Akademisyen Altuğ: Türkiye haddini aşan bir adım attı!

Boğaziçi Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Seda Altuğ, Rus uçağının düşürülmesini ANF'ye yorumladı...

Akademisyen Seda Altuğ, Türkiye'nin Rus savaş uçağını düşürmesinin, 'haddini aşan, savaş sebebi sayılabilecek bir adım' olduğunu söyledi. Buna rağmen, gelişmenin Rusya-Türkiye/NATO savaşına yol açacağını düşünmeyen Altuğ, "Türkiye'nin tutumu Rusya'nın Suriye meselesinde daha da sert bir tutum almasını getirecektir. Ayrıca Türkiye, Suriye Kürtlerinin özerk bir statü elde etmelerinin karşısında olduğunu göstermektedir" dedi.

Boğaziçi Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Seda Altuğ, Rus uçağının düşürülmesini ANF'ye yorumladı...

Yrd. Doç. Dr. Altuğ, "Buradaki mesele hakikaten bir sınır ihlali yapılıp yapılmadığından ziyade, bu ihtimalin taraflarca nasıl idare edildiğidir. Nice sınır ihlallerinin üstü örtülerek geçiştirilmiştir" diyerek, şunları kaydetti:

'GÜÇ GÖSTERİSİ YAPIYOR; MESAJ VERİYOR'

"Türkiye'nin sınır ihlalini gerekçe göstererek Rus uçağını vurması Türkiye'nin başta Rusya'ya ve Esad yanlısı ülke ve gruplara, daha sonra da kendisinin de içinde bulunduğu Esad karşıtı cephenin bileşenlerine, yani ABD ve batı Avrupa'ya yönelik yaptığı bir güç gösterisidir. Türkiye, Suriye'ye dair egemenlik arzularının ve öngörülerinin gerçekleşmediği, hatta Rojava'daki özerklik ilanıyla birlikte korkularının gerçek olduğu böylesi bir durumda, IŞİD'in elinde olan Azez-Cerablus hattında kurulmasını istediği 'güvenli bölge' talebinde ısrarcı olduğunun mesajını vermektedir."

'SAVAŞ SEBEBİ BİLE SAYILABİLECEK BİR ADIM'

Türkiye'nin hamlesi için "Haddini aşan, Rusya ve NATO arasında diplomatik krize yol açan ve hatta savaş sebebi bile sayılabilecek adım" diyen Yrd. Doç. Dr. Altuğ, "Türkiye esasen Afrin ve Kobanê kantonlarının birleşmesini engelleme ve kendine siyaseten yakın silahlı güçleri yerleştirme amacı güden 'güvenli bölge' talebinin halen arkasında olduğunu, yani Suriye Kürtlerinin özerk bir statü elde etmelerinin karşısında olduğunu göstermektedir" diye konuştu.

Yrd. Doç. Dr. Altuğ, "Suriye krizinin çözümüne ilişkin yapılan Viyana zirvesinden çıkan 6 aydan fazla kalmamak üzere Esadlı çözüm konusunda da Türkiye diş göstermekte ve varılan mutabakata ek olarak Esad karşıtı silahlı güçleri destekleyeceğinin mesajını vermektedir" şeklinde konuştu.

'TÜRKİYE, KENDİ KONTROLÜNDEKİ GÜÇLERİN VARLIĞINI MEŞRULAŞTIRMAK İSTİYOR'

Türkmenler meselesine de değinen Yrd. Doç. Dr. Altuğ, şunları belirtti: "Türkiye'nin uluslararası alanda her başı sıkıştığında kendini kurtarmak ve sınır ötesi amaçlarını meşrulaştırmak için kullandığı bir kozdur. 1939'da Hatay meselesi sırasında 'Bayır Bucak Türkmenleri' yine gündeme gelmiş, Türkiye 'soydaşlık' gibi ırkçı bir hat üzerinden o bölgenin Türkiye topraklarına dahil edilmesi gerektiğini iddia etmişti. Şimdilerde de Bayır Bucak Türkmenlerinin hayatlarını kaybetmesi üzerinden Azez-Cerablus hattındaki 'güvenli bölge' talebini ve İdlib'in kırsalında kendisinin kontrol ettiği silahlı muhaliflerin bölgedeki varlığını meşrulaştırıyor."

'RUSYA DAHA SERT TUTUM ALACAK'

Rus uçağının düşürülmesinin uluslararası alana yansımasına ilişkin öngörüsünü sorduğumuz Yrd. Doç. Dr. Seda Altuğ, şu yanıtı verdi:

"Türkiye'nin tutumu Rusya'nın Suriye meselesinde daha da sert bir tutum almasını getirecektir. Fakat bu yaşananların Rusya-Türkiye/NATO savaşına yol açacağı ya da uluslararası IŞİD karşıtı koalisyonun parçalanacağı gibi sonuçlar doğuracağını sanmıyorum. Çünkü ne batı/ABD ne de Rusya yeni bir savaşı tercih edecektir. NATO ve ABD'nin açıklamaları da bu öngörümü doğrulamaktadır. Özellikle IŞİD'in Paris saldırılarından sonra batının önceliği kendi topraklarının güvenliği ve Orta Doğu'daki tansiyonu düşürmek olmuştur. Dolayısıyla NATO da ABD de, IŞİD karşıtı uluslararası koalisyonun içinde bir gerginlik veya çatırdama istemeyeceklerdir, bunun için de çatışan tarafları itidale davet edeceklerdir."