HPG’den ‘Ajanlaştırma’ faaliyetlerine ilişkin açıklama

HPG Serhat Eyalet Komutanlığı, Türk devletinin Kürdistan’da ve özellikler Serhat bölgesinde geliştirdiği ‘ajanlaştırma’ faaliyetlerine ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

HPG açıklamasında, Kürdistan’da ‘ajan’ şebekelerinin nasıl kurulduğuna dair önemli bilgiler yer alıyor.

‘’Bazid’de Mevlüt Bengi’in 2 gerillanın katledilmesinden sorumlu olduğu ve ‘2015 yılından itibaren kontralık faaliyetleri yürüttüğünü’ belirten HPG, ‘’düşmanın asıl derdi bu kontraya sahip çıkmak değil, Serhat bölgesinde geliştirmeye çalıştıkları ajan ağının çözülmesini engellemek ve Kürdistan’da hiçbir ihanetin cezasız kalmayacağını bildiklerinden bundan duydukları korkuyu gizlemektir’’ dedi.

HPG Serhat Eyalet Komutanlığı imzasıyla yayımlanan açıklama şöyle;

Önder APO öncülüğündeki Özgürlük Hareketi ve Kürdistan Halkının yürüttüğü 40 yılı aşkın mücadele; Kürt Halk gerçekliğini inkâr edilemez bir hakikat olarak var etmiş ve elde ettiği kazanımlarla Kürt özgürlüğünü kazanmanın eşiğine getirmiştir. TC devleti, bir asrı aşkın süredir Türk sömürgeciliğinin tunç kanunu olan Kürt Soykırımı politikasını işleyemez hale getiren özgürlük hareketinin amansız mücadelesini marjinalize ve tasfiye etme amacıyla hiç bir hukuk anlayışına, savaş yasasına ve insanlık ahlakına sığmayan yöntemlerle saldırmıştır. Fiziki jenositlerden kültürel soykırımlara kadar halkımıza karşı her türlü kirli politika uygulanmış ancak Kürt Halkı özgürlük davasından asla vazgeçmemiştir.

MADDİ ANLAMDA ZORLANAN İNSANLARI AJANLAŞTIRIYORLAR

Bir halkın haklı davası karşısında asla kazanamayacağı gün gibi aşikâr olan TC devleti, bugün de AKP-MHP faşist kliği öncülüğünde Kürt Halkına ve onun her alandaki kazanımlarına pervasızca saldırmakta, yoğun tutuklama, gözaltı ve işkencelerle boyun eğdirmeye çalışmaktadır. Bu insanlık dışı faşizan uygulamalarla birlikte özel savaş ekseninde Kürt insanının yaşadığı maddi zorlukları, yaşamsal sıkıntıları ona karşı kullanarak zaaflı hale getirerek kendi halkına karşı kullanmayı amaçlamaktadır. Bunu gerçekleştirmek için de tehdit ve şantaj da dahil her türlü yöntemi kullanarak ajanlaştırmak istemektedir. Özellikle maddi anlamda zorlanan, sıkıntıda olan, düşman gerçeğinin farkında olmayan insanlarımızı hedeflemektedir.

AJAN ŞEBEKELERİ NASIL KURULUYOR?

Yurtsever insanlarımızı ise, TC'nin soykırım kanunlarına aykırı hareket ederek suç işlediğini ve hapse atacağını söyleyerek, ancak ajanlığı kabul ederse serbest bırakılacağını belirtip ajanlığa zorlamaktadır. Düşmanın bu politikasının kurbanı olan veya toplumun ahlaki değer yargılarına bağlılığı zayıf bazı kişilikler düşmanın bu tuzağına düşebilmektedir. Düşman bu kişileri kısa bir süre gözaltında veya yanında tutarak ajanlık için eğitmektedir. Kürt Halkı ve Özgürlük Hareketi hakkında verilen her bir ihbar ve ajanlık faaliyeti için bu kişilere elden para vermekte, MİT ile günlük haberleşmeleri için her birine özel bir telefon tahsis etmektedir. Ajanlaşan bu unsurlar istihbarat toplamak için çoban ve köylü kisvesinde gerilla alanlarında araziye çıkıp, tespit ettikleri gerilla birimlerinin noktalarını düşmana bildirmeyi hedeflemektedir. Sadece gerillaya karşı değil aynı zamanda halka karşı da ihbarlarda bulunan bu unsurlar köylülerin gerilla alanlarına giriş ve çıkışlarını da düşmana bildirmektedir. Bundan dolayı sıradan insanlarımız ciddi bir sıkıntı içerisine girmişlerdir. Ajan kişiler tüm bunları yaparken kendi ailesinin dahi haberi olmamaktadır. Çünkü ihaneti en lanetli davranış olarak gören Kürt halkının toplumsal ahlakının böylesi kişileri kabul etmeyeceği iyi bilinmektedir.

MEVLÜT BENGİ OLAYI

Tarihsel direniş mirasının kökleri üzerinde derin bir yurtseverliğe sahip olan Serhat halkına karşı Kürdü Kürde kırdırtma politikasını etkili bir biçimde uygulamak isteyen TC devleti, Serhat bölgesinde özel bir ajanlaştırma faaliyetini geliştirmek istemektedir. Düşmanın bu politikasının bir örneği; Mevlüt Bengi adındaki kontradır. 2015 yılından bu yana ajanlık faaliyetleri yapan Mevlüt Bengi adlı kontranın ihbarları sonucu birçok yurtsever insanımız düşman tarafından tutuklanmış, 2 yoldaşımız da şehadete ulaşmıştır. Yürüttüğü bu kontralık faaliyetlerinden vazgeçmeyen, halkına düşmanlık eden ve Kürdistan Şehitlerinin kanında eli olan Mevlüt Bengi adlı kontra 26 Haziran tarihinde Bazid’e bağlı Türkmena köyünde bölgedeki HPG gerilla birliğimiz tarafından cezalandırılmıştır.

HALKA ÇAĞRI

Faşist AKP-MHP hükümeti elemanları ve medyası bu kontranın cezalandırılmasını kamuoyunda manipüle ederek farklı bir biçimde göstermeye çalışmaktadır. Düşmanın asıl derdi bu kontraya sahip çıkmak değil, Serhat bölgesinde geliştirmeye çalıştıkları ajan ağının çözülmesini engellemek ve Kürdistan’da hiçbir ihanetin cezasız kalmayacağını bildiklerinden bundan duydukları korkuyu gizlemektir.

Tüm halkımızı düşmanın bu sinsi politikalarına karşı daha duyarlı ve uyanık olmaya çağırıyor; bu oyunlara gelmemesini ve düşman tarafından dayatılan ajanlık faaliyetlerini bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde kabul eden, bu pozisyona düşen herkesi uyarıyor, derhal vazgeçmesi gerektiğini belirtiyoruz.

Yurtsever halkımıza ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.’’