NAV-DEM’den Alman iktidar partisinin Rojava açıklamasına sert tepki

Kürdistan’daki savaşın yeniden başlamasından bu yana Erdoğan diktatörlüğüne her türlü desteği veren Almanya Başbakanı Angela Merkel’in başında olduğu CDU adına Rojava Kürtleri aleyhine yapılan bir açıklamaya NAV-DEM’den sert tepki geldi.

Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi (NAV-DEM) tarafından yayınlanan bir basın açıklamasında, CDU Dış Politika Sözcüsü Jürgen Hardt’ın Türkiye’nin Rojava’daki bombardımanlarına verdiği desteği kınandı.

“‘Suriye’deki Kürtler: Dün kahramanlar, bugün hedef tahtası’ başlığıyla verilmişti 8 Eylü 2016’da ARD’de yayınlanan Monitor programı. Bu başlık, Alman Federal Meclisi’nde konuyla ilgili tartışmalarda onanmış oldu” denilerek başlayan açıklamada, Sol Parti (Die Linke) Milletvekili Stefan Liebich’in konuya ilişkin sorusuna CDU/CSU Meclis Grubu adına yanıt veren Jürgen Hardt’ın açıklamalarına dikkat çekildi.

KÜRTLERE ‘TERÖRİST’; TÜRKİYE’YE ‘HAKLI GEREKÇELERİ VAR’ DEMİŞTİ

Türk Devleti’nin Halep’in kuzeyinde aynı zamanda DAİŞ çetelerine karşı savaşan 160 ila 200 arasında Kürt savaşçıyı katlettiğine dair iddiasının sorulduğu Jürgen Hardt’ın ‘utanç verici’ şu sözler sarfettiği belirtildi. Hardt’ın verdiği şu cevaba yer verildi: “Türkiye’yle görüşmelerimizde sürekli olarak, ‘Türkiye’nin terörizmle mücadele ve kamu düzenini sağlama hakkı olduğuna’ dikkat çekiyoruz. Ve yine tabii ki, tüm bunların ‘orantılı olması’ ve uluslararası hukuka uygunluğunu... Söz konusu (200 kadar Kürt savaşçının öldürüldüğü iddiasına dair) olaya gelince, Türk hükümetinin Kuzey Suriye’deki terörist güçlere karşı savaşması noktasında ‘haklı gerekçeleri olduğundan’ eminim. ”

NAV-DEM açıklamasında, Jürgen Hardt’a sorulan olaya ilişkin bilgiler verilirken, daha önce Suriye Demokratik Güçleri’nce (SDG) DAİŞ çetelerinin elinden kurtarılan Um al Huş, Um el Qura ve Hasiye köylerinin ve El Şehba barajı çevresinin Türk savaş uçaklarınca bombalandığı hatırlatıldı. Türk bombardımanının bu bölgenin DAİŞ’ten kurtarılmasından sadece saatler sonra gerçekleştiğine vurgu yapılan açıklamada, SDG savaşçılarının yanı sıra çok sayıda sivil köylünün yaşamını yitirdiği kaydedildi.

‘DAİŞ KARŞITLARININ BOMBALANMASI ANLAMINA GELİYOR’

Türk devletinin bu saldırılarının Suriyelilere yönelik savaş kampanyasının parçası olduğunun dile getirildiği NAV-DEM açıklamasında, bunun aynı zamanda DAİŞ çetelerine verilen desteğin de ifadesi olduğunun altı çizildi. Açıklamada, YPG/YPJ’nin de parçası olduğu SDG’nin son olarak Minbic kentini kurtararak on binlerce insanı DAİŞ zulmünden de kurtarmayı başardığına ve Türk devletinin bombardımanlarının bu kapsamda ‘DAİŞ karşıtlarının bombalanması’ anlamına geldiğine işaret edildi.

‘BİLGİSİZLİKTEN YAPILMIŞ OLMASINI UMUYORUZ’

CDU/CSU Dış Politika sözcüsü Jürgen Hardt’ın açıklamalarının talihsizliğine değinilen açıklamada, bunun ‘bilgisizlikten’ dolayı yapılmış olmasının ‘umulduğu’ dile getirildi. Aksi halde bunun Türk devletinin DAİŞ çeteleriyle işbirliği halinde Kürtler başta olmak üzere halklara yönelik imha politikalarına destek verilmesi anlamına geleceği uyarısı yapıldı.

Kürtlere yönelik mevcut politikanın ARD’nin 8 Eylül 2016’daki Monitor programında yorumlandığı belirtilen NAV-DEM açıklamasında, DAİŞ’e karşı savaşta ‘kahraman’ olarak adlandırılan Kürtlerin şimdi Türkiye’ye karşı Batı tarafından ‘yalnız bırakıldığı’ yorumuna yer verildi.

YAŞAMINI YİTİREN SAVAŞÇILARA KARŞI SAYGISIZLIKTIR

Alman hükümetinin de bu politikayı benimsediğine ve NATO üyesi partneri Türkiye’yle yeni krizler yaşamama isteğinin DAİŞ’le mücadele ile Kürtlere karşı savaştan baskın çıktığına vurgu yapıldı. Açıklamada, tüm bunlara rağmen SDG savaşçılarının DAİŞ’le mücadele etmeye ve Hristiyan, Êzidî ve Müslüman halkları bu zulümden kurtarmaya devam ettiği gerçeği hatırlatıldı.

Açıklamada, Jürgen Hardt’ın sözlerinin Türkiye’nin uluslararası hukuku hiçe sayan savaş suçlarına destek ve DAİŞ çetelerine karşı yıllardır mücadele ederek yaşamlarını yitiren kadın ve erkek savaşçılara yönelik büyük bir saygısızlık olduğu dile getirildi.

CDU KENDİ DEĞERLERİNİ AYAKLAR ALTINA ALIYOR

NAV-DEM açıklamasında son olarak, Alman hükümetinin acilen Erdoğan diktatörlüğüne verdiği desteği geri çekmesi istenirken, Rojava başta olmak üzere Ortadoğu’daki demokrasi çabalarına destek verilmesi talep edildi. Açıklamada, aksi halde siyasi hesaplarla Erdoğan’ın diktatörlüğünün yanı sıra savaş suçlarına ortak olunacağı ve CDU/CSU’nun sıkça kullandığı ‘demokatik ve Hristiyanlık değerlerinin’ ayaklar altına alınmış olunacağı sözlerine yer verildi.