Kayıp yakınları: Tecrit hemen kaldırılmalı!

Amed, Batman ve İzmir'de kayıplar için adalet arayışı devam etti. Eylemlerde İmralı tecridinin derhal kaldırılması gerektiği belirtildi.

AMED

İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlenen oturma eyleminin 528’incisi, İHD binasında gerçekleştirildi. Eylemde konuşan İHD Amed Şube Yöneticisi Adnan Örhan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a tecridin derhal kaldırılması gerektiğini belirtti. 

İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Av. Hasan Yalçın ise, 6 Mart 1995 yılında Hakkari'nin Çukurca ilçesinde İlçe Jandarma Komutanlığında yetkili bir yüzbaşı tarafından telle boğdurularak katledildiği belirtilen Naif Demir'in hikâyesini anlattı. Demir Ailesi'nin, Çukurca Kayalık (Zavite) köyünde ikamet ettiğini belirten Yalçın, ailenin askeri birimlerle daha fazla ilişkiye girdiğini ve askerlerin ailenin köyden ayrılmasına izin vermediğini söyledi. Askeri birimlerle geliştirilen ilişkiler üzerine, Naif Demir'in Çukurca İlçe Jandarma Karakol kantininin ihalesini aldığını belirten Yalçın, şöyle devam etti:

"Ayrıca, dönemin Çukurca Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Bedrettin Kütük ile birlikte Federal Kürdistan Bölgesi üzerinden silah kaçaklığı işine girer. Adı geçen bölük komutanı, silah kaçakçılığı sırasında kazandıkları paradan Naif Demir'in payına düşeni vermemeye başlar. Demir ısrarla parasını ister. Parasını alabilmek için zaman zaman devreye aracılar sokar. Bu durumdan sıkılan Yüzbaşı Bedrettin Kütük, 6 Mart 1995 günü akşam saat 21.30'da Naif Demir'i İlçe Jandarma Karakol Komutanlığı'nın hemen bitişiğinde olan PTT lojmanlarında misafir olarak kaldığı evden aldırıp, Karakolda Astsubay Metin Koç ile birlikte telle boğduktan sonra cesedini Çukurca'ya 7-8 kilometre mesafedeki Zap suyuna atar. Kütük'ün karakolda olaya tanık olan askerlere, Demir'in PKK'ye yardım ettiği için cezalandırıldığını söyler."

BATMAN

Batman'daki kayıp yakınları da 434'üncü hafta eylemlerini İHD binasında gerçekleştirdi. Kayıp yakınları, insan hakkı savunucuları, Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların katıldığı eylemde açıklama yapan İHD Batman Şubesi Eşbaşkanı Deniz Rümeysa Kaya, tecride karşı başlatılan açlık grevlerine dikkat çekerek, taleplerin bir önce karşılanarak ölümlerin durdurulmasını gerektiğini ifade etti. Adalet Bakanlığı ve devlet yetkililerini, ulusal ve uluslararası sözleşmelerin doğurduğu yükümlülükler bakımından sorumluluk almaya davet eden Kaya, Tekirdağ Cezaevi’nde yaşamına son veren Zülküf Gezen'in ailesine baş sağlığı diledi.   

Kaya, Ahmet Biçimli'nin 20 Eylül 1994 tarihinde Silvan'a gitmek için Batman'daki evinden ayrıldığını ve kendisinden bir daha haber alınamadığını belirterek, Biçimli’nin o tarihlerde JİTEM tarafından tehdit edildiğini anlattı.  

İZMİR

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi yöneticileri ve kayıp yakınları “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla gerçekleştirdikleri eylemlerinin 471’inci haftasında yine Başbakanlık binası önünde bir araya geldi. Bu haftaki eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) üyeleri, EGE Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAYDER) ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri destek verdi. Açıklamayı İHD Şube Yöneticisi Caner Canlı yaptı.

Canlı, 23 Mart 1995 tarihinde İstanbul Avcılar’da gözaltına alınan Hasan Ocak’ın katledilmesini hatırlatarak, 24 yıldır geçse de yargı eliyle kapatılmak istenen Hasan Ocak dosyasının takipçisi olmaya devam edeceklerini belirtti. Canlı, Ocak'ın hikâyesini anlattı. 

Canlı, açıklamasının sonunda "Sorumluları tespit edecek ve cezalandırılmalarını sağlayacak etkinlikte yürütülmesini istiyoruz. Bunun gerçekleşmesi için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.