Roboski'de 6 yıl boyunca neler yaşandı?

Bu katliamda Roboski’den 8, Gülyazı köyünden 11’i akraba olmak üzere 26 can, 34 can yaşamını yitirdi. Ancak her evde eksilen bir canın yerini 34 can almış durumda.

Roboski’ye dair şimdiye kadar tüm davalar mağdurlar ve ailelerine yönelik açıldığı için hukuk mücadelemizi AİHM’e taşıdık. Geride bıraktığımız kalan 6 yıl içerisinde ne yapılan katliamın katliam olduğu gerçeği kabul edildi, ne de sorumlular yargı önüne çıkarıldı. Bu katliamın peşini asla bırakmadık, bırakmayacağız! Roboski Katliamı’nın üzerinden bir asır da geçse, bu katliamın failleri yargı önüne çıkarmak ve hak ettikleri cezayı almaları için mücadele etmeyi sürdüreceğiz! Bugün Roboski Katliamı'nın 6'ncı yıl dönümü ve katliamın failleri hâlâ korunarak yargı önüne çıkarılmadı; beş yılı geride bıraktık.

Roboski, yitirdiği 34 canıyla herkesin hafızasında “Roboski eşittir katliam” olarak kazınmıştır. Katliamın Roboski adıyla anılmasının sebebi ise olayın Roboski sınırlarına yakın yaşanmasıdır. Bu katliamda Roboski’den 8, Gülyazı köyünden 11’i akraba olmak üzere 26 can, 34 can yaşamını yitirdi. Ancak her evde eksilen bir canın yerini 34 can almış durumda. Çünkü her evde 34 fidanın yan yana fotoğraflarının bulunduğu büyük bir ebatlarda çerçeveler Roboskili ailelerin duvarında yaşanan acıyı her gün taze tutuyor. Herkesin gözü önünde gerçekleşen Roboski Katliamı'nın üstünü örtemezler. Roboski Katliamı'nın faillerini yargı önüne çıkarıp cezalandırmak yerine devlet ailelerin adalet arayışının önüne geçebilmek için mağdur ailelere dava üstüne dava açarak engellemek istedi. Bunun üzerine aileler adalet arayışlarını AİHM’e taşıdı. Geride bıraktığımız 6 yıl süresince ne yapılan katliamın katliam olduğu gerçeği kabul edildi ne de sorumluları yargı önüne çıkarıldı. Bu katliamın peşini asla bırakmadık, bırakmayacağız!

O GÜNDEN İTİBAREN YAŞANANLAR

28 Aralık 2011’deki olayın üzerinden altı yıl geçmesine rağmen dava açılması bir yana sorumlular bile tespit edilmezken, Roboskili ailelerin adalet arayışını devlet engellemek adına bütün baskı ve şiddet aygıtlarını kullanmıştır. Olay tarihinden itibaren yaşananların kronolojisi:

5 Ocak 2012: Uludere Başsavcılığı, Roboski Katliamı'na ilişkin soruşturmada gizlilik kararı aldı.

6 Ocak 2012: Katliamda yakınını kaybeden 6 kişi gözaltına alındı.

9 Ocak 2012: Gülyazı Sınır Alay Komutan Vekili Jandarma Albay Hüseyin Onur Güney görevinden alındı. 17 muvazzaf askere de soruşturma açıldı. Bu tasarrufların nedeni “sınır kaçakçılığına göz yumma”ları, yani görevi ihmaldi.

11 Ocak 2012: TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde Uludere Alt Komisyonu kuruldu.

16 Ocak 2012: Bombardımandan kurtulan üç kişi, Gülyazı Alay Komutanlığı’nda “pasaport yasasına muhalefet”, “sınırı yasadışı yollarla ihlal” ve “ülkeye sınırdan kaçak mal sokma” suçlarından ifade verdi.

ROBOSKİ AİLELERİ KAN PARASINI REDDETTİ

2 Şubat 2012: Şırnak Valiliği’nin hesabına, ölenlerin ailelerine verilmek üzere 123’er bin lira para yatırıldı. Paranın yatırılacağı açıklaması yapıldığı andan itibaren aileler, parayı istemediklerini, çocuklarının katillerinin yargılanmasını istediklerini açıkladı.

4-6 Şubat 2012: Komisyon üyeleri Roboski’de incelemeler yaptı.

16 Şubat 2012: Komisyon üyeleri, katliam öncesinde çekilen Heron görüntülerini izledi. Yorumları: “Görüntüler çok net. Göz göre göre ölmüşler.”

29 Şubat 2012: Ferhat Encü, “Uludere kaymakamına saldırı” suçlamasıyla gözaltına alındı.

1 Mart 2012: Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Uludere’de kasıt yok” dedi. Zamanla bunu söylemeyen AKP’li kalmadı.

10 Mart 2012: Ferhat Encü, okuduğu Çukurova Üniversitesi’nde gözaltına alındı. Suçlama yine kaymakama saldırı.

5 Nisan 2012: Genelkurmay komisyona 7 sayfalık döküman gönderdi. Buna göre her şey kurallara göre olup bitmişti. Zaten, Meclis’e de bilgi veremezlerdi. Malum, devletimizin sırları çoktur. Adaletsizlik hariç.

16 Mayıs 2012: Wall Street Journal (WSJ), Roboski Katliamı'ndaki hava bombardımanı öncesinde ABD’nin insansız hava aracı Predatör’den görüntü alındığını yazdı.

18 Mayıs 2012: Genelkurmay, WSJ haberini yalanladı, “Olayda grubun ilk görüntü tespiti Türk Silahlı Kuvvetlerine ait İnsansız Hava Aracı tarafından yapılmıştır” dedi.

Gazete, Erdoğan’ın yalanlaması üzerine haberinin doğru olduğunu vurguladı, “Kaynağımız, ABD Savunma Bakanlığı” bilgisini verdi.

22 Mayıs 2012: CHP Milletvekili Mahmut Tanal, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel hakkında Ankara’da suç duyurusunda bulundu.

İDRİS NAİM ŞAHİN: EMİR ANKARA'DAN

23 Mayıs 2012: Dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, bombardımanın emrini, “Ankara’da Hava Kuvvetleri’nde görüntüleri analiz eden komutanların verdiğini” söyledi.

ROBOSKİ-2013

‘PERŞEMBE DEĞERLENDİRMELERİ‘ BAŞLADI

17 ocak 2013: Roboski’de hayatını kaybedenlerin aileleri ve dostları, bundan sonra belli periyotlarla, yaşanan katliamın faillerinin ortaya çıkarılması süreçlerini değerlendirerek "perşembe günleri değerlendirmeleri" yapma kararı aldı.

28 Mart 2013: Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, “Bu işte kasıt bulunamadığı” şeklindeki alt komisyon raporunu kabul etti.

Komisyon raporundaki iki muhalefet şerhi dikkat çekiciydi. O zamanın BDP/Blok Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ve CHP milletvekili Levent Gök. Kürkçü, raporda soruların yanıtsız kaldığını belirtiyor, Gök de F-16 bombardımanıyla yurttaş öldürülmesinin en ağır yaşam hakkı ihlali olduğunu dile getiriyordu. Gök, devletin özür dilemekte çok geç kaldığını da belirtiyordu.

11 Mayıs 2013

ROBOSKİ SINIRINA I. KARANFİL YÜRÜYÜŞÜ

Roboski Katliamı'nın 500’üncü gününde, Roboski aileleri ve halkı daha önce duyurdukları ‘Karanfil Yürüyüşü’ için Gülyazı köyünden Roboski köyü yaylasında yakınlarını kaybettikleri sınıra doğru yürüyüşe geçtiler. Sınıra yakın yere konumlanmış olan askerler yürüyen kitleyi engellemek için görülmemiş bir saldırı başlattı. Tüm engelleme ve saldırılara karşın Roboski halkı 15 No’lu sınır taşına, yakınlarını kaybettikleri yere ulaştılar. Kaybettikleri yakınları için üç ayrı bölgeye karanfiller bırakarak anma düzenlediler.

ASKERİ SAVCILIĞA GÖNDERİLDİ

11 Haziran 2013: Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 1,5 yıllık süreden sonra Roboski Katliamı ile ilgili soruşturma dosyasında kendisini yetkili ve görevli saymadığını ilan etti. Dosyayı da Genelkurmay Askeri Savcılığı’na yolladı. Savcılığın yorumu, ilk gün hükûmet yetkililerinden gelen açıklamayla aynıydı: “Bu bir kaza.”

20 Haziran 2013: Roboskili ailelerin avukatları, Diyarbakır Savcılığı’nın görevsizlik kararına ve dosyayı askeri savcılığa yollamasına itiraz etti.

18 Haziran 2013: Roboski Katliamı'nın 500’üncü gününde katliam yerine karanfil bırakıp anma yapan Roboski ailelerine ve barış aktivisti Yannis Vasilis Yaylalı’ya Pasaport Kanunu’na muhalefetten üçer bin lira ceza verildi. Biri 11 yaşında, 120’yi aşkın kişi ifade için savcılığa çağrıldı.

27 Haziran 2013: Savcılık, ailelerin avukatlarının itirazlarını reddetti. Özetle, “Yetkisizlik ve görevsizlik kararlarına itiraz hakkınız yok” dedi.

ROBOSKİ-2014

19 Ocak 2014: Ortasu (Roboski) ve Gülyazı (Bujeh) köyüne operasyon. Yedi kişi gözaltına alındı. Köy halkının protestoları fayda etmedi.

‘TAKİPSİZLİK' KARARI

7 Ocak 2014: Roboski'de 34 sivilin bombalanarak öldürülmesiyle ilgili askeri savcılık 'takipsizlik' kararı verdi. Gerekçe belliydi: “TSK personeli TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları çerçevesinde, Genelkurmay'ın onayıyla hareket etmiştir.”

9 Ocak 2014: Katliamda 11 akrabasını kaybeden Ferhat Encü’ye, jandarmaya hakaretten dört yıla varan hapis cezası istendi.

20 Ocak 2014: Irak sınırına tel örgü çekilmesini protesto eden Roboskili (Uludere) köylülere sabah baskını yapıldı. İki köyü çeviren jandarma, saat 04.00’te evlere girerek arama yaptı. Aralarında katliamdan kurtulan Servet Encü’nün de olduğu yedi köylü gözaltına alındı.

ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURU

18 Temmuz 2014: Askeri Savcılığın Roboski Katliamı ile ilgili takipsizlik kararına itirazının reddedilmesi üzerine yüzlerce avukat Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuru yaptı. Avukatların mahkeme önündeki fotoğrafı, hukuk yokluğunun gösterisi gibiydi.

HER ŞEYE RAĞMEN II. KARANFİL YÜRÜYÜŞÜ GERÇEKLEŞTİ

23 Eylül 2014: 34 kişinin hayatını kaybettiği Roboski Katliamı'nın 1000'inci günü geldiğinde ‘ II. Karanfil Yürüyüşü’ için Roboski halkı ve aileler bir kere daha katliamın yaşandığı 15 No’lu sınır taşına doğru yürüyüşe geçtiler. Hükümetin ve DAİŞ'in Kobanê saldırısını da kınamak için "Sınırları tanımıyoruz" sloganıyla yürüyüş başladı. Katliamın yaşandığı sınır taşının bulunduğu yere ulaşmadan asker dört bir yandan çok yoğun bir saldırı başlattı. Yoğun gaz bulutunun etkisinden kurtulmak için ilk anda etrafa yayılan aileler, kendilerine müdahalede bulunan askerlere karşı kendilerini taş atarak savundu. Daha sonra asker saldırısını kıran Roboski aileleri bir kere daha karanfillerini katliam bölgesine bırakarak bir kere daha tüm saldırıları püskürterek anmalarını gerçekleştirdiler.

25 Kasım 2014 Dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, şu açıklamayı yaptı: “MİT tarafından gönderilen yazılar ve üst düzey MİT görevlisi tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri telefonla bizzat aranarak, Bahoz Erdal’ın hudut hattını geçmekte olduğu bildirilmiştir. Silahlı Kuvvetler’in yetkilileri, bilginin doğru olup olmadığını defaatle sormasına rağmen, MİT yetkilisi ısrarla bilginin doğruluğunu teyit etmiştir. Sonuçta, MİT’ten gelen birden fazla resmî istihbarat raporları ve telefon bilgileri üzerine maalesef Uludere olayı yaşanmıştır.”

ROBOSKİ-2015

ADALET BAKANI: KAÇINILMAZ HATA’

23 Ocak 2015 Adalet Bakanlığı: Adalet Bakanlığı, Roboski katliamıyla ilgili Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuru kapsamında görüşlerini sundu. Görüşte, “Bakanlığımız olayın meydana gelmesinde etkili olan ‘kaçınılmaz hata’nın tespitinin yapıldığını belirtmek ister" denildi.

SİNDİRME AMACIYLA PLANLANDI

Faillerin yargı önüne çıkarılması gerekirken, katliamda ailesinden çok kişiyi kaybetmiş olan on binlerce oy alan Şırnak Vekilimiz Ferhat Encü, dokunulmazlığı olmasına rağmen bir yıldan aşkın tutuklu bulunuyor. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, dönemin Genelkurmay Başkanı’na katliam için teşekkür etti. Roboski Katliamı, Kürt halkına yönelik özel savaş politikalarının bir sonucudur. Planlı, alenen yapılan bir katliamdır. Kürk halkını sindirmeye, korkutmaya yönelik tasarlanmış bir katliamdır. O gün savaş uçakları ile katledenler, zırhlı araçlar ile Cizre, Silopi, Şırnak, Nusaybin, Sur ve Yüksekova gibi birçok kenti harabeye dönüştürdü.

Roboski Katliamı’nın üzerinden bir asır da geçse, bu katliamın failleri yargı önüne çıkarılacak ve hak ettikleri cezayı alacaklardır.

*Roboski Katliamı tanığı, hak arayışçısı