Türk Devleti ve AKP’nin Kürtlere yönelik imha operasyonlarına karşı Alman hükümetine çağrı yapan insan hakları örgütü GfvB, Erdoğan’ın politikalarına karşı durulmasını istedi. Çağrıda, DAİŞ’e karşı mücadele eden ender güçlerden olan PKK’ye yönelik yasağın da anlamsızlığına değinildi.

Tehlike Altındaki Halklar Örgütü’nün (GfbV) Almanya şubesinin Genel Sekreteri Tilman Zülch imzasıyla Alman Hükümeti’ne yapılan çağrıda, Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘yıkıcı Kürt politikasına’ karşı durulması ve ülkedeki PKK yasağının derhal kaldırılması istendi.

Hükümetin Türkiye ve diğer Ortadoğu ülkelerindeki Kürtlere ‘tanınma ve kendi kaderini tayin için’ en önemli yolun barışçıl yöntem olduğunu göstermesini isteyen GfbV çağrısında, Genel Sekreter Tilman Zülch’ün Kürtlerin ‘örnek bir tutum sergilediği’ görüşüne yer verildi. Zülch, “PKK taraftarlarının çoğu örnek bir davranış sergiledi ve inançla Türkiye’nin demokratikleşmesi yanlısı olduklarını gösterdiler. Kürtlerin hakları için mücadele eden HDP’nin 8 hafta önceki seçimlerde aldığı yüzde 13 oy da gösteriyor” sözleri de çağrıda yer aldı.

HEDEF KÜRTLERİ ‘İTİBARDAN DÜŞÜRMEK’

Almanya ve Avrupa ülkelerinin Kürtlerin barışçıl tutumunu ‘tanıması’ gereğine işaret edilen çağrıda, Alman Hükümeti’nin AKP’nin imha operasyonlarında gözaltına alınan bini aşkın Kürdün serbest bırakılması için çaba göstermesi istendi.

Türkiye’nin PKK’ye yönelik saldırılarının ‘gizli bir hesabın’ ürünü olduğuna vurgu yapılan GfbV çağrısında, hedefin ‘Kürtleri uluslararası kamuoyu nezdinde topluca itibardan düşürmek’ olduğunun altı çizildi.

TÜRK ASKERLERİ SINIRI KAPATIRKEN PKK İNSANLARI KURTARIYORDU

GfbV çağrısında devamla şöyle denildi: “Bununla beraber, PKK, DAİŞ teröristlerince imha edilmek istenen Ezidiler, Hıristiyanlar ve diğer halklara koruma çemberleri oluşturup çoğunun hayatını kurtarırken, Türk güvenlik güçleri sınırlarda yaptıkları devamlı blokajlarla insani yardımların geçişini zorlaştırıyordu.”

ERDOĞAN’IN KENDİ HALKININ HAYATIYLA OYNAMASINA DESTEK VERİLMESİN

Kürtlerle onyıllarca süren mücadeleden sonra oluşan barış sürecinin DAİŞ’in Suriye ve Irak’taki çıkarları için tehlikeye atıldığının kaydedildiği çağrıda, bunun ‘düşüncesizce’ olduğunun altı çizildi. GfbV çağrısında, Erdoğan’ın ‘kendi halkının hayatıyla oynadığı’ ve buna daha fazla destek verilmemesi gerektiği vurgulandı.

PKK’nin 1980’li yıllardaki bağımsızlık talebini daha fazla otonomi olarak değiştirdiği belirtilen çağrıda, cezaevlerindeki 8 bini aşkın tutsağın özgürlüğü, Hıristiyan, Alevi ve Êzîdîlerin inanç özgürlüğü ile Kürtlerin çoğunluk olduğu kentlerde yerel özerklik gibi talepleri olduğuna dikkat çekildi.