KCK: PKK ruhu ve tarzıyla direnerek mücadeleyi yükseltelim!

KCK Yurütme Konseyi Eşbaşkanlığı: Kürdistan halkı PKK'nin 44. yılını coşkuyla kutlarken faşist AKP–MHP iktidarının soykırımcı saldırılarına karşı PKK ruhu ve tarzıyla direnerek mücadeleyi daha da yükseltmelidir.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, PKK’nin 44. Kuruluş yıl dönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

KCK, “Kürdistan halkını yeniden var eden  ve verdiği mücadeleyle insanlığın özgürleşme mücadelesinde önemli gelişmeler yaratan ve büyük direniş destanları katan partimiz PKK'nin 44. yıl dönümüne girmiş bulunuyoruz. Kürdistan halkı ve özgürlük savaşçıları 44 yıldır PKK öncülüğünde soykırımcı sömürgeci düzene karşı varlık ve özgürlük mücadelesi vermektedir. Tarih sahnesine çıkışıyla ve 44 yıllık kesintisiz mücadelesiyle Kürdistan halkını yeniden var eden ve insanlık değerlerine değerler katan partimiz PKK'nin 44. yıl dönümünü başta Önder Apo ve şehitler olmak üzere yurtsever Kürdistan halkına, sıcak savaş cephelerinde düşmanla çarpışan yoldaşlara, zindan direnişçilerine, tüm PKK militan ve sempatizanlarına, ezilen dünya halklarına, kadınlara, gençlere ve tüm ilerici, demokratik ve sosyalist insanlığa kutluyoruz” dedi.

PKK’Yİ YARATARAK BİZLERE ÖZGÜRLÜK BİLİNCİ VEREN ÖNDER APO’YU SELAMLIYORUZ

“Tüm kazanımlarımızın ve değerlerimizin bileşkesi olan PKK'yi yaratarak bizlere özgürlük bilincini veren ve mücadele yolunu açan Önder Apo'yu saygıyla selamlıyoruz” denilen açıklamada, ”Önder Apo PKK'yi yaratarak Kürt halkına en büyük hizmeti vermiştir. Ancak Önder Apo sadece PKK'yi yaratmamış, başlangıçtan günümüze kadar Kürdistan devrimine önderlik ederek en çok mücadele eden ve hizmet eden kişi olmuştur. Özcesi Önder Apo tüm varlığını Kürdistan halkının özgürlüğüne adamıştır. Önder Apo bu duruşunu insanlık tarihinin en ağır tecrit ve işkence düzeni olan İmralı tecrit ve işkence sistemi içerisinde de sürdürmüş, tarihin en anlamlı ve büyük direnişini sergilemiştir. Bu büyük emekleri ve hizmetlerinden ötürü Kürdistan halkı ve Kürt özgürlük hareketi olarak bizler Önder Apo'ya büyük minnet borcuna sahibiz” diye belirtildi.

PKK ŞEHİTLER ÇİZGİSİNDE YÜRÜYEREK BÜYÜK DEĞERLER YARATMIŞTIR

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklamasında şu  hususlara yer verildi:  

“PKK bir şehitler partisi olarak doğmuş ve PKK'nin yarattığı büyük özgürlük ve insanlık değerleri şehitler sayesinde olmuştur. Önder Apo PKK'yi Haki Karer arkadaşın anısına bağlılığın gereği olarak kurduğunu ifade ederek PKK'nin şehitlerin emekleri ve onların yarattığı değerlerin bir sonucu olduğunu ortaya koymuştur. PKK öncülüğünde yürütülen 44 yıllık mücadele içerisinde ne yaratılmışsa şehitler sayesinde olmuştur. Dolayısıyla halk ve parti olarak tüm değerlerimizi şehitlerimize borçluyuz. PKK'nin 44. Yıl dönümünde ilk şehidimiz Haki Karer arkadaştan bugün Zap, Avaşin, Metina, Xakurke başta olmak üzere her yerde düşmanla çarpışarak şehit düşen yoldaşlar şahsında tüm devrim ve demokrasi şehitlerini minnetle anıyor, büyük anıları önünde saygıyla eğiliyor, anılarına bağlı kalacağımıza ve mücadelelerini zafere taşıyacağımıza dair verdiğimiz sözü yineliyoruz. PKK bugüne kadar şehitler çizgisinde yürüyerek ve mücadele ederek büyük değerler yaratmıştır. Bundan sonra da şehitler çizgisinde mücadeleyi büyüterek daha büyük değerler yaratacak, halkımızın özgür yaşam, özgür ülke ve özgür Önderlik özlemini gerçekleştirecektir.

PKK TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİRMİŞTİR

Kürt halkının soykırımcı sömürgeci güçlerin inkar ve imha düzeni içerisinde bütün değerlerinden soyutlandığı, adı, dili ve kimliğinin yasaklanarak ve unutturularak yok olmanın eşiğine getirildiği bir süreçte PKK tarih sahnesine çıkmış ve tarihin akışını değiştirmiştir. PKK Kürdistan'daki gidişata müdahale ederek tarihin seyrini özgürlük yoluna akıtmış, Kürt insanına ve toplumuna yeni bir kimlik ve kişilik kazandırmıştır. Bu Kürt halkı açısından çok büyük bir devrimi ifade etmektedir. PKK öncülüğünde yaratılan bütün değerleri ve gelişmeleri bu yeni kişilik sağlamıştır. Eğer soykırımcı sömürgeci kişilik yerine özgürlük bilincini ve iradesini edinen yeni bir kişilik yaratılamasaydı hiçbir gelişme mümkün olmazdı. Çünkü soykırımcı sömürgeci düzen sadece Kürdistan'ı bölüp parçalamakla, Kürtleri katliamlarla bastırmakla kalmamış, Kürt insanını kendisi olmaktan çıkararak hiçleştirmiş ve düşmanına hizmet eden bir derekeye düşürmüştür. PKK Kürdistan'daki bu kişiliği yıkmış, bunun yerine özgürlüğü ilke edinen, demokratik ulus bilincini, ülke ve yurtseverlik değerlerini kazanmış bir toplumun dirilişini sağlamış; soykırımcı sömürgeciliğin Kürdistan'daki temellerini yıkmıştır.

ÖNDER APO’NUN GELİŞTİRDİĞİ PARADİGMA KADININ ÖZGÜRLEŞMESİNE ÖNCÜLÜK ETMİŞTİR

PKK'nin çıkışıyla birlikte Kürt kadını özgürlük çizgisinde çok önemli bir gelişme yaşamış ve öz kimliğine ve benliğine ulaşmıştır. Denilebilir ki PKK'yle birlikte en büyük gelişmeyi Kürt kadını yaşamıştır. PKK'nin yarattığı yeni ve özgür kişiliği de en çok Kürt kadını temsil etmiştir. Çünkü PKK kadın özgülük çizgisinde gelişmiş ve mücadele etmiştir. Öyle ki Önder Apo PKK'yi bir kadın partisi olarak tanımlamıştır. Önder Apo PKK'yi kadın özgürlük çizgisinde geliştirerek ve özgür kadın çizgisinde derinleşerek kadının irade olması, örgütlenmesi ve özgürleşmesinde büyük katkılar sağlamıştır. Zaten Önder Apo PKK'nin yeni paradigmasını kadın özgürlüğüne dayandırarak kadını özgür yaşamın ve özgürlük mücadelesinin öncüsü durumuna yükseltmiştir. Dolayısıyla PKK gerçeğinin ortaya çıkmasında ve çizgisinin şekillenmesinde kadının mücadelesi, emeği ve öncülüğü başat olmuştur. PKK'de bu kadar gelişme yaşayan, özgür bilinç ve irade sahibi olan Kürt kadını sadece kendini özgürleştirmekle kalmamış, Önder Apo'nun kadın özgürlüğü ekseninde geliştirdiği paradigma sayesinde bugün Ortadoğu ve dünyada kadının uyanışına ve özgürleşmesine öncülük eden bir konuma gelmiştir.   

İNSANLIĞIN ÖNÜNE YENİ BİR UFUK AÇMIŞTIR

PKK, ortaya koyduğu mücadele ve yarattığı gelişmelerle sadece Kürdistan halkı için değil, Ortadoğu halkları ve ezilen dünya halkları ve kadınları açısından da önemsenen bir hareket olmuştur. Önder Apo demokratik uygarlık ve demokratik modernite kuramını geliştirerek halkların, kadınların ve ezilenlerin özgürlük arayışına ve mücadelesine yeni bir biçim ve içerik kazandırmış ve insanlığın önüne yeni bir ufuk açmıştır. PKK bu değerlerle evrenselliğe ulaşmış, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü toplum paradigmasıyla kapitalist modernite karşısında yaşanan tıkanmaya çözüm getirerek çağımızın özgülük felsefesinin ve devrimci demokratik mücadele sisteminin öncüsü haline gelmiştir.  

PKK’NİN ÇIKIŞI İLE İŞBİRLİKÇİ İHANETÇİ ÇİZGİ YENİLGİYE UĞRAMIŞ, KÜRDİSATAN ÖZGÜRLÜK ÇİZGİSİ HAKİM OLMUŞTUR

Özgür Kürt kişiliğini yaratarak Kürdistan'da zihniyet devrimini gerçekleştiren PKK'nin ortaya çıkardığı diğer önemli bir gelişme de soykırımcı sömürgeci düzenin bir parçası olan işbirlikçi ihanetçi Kürt çizgisini teşhir etmesi ve yenilgiye uğratmasıdır. İlkel milliyetçilik temelinde gelişen işbirlikçi ihanetçi Kürt çizgisi sömürgeciliğin bir uzantısı olarak ortaya çıkmış ve Kürdistan'ın değerlerini istismar eden ve düşmana peşkeş çeken bir siyaset yaratmıştır. İşbirlikçi ihanetçi çizgi düşmana boyun eğen, kendisi olmaktan çıkarak düşmana hizmet eden ve ait olduğu toplumun değerlerine ihanet eden sömürge kişiliğinin çizgisi olmuştur. Bu karakterinden ötürü işbirlikçi ihanetçi çizgi Kürdistan'ın sömürge statüsünde kalmasının meşrulaştırıcısı olmuştur. PKK'nin çıkışıyla birlikte bu işbirlikçi ihanetçi Kürt çizgisi yenilgiye uğramış, Kürdistan'da özgürlük çizgisi ve değerleri hakim olmuştur. PKK'nin öncülüğünde gelişen Kürdistan özgürlük mücadelesi düşman karşısında başarı kazandıkça ve Kürdistan halkı özgürlüğe yaklaştıkça işbirlikçi ihanetçi çizgi daha fazla zayıflamakta ve zayıfladıkça bugün olduğu gibi düşmana daha fazla sarılarak, Kürt soykırımına daha fazla destek vererek ayakta kalmaya çalışmaktadır. Zaten soykırımcı sömürgeci güçler de işbirlikçi ihanetçi çizgiye dayanarak Kürt soykırımını sürdürebilmektedirler. Eğer işbirlikçi ihanetçi çizginin tarihsel olarak varlığı söz konusu olmasaydı Kürdistan'ın bölünüp parçalanması, sömürgeleştirilmesi ve Kürt insanının düşmanın soykırımcı sömürgeci saldırıları altında özünden uzaklaştırılması da mümkün olmayacaktı. Bugün soykırımcı sömürgeci Türk devleti hala işbirlikçi ihanetçi çizginin desteğine dayanarak Kürdistan'ı işgal etmeye, Kürt halkının büyük bedeller ve mücadele uğruna edindiği kazanımları ortadan kaldırarak Kürt soykırımını gerçekleştirmeye çalışmaktadır.

KUZEY VE DOĞU SURİYE’NİN TOPRAĞINI TERK ETMEME VE KENDİNİ SAVUNMA TUTUMU HERKES TARAFINDAN DESTEKLENMELİ

Soykırımcı sömürgeci Türk devleti ve faşist AKP–MHP iktidarı PKK'nin ortaya çıkardığı gelişmeleri ortadan kaldırmak ve Kürt soykırımını gerçekleştirerek Kürtleri yok etmek için dört parça Kürdistan'a ve Kürtlerin bulunduğu her yere saldırmaktadır. Faşist AKP–MHP iktidarı Maxmur, Şengal, Başur, Rojava, Rojhilat ve Medya Savunma Alanlarına saldırmakta, kimyasal silahlar dahil her türlü insanlık dışı yönteme ve suça başvurmaktadır. Nerede direnen bir Kürt varsa hedeflemekte ve katletmek istemektedir. Faşist AKP–MHP iktidarının bu saldırıları PKK öncülüğünde gelişen Kürdistan özgürlük mücadelesi karşısında yenilginin eşiğine gelen soykırımcı sömürgeci düzeni kurtarmak amacıyladır. Rojava ve Kuzey Doğu Suriye'ye yönelik başlatılan yeni saldırı dalgası da bu amaçla olmaktadır. Soykırımcı sömürgeci Türk devleti her türlü saldırı yöntemini devreye koyarak sadece Rojava'yı işgal etmeyi hedeflemekle kalmıyor, Kürt halkını Rojava'dan göçerterek Rojava'yı bir bütün Kürtsüzleştirmeyi hedeflemektedir. Kuzey ve Doğu Suriye'nin diğer halklarını boyunduruk altına almak istiyor. Daha önce Efrin'de yapılan soykırım ve etnik temizlik şimdi tüm Rojava ve Kuzey Doğu Suriye'de yapılmak isteniyor. Bu açıdan Kuzey  ve Doğu Suriye halklarının soykırımcı sömürgeci Türk devleti ve faşist AKP–MHP iktidarının bu amacının bilincinde olarak toprağını terk etmeyerek yerinde kalması, direniş tutumu içinde olması çok anlamlı ve değerli olmaktadır. Kuzey ve Doğu Suriye halklarının en büyük yurtseverlik ve özgürlük ölçüsü olan hiçbir şartta toprağını terk etmeme ve saldırılara karşı kendini savunma tutumu başta Kürdistan halkı olmak üzere herkes tarafından desteklenmelidir.

Kürt halkına yeniden ruh kazandıran ve var eden partimiz PKK'nin 44. yıl dönümünü bir kez daha kutluyor, PKK direniş çizgisi ve ruhuyla direnen ve yaşayan herkesi selamlıyoruz. 44 yıldır Kürdistan halkına, Ortadoğu halklarına ve ezilen dünya halklarına ve bütün insanlığa büyük değerler kazandıran partimiz PKK, kuşku yok ki 45. yılında da büyük değerler yaratmaya devam edecektir. Kürdistan halkı bu duygularla PKK'nin 44. yılını coşkuyla kutlarken faşist AKP–MHP iktidarının soykırımcı saldırılarına karşı PKK ruhu ve tarzıyla direnerek mücadeleyi daha da yükseltmelidir. Bugüne kadar PKK öncülüğünde direnerek ve mücadele ederek varlık ve kimlik kazanan Kürdistan halkı bundan sonra da PKK çizgisinde direnerek soykırımcı sömürgeciliği nihai yenilgiye uğratacak ve özgürlüğünü sağlayacaktır.”