'Efrîn saldırısı AKP'nin içerideki sıkışmışlığıdır'

Efrîn’e karşı başlayan saldırılar karşısında barış talebini dile getirenleri hedef tahtasına koyan hükümete karşı HDP, HDK ve sol- sosyalistler ‘Barışın sesini yükselteceğiz’ dedi.

Türkiye’nin Efrîn’e yönelik saldırıları ikinci gününü geride bırakırken hükümet yetkilileri savaş karşıtı herkesi terörü desteklemekle suçlayan açıklamalar yaptı. Recep Tayyip Erdoğan’ın HDP’yi hedef alarak ‘sokağa çıkarsanız güvenlik güçleri sizi engelleyecek” demesi, Amed’de DBP’nin basın açıklamasına izin verilmemesi, İstanbul ve Ankara’da sokağa çıkanlara yapılan polis saldırısı başlatılan cadı avının da ilk uygulamaları oldu. Erdoğan’ın açıklamasından sonra savcıların harekete geçmesi, sosyal medya hesaplarının incelenmesi ve HDP milletvekilleri Nadir Yıldırım ve Ayhan Bilgen’e soruşturma açılması da peş peşe gelen açıklamaların ardından gerçekleşti.

BARIŞ TALEBİNİ SUSTURAMAYACAKLAR

Tüm bu saldırılara ve yasaklamalara, hedef göstermelere karşın sokaklarda olacaklarını ve barış demeye devam edeceklerini kaydeden HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen “Barış denilmesinden, buna dair çağrılar yapılmasından ya da söz söylenmesinden büyük bir endişe duyulduğu ortada. Demokratik tepkisini göstermek herkesin doğal hakkıdır. Zaten OHAL koşullarında neden fiili olarak yasaklamalar getirildiği de bugün daha net biçimde ortaya çıkıyor” ifadesinde bulundu. Tüm toplumsal muhalefet dinamiklerini Türkiye’yi daha tehlikeli noktalara sürükleyecek gelişmeler karşısında duyarlı davranmasını belirten Bilgen, asıl olarak bunun yurtseverlik göstergesi olduğunu vurguladı. Ayhan Bilgen, birlikte, özgür ve eşit yaşamı kurmak için bugün herkesin ses vermesi ve tutumunu net bir biçimde ortaya koymasını söyleyerek şöyle devam etti: “Ne savcılık soruşturması ne parti binası önünde basın açıklaması yapılmasının engellenmesi barış talebini susturmaya yetmeyecektir.”

BU AKP’NİN İÇERİDEKİ SIKIŞMIŞLIĞIDIR

“Efrîn’e karşı yapılan işgal girişimini asla kabul etmiyoruz” diyen HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit de Efrîn devletin ve cumhurbaşkanın sürekli yinelediği gibi terörün ya da Türkiye’ye saldırının olacağı bir yer olmadığının altını çizdi: “Efrîn, Kürtlerin, Türkmenlerin, Süryanilerin, Arapların ve birçok halkın binlerce yıldır birlikte yaşadığı kadim bir toprak. Dahası başka bir ülkenin yani Suriye’nin sınırları içinde yer alıyor. Ayrıca orada kendi eşit, özgür ve demokratik sistemini kurmaya çalışan bir yerdir. AKP’nin iç kamuoyunda yaşamış olduğu sıkışmışlığı aşmak için böyle bir savaşa girdiğini düşünüyoruz. Bu savaşın bedelini ne yazık ki mazlum halklar ödemek zorunda kalıyor. Ölen çocuklardır, kadınlardır tahrip edilen yerler yaşam alanlarıdır, insanların evleridir, sivil yerleşimlerdir ve bugün yapılan şey işgaldir. Buna kurtarıcı bir operasyonmuş gibi bir de adına ironik bir şekilde ‘Zeytin Dalı’ koymak, bir katliam girişimi olduğu gerçeğini değiştirmiyor.”

KİMSE BU SAVAŞ CEPHESİNE TESLİM OLMAMALI

Savaşa karşı barışın sesini yükseltmek isteyenlere karşı yürütülen bir tehditlerin kesinlikle kabul edilemez olduğunu vurgulayan Koçyiğit şunları söyledi: “Masa başlarında MGK’larda savaş kararı verenlere karşı tabii ki halklar demokratik haklarını kullanacak. Tabii ki Efrîn’in dostları Efrîn’in yanında yer alacak. Savaşa karşı barışın sesini yükseltmek için sokaklarda olacağız, sesimizi her aşamada ve yerde duyurmaya çalışacağız. AKP, MHP ve savaşa taraf olanlar CHP de buna dahildir, şöyle bir Türkiye istiyorlar: Bizi gidelim halkları katledelim ama kimse buna ses çıkarmasın hatta havuz medyasında olduğu gibi buna alkış tutsunlar. Bunun böyle olmayacağını bilmeleri gerekiyor. Efrîn’de öldürdükleri bizleriz. Efrîn’de öldürülmek istenenlerin Diyarbakır’da, Urfa’da, Dersim’de öldürülecek bir Kürt’ten ya da halktan farkı yok. O yüzden mesele sadece Efrîn değil, bütün bir Kürdistan, bütün bir kardeşlik meselesidir.”

Koçyiğit ayrıca her yerde barıştan, eşitlikten, kardeşlikten yana herkesin hemen sokaklara çıkması ve barış sesini yükseltmesi çağrısında bulunarak “Hiç kimse bu savaş ve şer cephesine, milliyetçi hezeyanlara teslim olmamalı” dedi.

SAVAŞA HAYIR DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ

SYKP Eş Başkanı Ahmet Kaya da savaşın getirdiği tek şeyin o ülkenin halklarını yoksullaşması ve yıkım olduğunu belirterek şunları dile getirdi: “Bu çerçevede baktığımızda Efrîn’e yapılan saldırının ne Türkiye halklarına ne de Suriye halklarına bir yararı olmayacak. Tam tersine bize çok büyük acılara sebep olacak. Bu savaş ülkedeki sıkışmışlığın çözümüne doğru AKP tarafından atılmış bir adım. Haliyle ülkedeki barış yanlılarının hedef tahtasına konulması da daha net anlaşılıyor. Ama savaş karşıtları barış istemeye devam edecek. Elbette bedeli var ama bu ne HDP’nin ne de HDP bileşenlerinin bu saldırıya karşı tutumumuzu engelleyemeyecek. Biz bu savaşa karşı halkların kardeşliğini savunmaya ve savaşa hayır demeye devam edeceğiz. Bir an önce iktidardan bu savaş politikalarına son vermesi için çağrılarımızı yapmayı sürdüreceğiz.”

TIPKI KOBANÊ’DEKİ GİBİ EFRÎN’İN DE YANINDAYIZ

“Bugün Zeytin Dalı adı altında Efrîn’de sivil halka yapılan bu saldırılar tamamen bir işgal saldırısıdır. Ezilenlerin Sosyalist Partisi olarak da bu saldırıyı kınıyoruz” diyen ESP Genel Başkan Yardımcısı Fadime Çelebi de Efrîn’e yönelik bu saldırıyı Türkiye’de derinleşen iç siyaset ve AKP’nin yönetememe krizinin dış siyasete yansıması olarak okuduklarını açıkladı.

Çelebi ayrıca “Bugün içeride demokrasi güçlerine hiçbir şekilde tahammülü olmayan AKP, tüm toplumsal kesimleri direk hapse atan anti -demokratik ve faşist uygulamalarıyla süreci yönetemeyip zayıflarken Efrîn üzerinden MHP gibi partilerle yaptığı ittifak çerçevesinde kendisini yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Bu Erdoğan’ın tamamen tek adam rejiminin ve iktidar felsefesinin ürünüdür. Bizler batıdaki sosyalistler olarak Efrîn halkının yanında olduğumuzu ifade etmek zorundayız. Onların ve barışın sesi olacağız. Dün nasıl Gezi’de milyonlar sokağa çıktıysa ya da Kobanê’de nasıl enternasyonal bir hat örgütlendiyse bugün Efrîn açısından da durum aynıdır. Tıpkı Kobanê’deki gibi Efrîn’in de yanındayız. Bu çerçevede hem batıdaki hem dünyadaki birçok halkı bu anlamda daha çok ses çıkarmaya davet ediyoruz” dedi.