Hıristiyan Demokratlar güvenlik politikalarını daha da sertleştirecek

Almanya’da iktidar ortaklarından Hıristiyan birlik partileri CDU ve CSU’nun daha sert ‘anti-terör’ ve kriminal yasaları istediği bildiriliyor.

Yeni güvenlik politikalarının bir yıl sonraki genel seçimlere hazırlık niyeti taşıdığı düşünülüyor.

Die Welt gazetesinde yer alan haberde, CDU ve CSU’nun Federal Meclis’teki grubunun yöneticilerince geçtiğimiz hafta yapılan toplantıların detayları paylaşıldı. Buna göre, son yıllarda zaten sertleştirilen güvenlik yasalarının daha da sertleştirilmesi gündemde.

Başbakan Angela Merkel başkanlığındaki CDU ile kardeş partisi CSU’nun üzerinde yoğunlaştığı konular arasında polis ile Anayasayı Koruma Örgütü’nün tele komünikasyon kaynaklarını daha hızlı takibe alması bulunuyor. Bununla, sözlü ve yazılı görüşmelerin takibinin daha hızlı çözülmesi hedefleniyor.

E-mail, messenger gibi hizmetler sunan şirketler ile sosyal medya ağlarına kullanıcı bilgilerini kayıt altına alması zorunluluğu getirilmesini isteyen CDU ve CSU, yine kayıt altına alınan bağlantı verilerini daha uzun süre tutmalarını dayatacak.

Almanya’nın ‘terörist’ olarak kabul ettiği örgütler için ülke dışında savaşan kişilerin çifte vatandaşlığının iptal edilmesini de öngören iktidar partileri, saldırıların önlenebilmesi için güvenlik kameraları uygulamalarının arttırılmasını istiyor. Yine ülkede ‘radikal İslamcı’ olarak bilinen kişilerin takibnin arttırılması, imza zorunluluğunun sıklaştırılması, seyahatlerinin sınırlandırılması gibi önlemler düşünülüyor.

CDU ve CSU’nun aldığı iddia edilen kararların illegal göçle mücadele için de geçerli olduğu bildiriliyor. Bunlar arasında ülkeye gelen mültecilerin kimlik tespitinin doğru yapılabilmesi ve geldikleri ülkelerin tespiti için mobil telefonlarının incelenmesi bulunuyor.

Yine yabancıların sınırdışı edilmelerinin önündeki ‘engellerin’ kaldırılması ve sadece yaralama, yaşam hakkına zarar ve cinsel saldırı gibi ağır suçlar için değil de, herhangi bir suçtan ceza alınmasının da sınırdışı gerekçesi yapılması isteniyor.

CDU ve CSU’nun aldığı kararların Eylül 2017 genel seçimleriyle bağlantılığı olduğu düşünülüyor. 2013’de yüzde 42 oy alan iki partinin anketlerdeki oy oranları yüzde 32-34 civarına gerilemişken, yabancı düşmanı politikalarıyla bilinen Almanya İçin Alternatif Parti’nin (AfD) oy oranı yüzde 12-14 civarına ulaşmış durumda.