Foza Yusuf: Efrîn'e saldıranlar kaybeder!

Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu Yürütme Konseyi Eş Başkanı Foza Yusuf, "Efrîn'e saldıranlar Efrîn halkı karşısında yenilecek. Bu saldırılar Kuzey'i ve Rojava'yı bir yapacak. Kimse Kürtler karşısında yanlış hesaplar içinde olmasın" dedi.

Son günlerde en çok konuşulan gündemlerden biri, İdlib operasyonu. Özellikle Rusya'nın Türklerle ittifak kurması ve Türkiye'nin İdlib'e girmesine izin verilmesine ilişkin çokça tartışma yürütülüyor. Kürt düşmanlığı ve karşıtlığı üzerine stratejisini oluşturan, bunu varlık gerekçesi halen getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın asıl hedefinin Efrîn'i işgal etmek olduğunu herkes biliyor.

Suriye ve Rojava'da yaşanan gelişmelere ilişkin Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu Yürütme Konseyi Eş Başkanı Foza Yusuf, ANF'nin sorularını yanıtladı...

QSD yakın bir zamanda Reqa'nın özgürleştirileceğini ve bunun kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi. Siz neler söylemek istersiniz?

Şimdiden Reqa'nın özgürleştirilmesi tüm savaşçılara, şehitlere ve Suriye halkına kutlu olsun, diyorum. Reqa DAİŞ'in başkentiydi. Şimdi Reqa'nın özgürleştirilmesi aynı zamanda DAİŞ'in yenilmesi anlamına geliyor. Bu da çok önemli bir başarıdır bizim açımızdan ve yeni bir sürecin başlangıcı olacak. Bundan sonra savaş ikinci bir aşamaya gelerek, bundan sonra siyasi alanda daha çok kendinden bahsettirecek. Reqa'nın özgürleştirilmesiyle aynı zamanda Rojava'nın siyasi çözümü için bir başlangıç da olacağını söylemek mümkün. Yine Suriye'deki kaosa da bir çözüm olabilecek bir gelişmeyi de beraberinde getirecek.

Reqa'nın özgürleştirilmesinin ardından statüsü ne olacak?

Reqa'nın özgürleştirilmesiyle birlikte kurulan Sivil Reqa Meclisi kendini daha da genişleterek çalışmalarını yürütecek. Minbic'te olduğu gibi Reqa'da kurumlarını kuracak, çalışmalarını yürütecek. Halka hizmet götürecek. Yani Reqa halkı kendi kaderini kendisi belirleyip, kendi kendini yönetecek.

Eyn İsa'da geniş katılımlı bir platform gerçekleştirildi. Reqa'nın geleceğini belirlemeye dönük tartışmalar yürütüldü. Bu platformu, çalışmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu platform çok önemliydi. Aynı zamanda Sivil Reqa Meclisi Reqa'nın özgürlüğünü karşılamak için bir hazırlık oldu. Bir diğer önemli şey de bundan sonra Reqa'nın geleceği için çok önemli tartışmalar yapıldı ve önemli kararlar alındı. Önümüzdeki süreci görme, değerlendirme ve önemli sonuçlar almak için bu toplantılar çok önemlidir. Platformdan çıkan sonuçlar da bir o kadar önemlidir.

Diğer bir yandan da Dera Zor'da da çok önemli bir operasyon yürütülüyor, operasyona, önemine dair neler söylemek istersiniz?

Hem siyasi hem de coğrafi olarak çok önemli bir hamledir. Bu şehir Suriye'nin kuzeyi ile güneyini birleştiriyor. Dera Zor konumu itibarıyla bu kadar önemlidir. Ama şehir tam olarak hangi güçler tarafından özgürleştirilecek, sonrası ne olacak, onun da siyasi çözümde belli olacağına inanıyorum.

Dera Zor'da Suriye rejimi ve Rusya'nın QSD güçlerine saldırmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Saldırıların amaçları neler?

Rusya da Suriye rejimi de QSD'nin ilerlemesini istemiyor, engellemeye çalışıyorlar. Reqa, Dera Zor gibi kentlerin özgürleştirilmesiyle bu yerlerde yaşayan halklar söz sahibi olacak. Bu saldırılarla bu da engellenmek isteniyor. Ama bunun karşısında duramayacaklar.

İdlib'e dönük başlatılan operasyon hakkında ne düşünüyorsunuz? Operasyonun amacını ve sonuçlarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?

Bana göre Rusya'nın büyük bir stratejik hatası, Türkiye'yi İdlib operasyonuna dahil etmesi. Yine Türkleri İdlib'e sokması çok yanlıştır. İdlib'de kararların hepsi daha önce verilmiş. Bir de her zaman olduğu gibi Efrîn'de Kürtleri boğmak istiyorlar. Ama bunu başaramayacaklar. İkincisi de Halep, Ezaz, Cerablus'u nasıl aldılarsa, şimdi de İdlib'de İran'ın istedikleri yerleri alarak, bu yerleri Şam'dan ayırmak istiyor. Rusya bu dönemde iki cephede savaşamıyor. Çünkü Dera Zor'la ilgileniyor. Bu sebepten de Türklerin önünü açarak, izin verdiler İdlib'e girmelerini. Ama yine de tekrar etmek istiyorum; hiçbir sonuç alamayacaklar ve çok büyük bir yanlışın içine girecekler. Türkiye buradan bir daha çıkmak istemez. Burada faşist devlet anlayışısını sürdürmek ister.

Efrîn kantonu üzerinde 5 yıldır zaten büyük bir ambargo vardı. Şimdi Türklerin İdlib'e girmesiyle Efrîn'e dönük bir saldırı bekliyor musunuz?

İdlib'e yapılan operasyonların bir amacı da Efrîn'e saldırmaktır. Başından beri Türkler bugünü bekliyordu. Şimdi tek düşünceleri bu saldırıyı bir an önce yapmaktır.

Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "İkinci bir Kobanê yaşanmasını istemiyorum, yaşanmasına da izin vermeyeceğim" söyleminin altında ne yatıyor?

Bence bu söylem, Erdoğan'ın baskı altında olduğu, korktuğu anlamına geliyor. Bu da gösteriyor ki, onların çok kirli planları var. Kobanê direnişinin kırılması için Erdoğan çok şey yaptı. Kürtlerin kazanmasını istemiyordu. Ama Kobanê'de DAİŞ yenildiği gibi Erdoğan da yenildi.

Türkiye'nin Efrîn'e olası bir saldırı karşısında Efn'deki halkın ve genel anlamda Kürtlerin duruşu nasıl olur sizce?

Efrîn son iki yıldır olası saldırılar karşısında hazırlıklarını yapıyor ve şu an da olası saldırı karşısında hazırdır. Ben diyorum çok büyük bir direniş ortaya koyacaklar. Efrîn halkı kahraman bir duruş sergileyecek. Kim saldırırsa Efrîn halkı karşısında yenilecek. Onun için şavaş sadece Efrînle de sınırlı kalmayacak. Bu saldırılar Kuzeyi ve Rojava'yı bir yapacak. Onun için kimse Kürtler karşısında yanlış hesaplar içinde olmasın.

Komün seçimlerinin ardından Meclis seçimleri yapılacak ve Rojava yavaş yavaş Federasyona doğru gidiyor. Yürütülen çalışmalardan biraz bahsedebilir misiniz?

Bu seçimler çok önemlidir. İlk defa halk kendi iradesiyle bir seçim yapıyor. Seçimlere katılım çok önemlidir. Rojava halkı da büyük bir katılımla komün seçimlerine katıldı. Şimdi sırada meclis, sonra da federasyon seçimleri var. İnanıyorum bunlara da çok büyük katılım gösterecekler. Bu modelle de Suriye'de sorunlara çözüm olacağız. Halkın sorunlarını bu sistemle çözeceğiz.

Son günlerde Suriye tarafından yapılan açıklamaların birinde "Kürtlerle özerkliği konuşabiliriz", diğerinde "Kürtler ABD'nin yatırımlarıyla sarhoş olmuş. Ama bu yardımlar bir gün bitecek" şeklinde iki farklı açıklamada bulunuldu. Bu iki açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Suriye rejiminin Kuzey Suriye'deki silahlı ve siyasi oluşumlardan rahatsız olduğu bellidir. Suriye'nin bir kaz daha Rojava halklarının haklarını, kaderini kendi eline almak için faşizan tutumlar içinde olduğunu biliyoruz. Bu şekliyle de büyük çabalar içine girerek demokratik güçlerin önünü kesmek istiyor. Bazen küçük tepkilerle bazen de tehditlerle bunları dile getiriyor. Ama bunlara çok da bakmadan yolumuza bakmaya devam ediyoruz.

Federasyon; Suriye halkı, Rojava ve Ortadoğu halklarının çözüm modeli olabilecek mi?

Suriye halkı özgürlük, demokrasi için direnip binlerce şehit verdi. Biz de yeni bir sistem yaratarak, halklar karşısındaki sistemlere cevap veriyoruz. Federasyon sistemi oturdukça, sorunlarımızı daha kolay çözebiliriz. Yaralarımızı daha rahat sarabiliriz. Onun için mücadele ediyoruz. Halkların sorunlarına derman olacak bir sistem.

Federasyon sistemi içinde kadının önemi nedir?

Komün seçimlerinde kadınların ne kadar istekli ve ne kadar çok katılım sağladığını gördük. Bu sistem ne kadar halkların sistemiyse o kadar da kadınlarındır. Bu sisteme herkesten önce kadınlar sahip çıktı. Ben de çağrıda bulunarak, kadınların daha da fazla sahip çıkmasını, savunmasını ve kendini katmasını istiyorum.