Türk devleti Başurê Kürdistan’daki işgalini derinleştirmek için saldırılarına devam ediyor. Saldırılara karşı Güney Kürdistan halkı da çeşitli eylemler düzenliyor. Kandil bölgesinde başlatılan canlı kalkan eylemi 20’nci gününü geride bıraktı. Eyleme destek ziyaretleri devam ediyor.

Canlı kalkan eylemcilerini ziyaret edenler arasında çok sayıda Pêşmerge de var. Ziyaretçilerden eski Pêşmerge Mehmed Emin, ‘Kandil’deki onurlu mücadelenin yanında olduklarını belirtiyor.’

Kameralarımıza konuşan Mehmed Emin eski bir Pêşmerge (Pêşmergê Dêrin) olduğunu ve Kürt halkının kazanımlarına bertaraf etmek isteyen Türk devletine karşı mücadelelerine devam edeceğini söylüyor.

‘’KANDİL’İ SADDAM’A CEHENNEM YAPTIK, ERDOĞAN’IN ÇETELERİNE CENEHHEM YAPACAĞIZ’’

Emin, Türk devletinin Başurê Kürdistan’ı işgal ederek Kürt halkının kazanımlarını ezmek istemesinin ham bir hayalden ibaret olduğunu belirtiyor. Emin, Kürdistan’a dönük işgal saldırılarını daha önce çok gördüklerini dile getirerek, “Saddam Hüseyin Kürdistan dağlarını işgal etmek istiyordu ama başaramadı. Kürdistan dağlarını Saddam’a cehennem yaptık. Erdoğan’ın çetelerine de cehennem yapacağız” diyor.

1991 yılında Başurê Kürdistan’da başlatılan Raperîn içerisinde yer alan Pêşmergê Dêrîn Mehmed Emin, Kürt halkının kazanımlarının korunamadığına değinerek şunları söyledi: “Başur’daki kimi siyasi partiler kendi maddi çıkarları için ‘düşmanla’ ilişkilendiler. Düşmana boyun eğdiler. Raperîn sürecinde elde edilen kazanımları koruyamadılar. Ve işgalci devletlerin politikalarına teslim oldular. Şuanda da iradeleri kontrol altında. Şuanda Başurê Kürdistan’a dönük işgal saldırılarının asıl sebebi de dışa bağımlı bu siyasi partilerin zayıflıklarından kaynaklıdır. Halkın içinde ulusal ruhu, yurtseverliği söndürmeye çalıştılar. Şuanda Kürdistan’da ulusal ruhu, yurtseverlik bilincini koruyan, savunan ise sadece PKK’dir.”

Emin, KDP’nin Türk işgaline karşı yanlışlıklar içerisinde olduğunu, halkın ve siyasi partilerin bunu kabul etmeyerek karşısında durması gerektiğini dile getirdi.

‘KÜRDİSTAN ÖZGÜRLÜĞÜ BİRLİKTE SAĞLANIR’

Türk devletinin Başurê Kürdistan’daki varlığının işgal amaçlı olduğunun altını çizen Emin, topraklarını, dağlarını korumak için tüm Kürt halkına silah kuşanarak direniş çağrısında bulundu. Kendisinin de işgalcilere karşı hazır olduğunu, işgalciler geldiğinde silah kuşanarak savaşacağını belirten Emin, Kürdistan topraklarının dışa bağımlı bazı siyasi partilerin menfaatlerine kurban edilemez olduğunu dile getirdi ve tek bir partinin ısrarıyla gerçekleşen referandum kararının yanlışlığını örnek göstererek, Kürdistan’ın bağımsızlığı ve özgürlüğünün birlikle sağlanabileceğinin altını çizdi.

Kürdistan’ın özgürlüğü için binlerce şehit verildiğini, her ailede bir şehidin olduğunu kaydeden Emin, yalnızca kendi çıkarlarını düşünen bazı Kürt siyasi partilerin bundan utanmaları gerektiğini söyledi. Emin, köylerini bombardımanlarla yakıp, yıkan; ormanlarını yok etmek isteyen Türk devletine karşı bu siyasi partilerin daha ne kadar sessiz kalacaklarını sordu.

‘ULUSAL BİRLİK ÖZGÜR YAŞAMIN TEMİNATIDIR’

Kürt siyasi çevrelerin aralarındaki anlaşmazlıkları bir kenara bırakıp ulusal birliğin sağlanması için daha çok çaba harcamalarını isteyen Mehmed Emin, “Düşman Kürt siyasilerin zayıflıklarından kazanç elde ediyor. Bunun için aramızda zayıflık olmamalı ve ulusal birliğimizi oluşturmalıyız. Birbirimize karşı eleştirilerimiz olabilir ama ulusal birlik konusunda daha güçlü bir çaba içerisinde olmalıyız. İran, Suriye, Türkiye ve Irak bize karşı bir olurlarken, biz neden birlik olmayalım. Aramızdaki birlik özgür yaşamın teminatı olacaktır. Ve düşman hep aynı düşmanlığını yapacaktır. Bizde düşmanımıza karşı ulusal birlik bilincinde direnmeliyiz” dedi.