arda saldırılarına devam ettiğini belirten KJK Koordinasyonu “Bir yandan önderimiz Abdullah Öcalan ile görüşmeleri keserek ve böylelikle çözüm sürecini bitirmiştir.  Diğer yandan ise Türkiye içinde devrimci ve yurtsever kesimlere karşı yargısız infazlar, keyfi tutuklamalar, saldırılar, legal biçimde son derece meşru seçimlerle seçilen HDP eş başkanlarına ve vekillerine açılan soruşturmalar, şehit gerilla cenazelerinin günlerce Türkiye sınır kapısında tutulması, Suruç – Zergele katliamlarını gerçekleştirmiştir. Tüm bunlar Kürt sorununun çözümü karşısında AKP’nin sıkışmışlığının ve çözümsüzlüğünün net durumunu ortaya koymaktadır.

Henüz Suruç katliamının kanı kurumamışken bu kez de Kandil de sivillerin yaşadığı köylere çocuk, kadın, yaşlı demeden hunharca saldırması AKP’nin amacının Kürt halkını inkâr ve imhasını hedeflediğini bir kez daha ortaya koymaktadır” dedi.

AKP’nin hunharca gerçekleştirdiği tüm bu saldırıların başarısız ve sonuçsuz olduğunu, özgürlük mücadelesi tarihinin çok net gösterdiğini vurgulayan KJK Koordinasyonu, Türk devleti ve hükümeti ne zaman topyekün saldırılar gerçekleştirse, bunun karşısında Kürt halkının ve gerillanın daha büyük bir topyekün direniş ve büyüme ile cevap verdiğini belirtti.

“Verilen her kayıp, yapılan her tutuklama misli ile geri dönmüş ve mücadelemiz her zamankinden daha fazla gelişmiştir. Mücadelemizin diyalektiği sürekli böyle olmuştur” diyen KJK Koordinasyonu, ayrıca tarihsel diyalektik içinde Kürt-Türk trendinin sürekli birlikte yükselip, birlikte indiğini de vurguladı.

Kürt özgürlük mücadelesini ve Kürt halkına Türk devletinin her vuruşunun esasında kendisine vurma, kendisini her açıdan daha da marjinalleştirme ve küçültme olduğunu da ifade eden KJK Koordinasyonu şöyle devam etti: “TC devleti ve hükümetleri Kürtlere her vurduklarında daha çok iradesizleşmiş ve zayıflamışlardır. Arkasında Kürtlerin desteğini bulmayan her hükümet sonuçta zayıflamış ve bitme ile yüz yüze kalmıştır. AKP’nin öfke içindeki sınırsız saldırıları sonuçta tekrar devletin kendisine dönecektir.

Belli ki AKP hükümeti de şiddet ve baskı dilini bize karşı bir kez daha kullanmakta ve kendini bir kez daha denemek istemektedir. Ancak Kürt halkının geldiği özgürlük bilinci, örgütlülük düzeyi artık 90’lı yıllarını da kat be kat aşmıştır. Bir daha asla Kürtler Kimliksiz, dilsiz, vatansız bir şekilde bırakılamazlar. Hiçbir Kürt bireyi artık kölece yaşamayı kabul etmeyecektir. Özgür Kürt bireyi Önder Abdullah Öcalan’ın yaşam felsefesi ve düşünceleri doğrultusunda oluşmuştur. Özgürleşen Kürt bireyleri artık öz savunmasız yaşamayacaklardır. Onurlu ve başı dik bir şekilde insanlık ailesinin içinde güçlü bir şekilde yer alacaklardır.

‘SALDIRILAR KDP’NİN ASIL NİYETİNİ ÇOK NET ORTAYA KOYMAKTADIR’

En son Zergelê köyündeki 9 yurtseverimizin katledilmesi ve onlarcasının yaralanmasında TC devletinin sorumluluğu olduğu kadar KDP’nin de sorumlulukları vardır. KDP-AKP işbirliği temelinde yapılan saldırılar KDP’nin asıl niyetini çok net ortaya koymaktadır. KDP Başkanı Mesut Barzani de tıpkı AKP gibi kendi iktidarını korumak ve güçlendirmek için hava saldırılarına izin vermiştir.”

PKK’nin güçlenmesi ve büyümesini kendisi için en büyük tehdit gören Barzani’nin özgürlük hareketinin zayıflaması için her türlü çirkef işbirliği içinde olduğunu belirten KJK Koordinasyonu, “Ancak Barzani’nin kendi halkını dahi katlettirerek yaptığı bu planlamalar teşhirini beraberinde getirmiştir. Güney Kürdistan halkımız KDP’den ve Mesut Barzani’den rahatsızlıklarını çok net eylemliliklerle ifade etmişlerdir. Güney Kürdistan halkı da artık sadece kendi parçasındaki gelişmeleri değil tüm Kürdistan’daki gelişmeleri takip etmektedir. Kürtlerin esas kurtuluşları tüm parçaların birlik ruhu ile hareket etmesinden geçmektedir. KDP ve Mesut Barzani bunu anlamak istemese de halk bunu en son Şengal, Kerkük ve Kobanê olaylarında çok iyi anlamıştır.

AKP hükümetinin, KDP işbirliği temelinde yaptığı bu hava saldırılarını lanetle kınıyoruz. Şehit düşenlerin yakınlarına Allahtan rahmet yaralılar için acil şifalar diliyoruz. Ayrıca Kürt halkının ve kadınların özgürlüğü, demokrasi mücadelesi yürüten tüm kadınlar adına direnişimizi daha da yükseltme ve mutlaka zaferi yakalayacağımızın sözünü yeniliyoruz” dedi.