Savaşın merkezi: Şehba -I

Suriye iç savaşında ezilen farklı halk ve inanç topluluklarının kaderini belirleyecek öneme sahip olan Şehba bölgesi, son günlerde en çok konuşulan ve gündemde olan bir bölge.

Peki, ne oldu da geçmişte unutulmuş bir bölge olan Şehba bir anda "3. Dünya Savaşı"nın merkezi haline geldi? Nasıl oldu da Suriye iç savaşında kilit bir konuma geldi? Şehba’da kim hangi pozisyonda? Kim ne planlıyor ? "3. Dünya Savaşı"nın düğümü nasıl çözülecek? Geçmişi, bugünü ve geleceği ile Şehba’yı inceleyelim...

ŞEHBA BÖLGESİ

Şehba, Rojava/Kuzey Suriye Federasyonu içerisinde yer alan Efrîn ile Kobanê’nin batısındaki Fırat Nehri arasındaki bölgeyi kapsıyor.

İdari olarak Suriye’nin ikinci büyük vilayeti Halep’e bağlı olan ve Suriye iç savaşında kilit noktalardan biri haline gelen Şehba bölgesini, Cerablus, Minbic, El Bab ve Ezaz gibi kentler, Tişrîn, El Raî (Çobanbey), Til Rifat, Mare, Qabasin, Arima ve Exterin gibi kasabalar oluşturuyor.

Şehba bölgesinde bulunan Cerablus, El Raî ve Ezaz yerleşim yerleri, sırasıyla doğudan batıya doğru Türkiye-Rojava-Kuzey Suriye Federasyonu sınır hattı boyunca yer alıyor.

Suriye’deki savaş sürecinde yoğun çatışmaların yaşandığı Şehba, 5 bin kilometrekarelik genişliğinde, Ezaz’dan Cerablus’a kadar olan 90 kilometre uzunluğunda bir alanı kapsıyor.

Batısında Lêlûn Dağları yer alan Şehba’nın adı Kürtçe “Şah ba” yani kralın rüzgarı anlamına geliyor. M.Ö 2400 yılında adını alan bölge, ılıman iklimi ve geniş ovalarla kaplı olması ile biliniyor.

Şehba, Mezopotamyalı uygarlıklar arasında kadim bir yere sahip, Toroslar'dan Akdeniz’ kadar uzanan bölge aynı zamanda önemli bir geçiş güzergahı. Bölgede 5 kent ve 600 köy bulunuyor.

Ayrıca Şehba bölgesi Halep’in kuzeyinde yer alan çok stratejik bir bölge. Farklı halk ve inanç topluluklarının ve kültürlerin bir arada yaşadığı bir bölge olan Şehba, oldukça zengin bir coğrafya üzerinde bulunuyor.

TARİHİ VE KENTLERİ

Şehba bölgesi Eyyübiler, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mirdasiler, Ukayliler, çok kısa bir süreliğine Büyük Selçuklu Devleti ve Osmanlı İmparatorluğu'na ev sahipliği yaptı. Osmanlı'nın dağılmasıyla birlikte bir süreliğine Fransız işgali altına girdi.

Fransız işgali ardından ise Suriye halklarının önemli bir yerleşim merkezi oldu. Akdeniz'e açılmada önemli bir hat üzerinde bulunan Şehba bölgesi, Suriye'nin en önemli ticaret hattı üzerinde de bulunmasıyla dikkat çekiyor.

CERABLUS: Halep’in 125 kilometre güneydoğusu, Kobanê’nin ise 40 kilometre batısına düşüyor. Batısında Ezaz olan Cerablus, Minbic kentinin kuzeyinde, Fırat Nehri'nin batısında bulunuyor.

2004 yılında yapılan sayımda 58 bin kişilik olan Cerablus, daha çok Kürt ve Araplardan oluşuyor. Ancak kentte farklı halk ve inanç toplulukları olduğu da biliniyor. Kentin adı Gergamiş idi. Çok sayıda araştırmacının üzerine incelemelerde bulunduğu kent, insanlığın doğuşunda önemli bir yere sahip.

2011 yılında Suriye'de halk ayaklanmalarının ardından Baas rejimi kentten çıkarıldı. Ancak kent sırasıyla SUK çeteleri, ardından DAİŞ çetelerinin işgali altına girdi. Minbic’in özgürleştirilmesinin ardından kent Türk devleti ve SUK çeteleri tarafından DAİŞ çetelerini korumak amacıyla bir kez daha işgal edildi.

MİNBİC: Halep merkezine 75 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Halep daha çok Kürt, Türkmen ve Araplardan oluşuyor.

Ancak kentte farklı halk ve inanç toplulukları da göz ardı edilemeyecek nitelikte bulunuyor. Minbic, 2011 yılında Baas rejimine karşı ayaklanarak Suriye devrimine öncülük etti ve ancak kent rejimin bölgeden çıkarılmasının ardından SUK çeteleri, ardından DAİŞ çetelerinin işgali altına girdi.

1 Haziran 2016 günü Minbic Askeri Meclisi tarafından başlatılan ‘Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi'yle DAİŞ çetelerinden temizlenerek özgürleştirildi.

BAB: Bölge, Romalılar döneminin izlerini taşıyor. Baas rejimine karşı ilk ayaklanmanın başladığı yer olma özelliğine sahip.

Halep’in 38 kilometre doğusunda bulunan Bab’a bağlı Tadif, Der Hafir, Rai ve Xendûra kasabaları bulunmakta. Arap, Türkmen ve Kürtlerin yaşadığı bölgenin nüfusu 400 bin. 2011 yılındaki ayaklanmanın ardından Baas rejimi kentten çıkarıldı.

Ancak kent sırasıyla SUK, ardından DAİŞ çetelerinin işgali altına girdi. Kent şu an ise Türk devleti ve SUK çetelerinin işgal tehdidi altında.

SİFÎRA: 2008 yılında yapılan sayımda nüfusu 100 bin olarak belirlendi. Til Hasil ve Til Erban kasabalarında ağırlıkta Kürtler bulunmakta.

Adı Süryanice “Güzel” anlamına geliyor. Bölgede eski su kanalları ve Qewaratî denilen, Süryanice soğuk su deposu anlamına gelen su depoları bulunmakta.

EZAZ: 75 binlik nüfusa sahip olan Ezaz, Mitaniler döneminden bu yana birçok uygarlığa ev sahipliği yaptı.

Adı Soranice 'Ezazo' olan kentin adı değişitirilerek Ezaz yapılmış. Ezaz kentine bağlı kasabaların adı şöyle: Extarîn, Soran, Mari, Qebasîn, Raî, Til Erfad, Til Rifet, Ebû Teltel ve Hewadir.

2011 yılındaki ayaklanmalardan sonra Baas rejimi kentten çıkarıldı. Ancak kent SUK çetelerinin işgali altına girdi. Kısa bir süre DAİŞ işgali altına da giren Ezaz’da halen Türk devleti ve SUK çetelerinin işgali söz konusu.

YAPISI

Şehba bölgesinde Kürt, Arap, Çerkez, Ermeni, Çeçen, Asuriler hep birlikte yaşıyor. Süryani, Asuri, Keldani, Arnavut, Êzidî, Ermeni, İsmaili ve birçok farklı mezhebin yaşadığı bölgede Sünni, Şii, Hıristiyan, Dürzi, Alevi ve Yahudiler de yer alıyor.

Osmanlı döneminde bölgenin demografik yapısı büyük oranda değiştirildi. Şehba bölgesinde Osmanlı döneminde Tükleştirme ve Sünnileştirme politikaları devreye konuldu. Kürtler ve bölgede yaşayan Hıristiyanlar Türkleştirme ve Sünnileştirme politikalarına maruz bırakıldı.

Şehba bölgesinde tarihi sokaklar, karakollar camiler ve daha birçok tarihi yerleşim yeri bulunmakta. Bölgede ayrıca Romalılar döneminde yapılan suni bir gölün yanı sıra Zehbi Çayı akıyor. En önemli tarihi eserlerin bulunduğu yerler şöyle: Til Erban, Til Hasil, Til Hicêr, Til Diwêne, Til Ehmer, Til Hibo, Til Lêman, Cibûlî gölü, Til Kom Bînar.

Osmanlı geçmişinden kaynaklı olarak Türkiye'nin sürekli önem atfettiği Şehba bölgesi, esas olarak tarihsel, toplumsal, sosyal, kültürel ve ekonomik sebeplerle Türkiye'nin ilgisini çekiyor. Türk devleti bu nedenle, Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi'nin ardından bölgede işgallere ihtiyaç duydu.

ARAP KEMERİ

1960’lı yıllarda, dönemin Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdül Nasır'ın Suriye ile Mısır’ı ‘Birleşik Arap Cumhuriyeti ‘ ismiyle birleştirilmesinin ardından da Şehba bölgesi önemini hiç kaybetmedi.

Şehba bölgesi Birleşik Arap Cumhuriyeti için de her zaman stratejik nitelikte oldu. Ancak birliğin dağılmasından sonra Baas Partisi, Rojava’ya yönelik ‘Arap Kemeri' politikasını hayata geçirdi. Şehba bölgesi Arap Kemeri politikası çerçevesinde devreye konulan uygulamalar ile kendi içinde dahi parçalanmaya tabi tutuldu.

Şehba, Kürtlerin yerleşim yerlerini ve Kürtleri birbirinden ayırmak için uygulanan bir politika olan Arap Kemeri politikasının hayata geçirildiği ilk alanlardan biri olma özelliğini de taşıyor.

Arap Kemeri ile Şehba’nın o dönem sayısı 250-300 arasında ifade edilen köylerinin arasına yeni köyler kuruldu ve Arap nüfus buralara yerleştirilmeye başlandı. Yeni yerleşim yerlerinin kurulması ve bazı Kürt köylerine Arap nüfusun yerleştirilmesiyle Şehba’daki köy sayısı şimdilerde 400-450 arasında ifade edilirken, bölgede Kürtsüzleştirme politikası katmerleşerek sürdü.

TARİHSEL ÖNEMİ

Şehba bölgesi, 1516 yılındaki Mercidabık Savaşı'na sahne olmuştur. Bu bölgede Yavuz Selim'in Mısır seferi sırasında Memluk Devleti ile girdiği ilk ve kati neticeli savaş yaşanmıştır.

24 Ağustos 1516'da Osmanlı ordusu ile Memluk ordusu arasında Şehba bölgesinde yapılan savaşı, Osmanlılar kazandı. Muharebenin sonucunda Suriye, Lübnan ve Filistin Osmanlı topraklarına katıldı.

Şehba bölgesi içerisinde yer alan Cerablus, Minbic, Bab, Ezaz gibi kentler tarihten bu yana, Suriye'nin büyük şehirleri Şam, Halep vb. büyük kentler ile Irak'ın Musul, Bağdat gibi batı şehirleri arasındaki ipek yolu ve ticaret yollarının birbirine bağlayan son derece stratejik bir güzergah üzerinde ve kilit bir bölge konumunda.

Tabii bu durum bölgenin demografisini zamanla değiştirse de bölge özünü her daim korudu. Şehba bölgesi Suriye'nin Irak, İran, Türkiye vb. bölge ülkelerine, buradan da dünyanın her tarafına açılan bir kapı konumunda.

EKONOMİSİ

Halep, Urfa ile Antep, Bağdat ile Musul, yine Tahran tarihten bu yana Ortadoğu'nun en önemli ve en temel ticaret merkezleri olageldi.

Şehba bölgesi de bu ticaret merkezleri arasında kalan ve geçiş güzergahı olan stratejik bir bölge niteliğinde.

Tarihten bu yana önemli bir ekonomi merkezi olan bölgede, doğal gaz ve neft kuyularının yanı sıra hayvancılık da önemli bir geçim kaynağı. Zengin tarım arazilerine sahip olan Şehba’da buğday, arpa, mercimek ve nohudun yanı sıra birçok sebze ve meyve yetiştirilmekte.

En revaçta olanlar ise buğday, nohut ekimi ve hayvancılık. Bunun yanı sıra zeytin, nar, fıstık başta olmak üzere birçok çeşit yetiştiriliyor ve geçim kaynağı oluyor.

İŞGAL

Şehba bölgesinde Suriye Ulusal Koalisyonuna (SUK) bağlı çete gruplarının işgalleri gelişirken, askeri ve siyasal direniş yapıları ortaya çıktı ve mücadele her yönüyle sürdü.

2011 yılında Suriye iç savaşı başladığında ülkenin tamamında hakimiyetini korumanın zor olduğunu gören Baas rejimi, savunma hattını ülkenin iç kesimlerine çekince SUK çeteleri, Şehba’daki yerleşim yerlerini işgal etmeye başladı.

2012 yılının sonuna doğru Şehba’daki tüm bölgeler neredeyse SUK çete gruplarının işgali altına girdi.

Bölgede her çete grubu kendisine bir alan oluşturarak kendince kurtarılmış bölge ilan ediyordu. Şehba bölgesindeki Kürtler ise Cephet El Ekrad ismiyle örgütlenme geliştirdi.

2013 yılında Şehba kenti Minbic’te 100’e yakın irili ufaklı çete grubu bulunuyordu. Neredeyse her evin damında farklı bir çete grubunun bayrağı bulunuyordu.

2013 yılının sonu ile 2014 yılı başlarında DAİŞ çeteleri, El Kaide ve El Nusra ile yaşadığı ayrılığın ardından Minbic’e yöneldi. DAİŞ, Şehba’ya yöneldiğinde ilk önce Minbic ve El Bab’ı işgal etti. Ve çok kısa bir süre içerisinde diğer Şehba kentlerini işgale yöneldi.

DAİŞ çeteleri Minbic ve Bab'ın ardından El Nusra’yı Cerablus’tan çıkararak Şehba’nın büyük bölümüne hakim oldu. Böylece SUK çete gruplarının elinde ise sadece Ezaz, Mare ve Til Rifat gibi yerleşim yerleri kaldı.

DİRENİŞ

Suriye’de iç savaş derinleşirken, Şehba bölgesinde de çete gruplarının işgali gerçekleşirken ve halklar karanlığa mahkum edilmeye çalışılırken, devrimci demokratik halk güçleri de halkları karanlıktan kurtarmak adına direniş örgütleri oluşturdu.

Şehba bölgesinde gerek DAİŞ ve SUK çetelerine karşı gerekse de Baas rejiminin saldırılarına karşı Cephet El Ekrad, Ceyş El Suwar, Şems El Şimal vb. özgürlükçü halk güçleri kuruldu. Ve direniş en üst boyutta yürütüldü.

Zaman içerisinde bu gruplara birçok grup daha katılım gösterdi. Ve yine zaman içerisinde tüm bu özgürlükçü halk güçleri 2015 Ekim’inde kuruluşunu ilan eden QSD çatısı altında yerini alarak Şehba bölgesinde devrimci mücadeleye yeni bir ivme kazandırdı.

ŞEHBA MECLİSİ

Şehba Meclisi'nin, 2015 yılının sonlarında Şehba kentlerinin ileri gelenleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda, Şehba halklarının özgürlük istemlerine cevap olabilmek amacıyla kuruluşuna karar verildi.

Görüşmelerin ardından Şehba Bölgesi Rûspiler Meclisi, kongresini 2016 yılı başlarında Efrîn’de 150 delege ve 300 misafirin katılımıyla gerçekleştirdi. Kongrede, Şehba halklarının eşitlik, özgürlük taleplerine cevap olabilmek adına böylesi bir oluşma gidildiği vurgulandı.

Efrîn’de yapılan kongrede Meclis Başkanlığına Cemal Elo, yardımcılığına Mihemed Ehmed Xizro ve Eymen Hafiz ve 25 kişi meclis üyesi olarak seçildi. Meclis tüzüğü de oluşturuldu. Ayrıca halk meclislerinin örgütlendirilmesine gidildi. Bab bölgesinde 7, Ezaz kentinde 8, Minbic kentinde 3, Cerablus kentinde 1 ve Sifîrê kentinde 3 üyeden oluşan halk meclisleri ilan edildi.

Meclislerde Cerablus, Mare, Ezaz, Minbic, Bab, Til Rifet ve Sifîrê’den farklı kişilikler yer alıyor. Öte yandan bölgede Demokratik Ulusal Birlik ilan edilerek Suriye’deki halkların birlik ve çok renkliliğine güçlü bir örnek oluşturuldu.

Şehba’da halklar kurdukları meclisleri ile Kuzey Suriye Federasyon Meclisi ile ortak hareket etmeye başladı.

Suriye’deki renkli yapının küçük bir modeli olan Şehba’da açığa çıkacak olan çözüm, tüm Suriye’yi etkileyecektir.