İran rejiminin siyasi tutsaklara yönelik baskı politikalarına ilişkin yazılı açıklama yapan Doğu Kürdistan Özgür ve Demokratik Toplum Kongresi (KODAR), halka ve insan hakları örgülerine kitlesel eylem çağrısı yaptı. Recaişehr zindanındaki açlık grevine dikkat çeken KODAR, İran rejiminin siyasi tutsakların taleplerini yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.

KODAR'ın yazılı açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

"Toplumların demokrasi ölçüsü o toplumdaki özgürlük ölçüne göre belirlenir. Başka bir deyişle toplum ne kadar özgür ve eşit bir şekilde yaşıyorsa demokratik gelişme de o düzeyde sağlanır. İran rejimi her zaman demokrasi ve özgürlüklerin kökünü kazımaya çalışan bir rejim olarak süregeldi. Bunu görmek için de İran'daki siyasi tutsaklara yönelik baskılara bakmak yeterlidir.

Yasalarında bile hala siyasi suç ve siyasi tutuklu gibi tariflerin bile yer alamadığı İran'da düşünce ve ifade özgürlüğü, özgürlük, demokrasi ve eşitlik gibi evrensel değerlerden söz etmek zordur. İran İslam Cumhuriyeti 38 yıllık suç tarihinde her zaman toplumu baskı altına aldı, özgürlük, demokrasi ve eşitlik için mücadele eden herkesi suçlu olarak gösterip zindanlara attı. İran rejimi ve egemenleri bir felsefe ve düşünceden dolayı zindana attıkları kişileri en büyük tehdit olarak görmeye devam ediyor.

Rejim barbarca uygulamalarıyla tüm siyasi, sosyal ve yaşam haklarını ellerinden aldıkları siyasi tutsakların tanımlanmasında bile aynı barbarlığı göstermektedir. Bunun için İran diplomatları ve siyasetçileri uluslararası kamuoyuna İran'da siyasi tutsak bulunmadığı yalanını söylemektedirler. Bu büyük bir yalan ve zulümdür.

Bu çerçevede son yıllarda İran ve Rojhilat'taki zindanlarda siyasi tutsaklar üzerindeki baskılar gün geçtikçe artmaktadır. Daha geçtiğimiz günlerde Karec'teki Recaişehr zindanında bir grup Kürt ve İranlı siyasi tutsak, cezaevleri koşullarını protesto etmek için açlık grevine başladılar. İran rejiminin bu baskılarının nedeninin siyasi tutsakların iradelerini teslim alma olduğu aşikardır. İran rejimi aynı politikayı tutsakların aileleri üzerinde de uygulamak için özel bir harp yöntemlerine başvurmaktadır.

KODAR olarak demokrasi ve özgürlük isteyen herkes ve insan hakları örgütlerinden isteğimiz bu şartlar ve uygulamalar karşısında kitlesel eylemler düzenlemeleri çağrısı yapıyoruz. Halkımıza çağrımız örgütlü mücadelelerini büyüterek, direnişçilerine sahip çıkmalarıdır. İnsan hakları örgütlerinin artık yazılı açıklama ve kınamaların ötesine geçmesi gerekmektedir. İran yetkililerine siyasi tutsaklara yönelik baskı politikalarının cevapsız kalmayacağı mesajının en yüksek düzeyde verilmelidir. İran rejiminin ise bir an önce siyasi tutsakların taleplerini yerine getirmesi gerekmektedir. Bunun yapılmaması toplumun kırmızı çizgilerinin aşılması anlamına gelecektir. Bu da hiçbir şekilde kabul edilmeyecektir."