Selah: Hewlêr’in kararlarını Ankara etkiliyor

Güney Kürdistanlı siyasi gözlemci Felah Salah, Türkiye’nin gizli bir şekilde bölgede egemenlik kurduğunu, Hewlêr’in aldığı kararlar üzerinde büyük etki sahibi olduğunu belirtti.

Siyasi gözlemci Felah Selah, Hewlêr ile Bağdat arasındaki ilişkiler ile Türkiye’nin Irak ve Kürdistan bölgesindeki müdahalelerini ANF’ye değerlendirdi.

Bağdat ile Hewlêr arasındaki ilişkilerin genel çerçevesinin Anayasa ile ilintili olduğunu belirten Selah, bağımsızlık referandumu ile yaşanan krizin ardından “Şimdi, ilişkilerinin iyi olduğunu söyleyebilirim” dedi. Selah, özellikle bütçe ve maaş sorunlarının çözümü ardından ilişkilerin iyileştiğini söyledi.

HEWLÊR’DEKİ ANLAŞMAZLIK BAĞDAT’A YANSIYOR

16 Ekim’deki referandumun ardından gerilen ilişkilerden sonra Irak’ta yeni hükümetin ortaya çıktığını ancak siyasi partiler arasındaki anlaşmazlıklardan dolayı henüz tam oluşturulmadığını belirten Saleh, “Hiçbir cephe, tek başına hükümet kurabilecek çoğunluğa sahip olmadı. Kürtlerin Irak parlamentosunda 68 sandalyesi var. Bu da güçlü bir rol ortaya çıkarıyor. Cumhurbaşkanı ve bazı bakanlar Kürt. Ama Kürdistan Bölgesindeki siyasi anlaşmazlıklar, Kürtlerin Bağdat’ta da ortak bir proje sahibi olmasını engelliyor. Bunun bedelini ise Kürdistan halkı ödüyor” dedi.

BAĞDAT’IN ADIMLARI OLUMLU AMA HEWLÊR DAĞINIK

Ortaya önemli imkanlar çıktığını ve şimdiye kadar Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin Kürdistan Bölgesine yönelik attığı adımların olumlu olduğunu söyleyen Saleh, “Buna karşı bizim de adım atmamız, ortak bir siyaset izlememiz ve ortak bir programa sahip olmamız gerekiyor. Ama ne yazık ki, Kürdistan Bölgesinin programının kendi içerisinde ne kadar dağınık ise, Bağdat’ta da aynı ölçüde dağınık” diye konuştu.

140. MADDENİN UYGULANMASI İÇİN ÇABA GÖSTERİLMELİ

Saleh bu konudaki analizini şöyle sürdürdü: “Kürtlerin Bağdat’da bu dönemde bir programa ihtiyacı var. Çünkü, Bağdat’ın tüm Irak ve tartışmalı bölgelerde peşmerge ile petrole ihtiyacı var. Kürdistan Bölgesi Hükümeti, Bağdat’ta bir güç olduğumuz gerçeğini görmeli. Coğrafik anlamda da rolümüzün olduğu görülmeli. Kürtlerin Anayasal haklarının yerine getirilmesi için çaba gösterilmeli. Her şeyden önce, başta Kerkük olmak üzere tartışmalı bölgelere ilişkin sorunun 140’ıncı madde çerçevesinde çözülmesi sağlanmalı. Çünkü Kerkük, mevcut durumda Irak’ta askeri olarak yönetilen tek kent durumunda”

SİYASİ GÜÇLER TÜRKİYE’NİN ETKİSİ ALTINDA

Dış güçlerin Kürdistan Bölgesi üzerinde egemenlik kurmaya çalıştığına işaret eden Saleh, şöyle konuştu: “Türkiye başta olmak üzere dış ülkeler iç işlerine karışıyor. Bunu askeri yolla değil, gizli bir şekilde, perde arkasından yapıyorlar. Kürdistan Bölgesi, siyasi ve ekonomik olarak Türkiye’nin etkisi altında. Bu durum, siyasi güçleri Türkiye’ye yakınlaştırdı ve etkisi altından çıkamıyor. Halk Şêladizê’de katliama karşı eylem yapıyor. Ancak hükümet ve iktidar, halkı terörle suçluyor. Gerçekte terör uygulayan Kürtler değil, Türk devletidir. Bu durum, halkın bölgedeki siyasi güçlere güvensizliğine yol açıyor ve sonuçları da kötü olacak.”

KERKÜK’TE TÜRK DEVLETİNİN İSTEDİKLERİ YAPILIYOR

Özellikle Kerkük’teki Türk etkisine dikkat çeken Selah, şu ifadeleri kullandı: “Kerkük, Irak’ta askeri olarak yönetilen tek kent. İki yıldır, kent yönetiminde zayıf durumda. Halkın iradesi kırılmış. Açık bir şekilde Türkiye’nin Kerkük’te istedikleri uygulanıyor.”

Türk devletinin sınırötesi saldırılarına da dikkat çeken Saleh, “Türkiye’nin Irak’taki müdahalelerine bir sınır konulmalı. Zira Türkiye açık bir şekilde Kerkük’ü sahipleniyor, Osmanlı’nın bir parçası olarak görüyor. Türkiye bunu filmler ve belgesellerle öne sürüyor, kamuoyu oluşturuyor. Irak ve bölge, Türkiye’ye artık bir sınır koymalı” diye konuştu.