Kürt düşmanlığı üzerinden yürüttüğü politikalarından hiçbir koşulda taviz vermeyen AKP/Saray rejiminin sözde 15 Temmuz askeri darbe girişimini de kendi çıkarları doğrultusunda fırsata çevirmeye devam ediyor. AKP/Saray rejiminin bayram arifesinde DBP’li 25 belediyeye kayyum atama adı altında yapmış olduğu sivil darbe ile halkın iradesini yok sayarak, tüm kamuoyu önünde skandal bir uygulamaya daha imza atmış oldu. Kayyum atanan belediyeler biri de Urfa Suruç Belediyesi. Suruç Belediyesi, Kürt Siyasi Hareketi’nin 1999 yılından beri girdiği yerel seçimlerde 4 dönemdir üst üste tüm seçim hilelerine rağmen kazanarak elde ettiği yerel yönetimlerden bir tanesi. İnsanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin AKP/Saray yardımıyla Rojava’nın Kobanê Kantonu’na dönük gerçekleştirdiği saldırılar sırasında yaşam alanlarını terk ederek Suruç’a on binlerce Kobanêli geçmiş ve Suruç Belediyesi göç eden halka kucak açmıştı. Suruç Belediyesi böylelikle Kobanê’nin YPG/YPJ öncülüğünde verilen destansı direnişi sonucu DAİŞ çetelerinin eline geçmemesi ve AKP/Saray’ın Kobanê üzerinden yaptığı tüm hesapların suya düşmesi sonucu sürekli olarak hedef haline getirildi. Suruç Belediyesi Eş Başkanı Şansal’ın, 30 Kasım 2015’te “Örgüt üyesi olma” iddiasıyla gözaltına alınması ve çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartı ile serbest bırakılmasının ardından savcı itirazı ile hakkında tutuklama kararı verilmesinden sonra Şansal İçişleri Bakanlığı tarafından 03 Şubat 2016’da açığa alındı.

‘DİRENECEĞİZ…’

Kayyum atanması ile Suruç Belediyesi’nde gasp edilen halkın iradesi üzerine  yapılan darbe ardından belediye hizmet binası adeta ablukaya alınmış ve halka hiçbir şekilde hizmet verilmemekte. Buna karşı DBP olarak alınan merkezi karar sonrası parti ilçe binalarında halka hizmet veren Suruç Belediyesi Eş Başkan Vekili Halil Akbaş ve DBP’li belediye meclis üyeleri halkın sorunlarını çözmeye ve belediyede olmasalar da halkın yanında yer almaya devam ediyor. ANF’ye konuşan Suruç Belediyesi Eş Başkan Vekili Halil Akbaş, mücadelelerinden hiçbir zaman taviz vermeyeceklerini ve geri adım atmayacaklarını kaydetti.  AKP/Saray’ın Kanun Hükmünde Kararnameler ile belediyelerine kayyum atamasının hiçbir hukuksal yönünün bulunmadığını ve kendileri tarafından da kabul edilmez olduğunu dile getiren Akbaş, “Halkımız çok iyi bilsin ki biz bu kayyumları tanımayacağız. Direneceğiz. Halkımız ile birlikte halk içerisinde seçtikleri belediyenin görev ve sorumluluğunu yerine getireceğiz. Geri adım atmayacağız. Halkımıza hizmetimizi sürdüreceğiz. Halkımızın neye ihtiyacı var ise onu yapmaya devam edeceğiz” dedi.

‘HALK BİZİM YANIMIZDA KAYYUMUN DEĞİL’

AKP/Saray tarafından belediyelerine atanan kayyum ile yapılan darbenin ardından Suruç halkının yanlarında yer aldığını belirterek, Suruç halkını kutlayan Akbaş, “Belediyemize kayyum atanmasından bu yana belediyede işi olmasına rağmen belediyeye giden tek bir Suruçlu yok. Çünkü belediye polis karakoluna dönüştürülmüş. İşgal edilmiş. Belediye hizmet binası TOMA’lar, Akrep tipi zırhlı araçlar ile ablukaya almışlar. Halk nasıl bu karakola dönüştürülen belediyeye gitsin. Halk bundan çok şikayetçi ve kabullenmiyor. Suruç halkı çok öfkeli ve bizden başka hiçbir merciinin yanına gitmiyor. Biz partimizde araç ve gereçlerimize el konulmuş olsa da alternatif belediyeciliğimizi sürdürüyoruz. Halk bizim yanımızda kayyum atanan belediyede değil” diye konuştu.

‘HİÇBİR ZAMAN GERİ ADIM ATMADIK, ATMAYACAĞIZ’

Belediyede olmasalar da belediye hizmetini halka götürmeye halk ile beraber çalışmaları sürdürerek devam edeceklerini söyleyen Akbaş, şöyle devam etti: “Biz halkımızın zorluk çekmesini istemeyiz. Halkımız ile iç içe kol kola çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Biz halen bu halkın tanıdığı irade ile görevimizin başındayız. Halkımızın bir isteği bir sıkıntısı olursa bize başvursun. Biz elimizden geldiği kadar onların yaşadığı sorun ve sıkıntılara cevap olacağız. Biz Suruç’tayız ve halkımızın içerisindeyiz. Hiçbir zaman geri adım atmadık, atmayacağız. Kayyumu tanımıyoruz, tanımayacağız. Kayyumlar nasıl geldi ise öyle de gidecekler. Bu noktada halkımızın bize sahip çıkışının sürmesi gerekiyor.”