Keklik: AKP'nin 10 yılda yapamadığını 1 yılda yaptık

Ağrı Belediyesi Eşbaşkan Yardımcısı Xelef Keklik, HDP’nin kentteki başarısını ve belediyenin bir yıllık sürede kazandığı büyük ivmeyi değerlendirdi...

Ağrı Belediyesi Eşbaşkan Yardımcısı Keklik, "AKP belediyeyi devrederken, tam kendisine layık bir belediye bırakmıştı; talan, soygun, hırsızlık ve kuru belediye binasından başka, hiçbir şey bırakılmamıştı" diyerek, ancak kendilerinin bir yıllık kısa bir sürede halkın birçok sorununu çözdüklerini anlattı. 

Türk devletinin Ağrı serhildanının ardından günümüze kadar kentteki halk üzerinde uyguladığı sistematik baskı, inkar ve ret politikaları 2014 yerel seçimlerinde BDP’nin belediye başkanlığını kazanmasıyla kısmen son buldu.

2014 yerel seçimlerindeki mağlubiyeti kabullenemeyen AKP’nin itirazları üzerine 16 defa tekrarlanan sayımlar sonucu seçimler iptal edildi.

1 Haziran 2014'te tekrarlanan seçimler için kolları sıvayan AKP, devletin tüm imkanlarını kullanarak Ağrı'ya yöneldi. Dönemin başbakanı, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere bakanlar ve üst düzey tüm yöneticiler kente akın edip belediyeyi almak için mücadele etse de Ağrı halkı gereken cevabı verip zafere ulaştı. 

Belediye başkanlığının kazanılmasının ardından kısa sürede yapılan çalışmalar sonucu şehir merkezi yaşanılır bir hale getirilmiş ve halk belediyeyi çalışmalarından ötürü resmen bağrına basmış durumda.

Ağrı Belediyesi Eşbaşkan Yardımcısı Xelef Keklik, HDP’nin kentteki başarısını ve belediyenin bir yıllık sürede kazandığı büyük ivmeyi ANF’ye değerlendirdi...

'AKP İKTİDARINI AĞRI'DA DEVİRDİK'

Keklik, "Kürt Özgürlük Mücadelesinin otuz yıllık birikiminin Ağrı’da yarattığı zemin, tüm seçim dönemlerinde, halkımızın özlem ve talebi, belediyenin yerelde halkın iktidarına dönüşme ve Kürt halkının özlem ve taleplerine cevap olabilecek bir belediyecilik anlayışının Ağrı’da yaşam bulması talebiydi” dedi. 

Ağrı'da 1999 yılında halkın katkılarıyla, bütün anti demokratik tutumlara rağmen belediye başkanlığını kazandıklarını hatırlatan Keklik, sistemin ret ve inkar politikalarının, o günün koşullarında da partilerine belediyecilik yaptırmadığına dikkat çekerek, şunları belirtti: "Bütün bu anti demokratik uygulamalara ve baskılara rağmen belediye başkanlığını kazanan arkadaşımız, kısıtlı imkanlarla o dönemde birçok ilke imza atarak, kısa sürede Ağrı halkının özlemlerine kısmen de olsa cevap oldu.  O günlerden bugüne, 2014 yılının Mart ayında, Ağrı halkının iradesi ve duruşu ile biz Ağrı belediyesini kazanarak 10 yıllık AKP iktidarını burada devirerek, iktidar olduk. AKP belediyeyi devrederken, tam kendisine layık bir belediye bırakmıştı; talan, soygun, hırsızlık ve kuru belediye binasından başka, hiçbir şey bırakılmamıştı. Hiçbir şey yapmadığı halde, AKP bu belediyeyi, 120 trilyon borç ile bizlere bıraktı. Şehirde yaşayan nüfusa göre, Ağrı, ülkenin en borçlu belediyesidir.  Biz böyle bir belediyeyi devraldık. Ama biz, kendi siyasal duruşumuza, siyasal ahlakımıza ve geleneğimize güveniyorduk.  Hiçbir zaman, şikayet dilini ve mazeret siyasetini yapmayacağımızı halkımıza söyledik. Ve biz bu ağır yükün altında, en zor koşullarda, halkımızın temel taleplerine cevap olabilme sorumluluğumuzu bildiğimiz için, bütün ekibimizle, büyük fedakarlıklarla yola çıktık. Başta Sayın eş başkanlarımız Sırrı Sakık ve Mukaddes Kubilay olmak üzere biz, seçim meydanlarında halkımıza ne söz verdiysek, pratikte yaşam bulması için,  kendimize bir rol ve misyon biçtik. Halkımızın temel sorunlarına, gücümüz oranında el attık."

'AĞRI VİRANEYE DÖNMÜŞ BİR İLDİ'

"Biz geldiğimizde, gerek ulaşım noktasında, altyapı ve kanalizasyon noktasında, gerek park ve bahçeler noktasında, sosyal donatılar noktasında tamamen viraneye dönüşmüş bir ildi Ağrı" diyen Keklik, projelerini şöyle özetledi: "Biz bir yıllık kısa bir sürede halkın birçok sorununu çözdük ve geldiğimiz noktada, halkın ciddi bir memnuniyeti var. Ciddi bir sahiplenmesi var. Bunun en büyük kanıtı da, 7 Haziran seçimlerinde Ağrı’nın büyük bir rekora imza atarak dört vekilin dördünü de Halkların Demokratik Partisi’ne vermesidir. Tabii ki ben bu zaferi sadece belediyeye bağlamıyorum; Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin 30 yıllık mücadelesi, verdiği ağır bedellerin inşa ettiği değerleri de unutmamak gerek. Biz gelirken şehir içi ulaşım bir buçuk liraydı ve adeta bir mafyalaşma vardı. Ve yine ekmek bir lirayı bulmuş, kentin dört bir tarafında su sorunundan tutun temizlik, altyapı sorunu had safhadaydı. Halk bunlardan bahsederken, adeta feryat ediyordu. Biz bugün itibarıyla ekmeği 65 kuruşa çekerek, ulaşımda Akıllı Kart sistemi olarak Agirî Kart’ı devreye koyup, bu temel taleplere çare olduk. Yine önümüzdeki döneme ilişkin 20 kilometrelik bir asfalt projemiz var, şu an altyapı ve kanalizasyon çalışmalarımız şehrin dört bir yanında sürüyor, bu çalışmalar bittikten sonra, kalıcı ve çok sağlam bir şekilde asfalt çalışmamız olacak. Yine geçen süre içiresinde 15 bin metrekare yol onarım çalışması yaptık, yine 100 bin metrekare kilitli taş döşeme ihalemizi yapmış bulunmaktayız. Bu hafta içerisinde çalışmalarımız başlayacak, bütün ücra mahallelerimizde kilitli parke taşı döşenmemiş, bir tek sokağımız dahi olmayacak şekilde hazırlıklarımız var. Yine seçim sürecinde, Bulut Mahallesi halkına verdiğimiz sözü yerine getirip, Barış Köprüsü sözümüzü yerine getirip, Murat Mahallesi ile Bulut Mahallesi'ni birbirine bağlayacak şekilde bir köprü yapıyoruz. Barış Köprüsü projemiz ile birlikte Küpkıran Mahallesi ile Alpaslan Mahallesi arasına yaya geçidi için bir asma köprü projesi hazırlıyoruz. İki köprünün de yapımına, çok kısa bir zaman içerisinde başlanacak."

'ÖZ KAYNAKLARIMIZLA BAŞARDIK'

Kaçak et kesiminin Ağrı halkının sağlığına ciddi anlamda zarar verdiğini belirten Keklik, şöyle devam etti: "Biz burada modern bir mezbahane çalışması başlattık, bölgenin en modern mezbahanesini yaptık. Yine çok modern ve büyük bir sebze hali projemiz var, şu anda çalışmalar tüm hızı ile sürüyor, bu yılsonuna kadar sebze halimizi de Ağrı halkının hizmetine sunacağız. Biz geldiğimiz zaman, kiralık araç adı altında, büyük bir soygun yapılıyordu; ahbap ve çavuşlar, araçlarını belediyeye kiralık olarak verip, milyonlarca para alıyorlardı. Biz tüm kiralık araçları çıkartıp, onların yerine kendi araçlarımızı satın alarak bu talanı durdurduk. 4 adet büyük otobüs, 32 metrelik bir itfaiye aracı, 5 tane binek pikap, 4 kargo kamyon, 3 tane çöp sıkıştırma aracı ve 1 adet ambulans alarak, araç filomuzu genişlettik. Böylece AKP iktidarının on yılda yapamadığını, biz bir yıl gibi kısa bir sürede, öz kaynaklarımız ile yaptık. Biz yola çıkarken, bunu kendimize esas aldık, biz Derwêşlik felsefesini esas alan bir geleneğe sahibiz. Ben kısaca şunu belirtmek istiyorum; biz aileci, aşiretçi, bireyci veya siyaseti ahbap ve çavuşlarının etrafında dönüp, bir rant siyasetine dönüştürme veya mal mülk edinme gibi derdimizin olmadığını halk da biliyor. Biz bedenlerini, yaşamlarını halkımıza feda edenlerin geleneği üzerinde siyaset yaptığımız için, bu halka söz vermişiz, bu halkın emaneti, bizim namus meselemizdir.  Bu halkın bir kuruşu, bizim onurumuzdur. Ona hiçbir zaman zarar getirmeyiz, elimizden gelen ne ise, biz Ağrı halkının hizmetine sunacağımızı belirtmiştik. Sizin aracılığınızla da belirtmek istiyorum ki; Ağrı halkı her zaman bu hareketin arkasında olmuş, destek sunmuş. Bizim bu büyük iradeye, bu onurlu duruşu layık olmanın dışında ve bu temel değerleri taçlandırmanın dışında, başka bir kaydımızın olmadığını belirtmek istiyorum. Ben öyle umut ediyorum ki, dört yıl içerisinde, Ağrı’nın tüm temel sorunlarını çözüme kavuşturup, Ağrı’nın çehresini modern bir kente dönüştürme, yaşanabilir bir kente dönüştürme, yerelde de demokratik, yine şeffaf bir belediyeciliği her zaman Ağrı halkına hesap verebilecek bir belediyeciliği Ağrı halkına sunacağımızı belirtmek istiyorum."