Yazılı açıklama yapan NAV-DEM, "Uluslararası güçlerin 15 Şubat 1999 yıllında bir komplo ile kaçırıp Türkiye'ye teslim ettikleri Kürt Halk Önderi Sayın Abdulah Öcalan'ın esaretinin üzerinde 17 yıl geçti. Ağır tecrit,  yalnızlaştırma  ve teslim alma uygulamalarına karşı Sayın Abdulah Öcalan'ın direnişi ve halkımızın önderliğini sahiplenmesi ile komplo boşa çıkarılmıştır" denilen açıklamada, "Başta komplocu güçler ve Türk egemenlik güçlerinin bilmesi gereken odurki hiçbir kirli politika kürt halkının haklı davası olan özgürlük yürüyüşünü engelleyemez" dedi.

'TÜRK DEVLETİ YENİ YAŞAM PROJESİNE SALDIRIYOR'

Açıklamanın devamında, şu ifadelere yer verildi:
"Bugün bölgemizde uluslararası güçler ve bölge gericiliğinin   yarattığı  çelişki ve çatışmalar çözümden çok çözümsüzlüğü üreterek Ortadoğu'yu bir kaosa sürüklemiştir. Hakların etnik kimlik ve dini inançları üzerinde kamplaştırarak geliştirdikleri  nefret ve karşıtlık siyaseti halkları birbirini boğazlama eşiğine getirmiştir. Kürt Halk Önderi'nin geliştirdiği yeni yaşam pradigmasi başta Rojava olmak üzere Kuzey Kürdistan'da öz yönetim ve demokratik ulus paradigmasi olarak  pratikleştirerek Kürdistan halkları ve Ortadoğu'da halkların, inançların umudu ve kurtuluşu haline gelmiştir.  Başkan Apo'nun paradigması   başta kadın özgürlüğü olmak üzere  coğrafyamızda yaşayan   farklı halklar ve inançlar olan Kürtler, Araplar, Türkler, Farslar, Türkmenler, Asuriler, Ermeniler, Ezidiler, Hıristiyanlar,  Aleviler ve Müslümanların ortak eşit ve özgür birlikte yaşamın adı olan demokratik ulus pradigmasi tek kurtuluş ve çözüm üreten yol olmuştur."
Öcalan'ın direnişinin komployu boşa çıkardığının belirtildiği açıklamada, yine Öcalan'ın yeni yaşam projesinin de alternatif haline geldiği vurgulandı. 
Türk devletinin Kürt halkı nezdinde yeni yaşam projesine saldırdığının kaydedildiği açıklamada, şöyle devam edildi:

'HER YER DİRENİŞ!'

"Cizre'de, Sur'da, Silvan'da bir bütün olarak Kürdistan'da Kürtler öz yönetimlerini inşa ederek özgürlükçü ve eşitlikçi yeni yaşamı inşa etmeleri, tekçi anlayışın yenilgisi olduğundan Türk egemenlik sistemi halkımıza karşı topyekun bir  savaş ilan ederek yeni yaşamın önünü katliamlarla keseceğini sanmaktadır. Cizre Halk Meclisi Başkanı Mehmet Tunç, 'faşizmin önünde diz çökmedik, çökmeyecegiz' diyerek direnişi büyütme çağrısını bizlere yapmaktadır. Halkımız ve dostları 'her yer Cizre,  her yer Sur ve her yer direniş' şiarıyla ile Başkan Apo'nun yeni yaşam projesini sahiplenmekte ve direnişi büyüterek AKP faşizmini alaşağı etmektedir."

13 ŞUBAT'TA YÜRÜYÜŞ VE MİTİNGE

NAV-DEM, açıklamasının sonunda şu çağrıyı yaptı:
"Almanya'da yaşayan Kürtlere ve dostlarına çağrımız; 'Sayın Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürdistan'a statü' şiarıyla 13 Şubat Cumartesi günü Strasbourg'ta yapılacak yürüyüş ve mitinge güçlü katılım sağlamalıdır. Halkımızı Uluslararası Komplo'yu, AKP faşizmini ve Kürdistan'daki katliamları kınamaya, Sayın Öcalan'ın özgürlüğü ve Kürdistan'daki öz yönetim direnişlerini sahiplenmeye çağırıyoruz."