RJAK Kerkük’te yaptığı bir açıklama ile Türk devletinin Cizre katliamını kınayarak, “Türk devleti halkımızın öz yönetim iradesini teslim alamayacak” dedi.

Kürdistan Özgür Kadın Hareketi (RJAK) Özgür Kadın Akademisi’nde bir grup Kerküklü kadınında katılımıyla yapılan açıklama RJAK üyesi Lavin Nuredin tarafından okundu. Açıklamada Türk devletinin, özellikle Kürt halkının 7 Haziran seçimlerinde elde ettiği başarıyı hazmedemediği için öz yönetim direnişlerine bu kadar amansızca saldırdığının altı çizilerek; “Türk devleti 7 Haziran seçimleri sonrası Kürt halkına karşı kapsamlı bir savaş planı devreye koymuştur. Ama bu planları asla başarıya ulaşmayacaktır. Kürt halkı özgürlükten yana kararını vermiştir. Artık Türk devletinin zulmü ve baskısı altında yaşamak istemiyor” denildi.

‘TÜRK DEVLETİNİN MASKESİ DÜŞMÜŞTÜR’

Türk devletinin yıllardır kardeşlik adı altında Kürtleri kandırmaya çalıştığını ifade edilen açıklamada, artık Türk devletinin maskesinin düştüğüne dikkat çekilerek şunlar belirtildi: “Bilindiği gibi AKP ve Türk devleti 7 Haziran seçimleri sonrası Kürt halkına karşı savaş açtı. Kürt halkına ‘siz kendi temsilcilerinizi seçip, kendi iradenizle yaşamak isterseniz, sizi katliamlarla yüz yüze bırakırım’ demiştir. Kürt halkının kendi dilinde ve kültüründe yaşamasına asla tahammülleri yoktur. Bu açıkça ortaya çıkmıştır. Öz yönetimlerin ilan edildiği bölgelerde Türk devleti Kürt halkının iradesini teslim almak için var gücüyle saldırmaktadır.”

‘ÖZGÜRLÜĞÜN SESİ OLAN HALKIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ’

Cizre’de onlarca sivil insanın Türk devleti tarafından vahşi bir şekilde, bir binanın bodrum katında katledilmesinin lanetlendiği RJAK açıklamasında, bu saldırılara karşısında direnişi büyütme çağrısında bulundu. Özellikle Cizre’de bir bodrum katında onlarca sivil insanın katledilmesi ile Türk devletinin saldırılarını en üst seviyeye çıkardığı da kaydedilen açıklamada, “Biz Kürdistan Özgür Kadın Hareketi olarak Türk devletinin bu vahşice saldırılarını lanetliyoruz. Sonuna kadar Silopi, Sur ve Cizre başta olmak üzere, direnen halkımızın yanında olacağımızı belirtiyoruz. Güney Kürdistanlı kadınlar olarak, Türk devletine diyoruz ki; sonuna kadar Kuzey Kürdistan’da özgürlüğün sesi olan halkımızın yanında olacağız. Halkımızın özgürlük iradesinin önünde duramayacaksınız” denildi.

‘HERKES TÜRK DEVLETİNE KARŞI TAVIR SAHİBİ OLMALIDIR’

Son olarak Güney Kürdistan toplumuna çağrıda bulunulan açıklamada, herkesin bu saldırılar karşısında tavır sahibi olması gerektiğine vurgu yapılarak şunlar belirtildi: “Bu çerçevede halkımızın öz yönetim direnişini selamlıyoruz. Öz yönetim hakkı dünyanın neresinde olursa olsun, bir halkın en doğal ve meşru hakkıdır. Bütün Güney Kürdistan halkına, siyasi partilerine ve sivil toplum kuruluşlarını Kuzey Kürdistan halkımızın öz yönetim direnişlerini sahiplenmeye çağırıyoruz. Türk devletinin saldırıları karşısında sessiz kalınmamalıdır. Herkes Türk devletine karşı tavır sahibi olmalıdır. Herkesin şunu iyi bilmesi gerekiyor; eğer Kuzey Kürdistan’da Kürt halkı ezilirse, başta Güney Kürdistan olmak üzere, bütün Kürdistan coğrafyası paylaşım savaşları ile yüz yüze kalacaktır. Güney Kürdistan bu savaşın merkezi haline gelecektir.”