HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM), gerillanın Lêlîkan ve Bitlis’te düzenlediği eylemler ve Amed’de iki kontranın cezalandırılmasına ilişkin açıklamada bulundu.

LÊLÎKAN TEPESİNDE EYLEM

HPG-BİM, Güney Kürdistan’daki gerilla eylemine ilişkin şu bilgileri verdi: “Şehit Pîroz ve Şehit Agirî Devrimci Hamlesi kapsamında güçlerimiz, 6 Temmuz günü öğlen saatlerinde Güney Kürdistan toprakları içerisinde bulunan Sidekan’a bağlı Bradost bölgesindeki Lêlîkan tepesinde konumlanan işgalci TC ordusuna yönelik bir eylem düzenlemiştir. Düşman mevzii ve barınaklarının etkili bir şekilde vurulduğu bu eylemde ölü ve yaralı asker sayısı tespit edilememiştir.”

BİTLİS’TE KONTROL NOKTASI YOĞUN ATEŞ ALTINA ALINDI

6 Temmuz günü 12.00’da gerilla güçlerinin, Bitlis’in Tatvan ile Hizan yolu arasında bulunan bir kontrol noktasına yönelik eylem düzenlediğini belirten HPG-BİM, “Yoğun ateş altına alınan kontrol noktasında ölü ve yaralı asker sayısı tespit edilememiştir. Eylem ardından işgalci TC ordusu alanı ağır silahlar ile rastgele bir şekilde taramıştır” dedi. ,

İKİ KONTRA CEZALANDIRILDI

HPG-BİM, 4 Temmuz günü iki kontranın da cezalandırıldığını belirterek, isimlerini açıkladı. HPG-BİM’in açıklaması şöyle:

“4 Temmuz günü akşam saatlerinde güçlerimiz, Remzi Güler ve Mahmut Güler adlı 2 kontrayı cezalandırmıştır. 4 Kasım 2017 tarihli HPG-BİM açıklamamızda, 27 Ekim 2017 tarihinde Amed’in Lice ilçesine bağlı Lêxasor alanında işgalci TC ordusunun başlattığı bir operasyon sonucunda güçlerimiz ile işgalciler arasında çatışmalar yaşanmıştı. Bu çatışmalarda kahramanca savaşan Ferhat Kurtay (Adnan Ural) arkadaşımız şehadete ulaşmıştı. Ferhat Kurtay yoldaşımızın şehadeti ardından güçlerimiz olay ile ilgili kapsamlı bir araştırma başlatmıştır. Elde edinilen ve toplanan verilere göre; Remzi Güler ve Mahmut Güler isimli kontralar güçlerimizin konumlandığı noktayı işgalci TC ordusuna bildirdikleri ve gerilla birliğimizin tasfiyesi için düşman ile beraber hareket ettikleri sonucuna ulaşılmıştır.

TUTUKLANDILAR, İTİRAF ETTİLER

Güçlerimiz tarafından tutuklanan her iki kontra uzun bir soruşturma ardından suçlarını kabul etmiştir. Yapılan soruşturmada bu şahıslar gerilla birliklerimizin konumlandığı noktalar ve hareket tarzlarını düşmana bildirdiklerini, bahar aylarından itibaren bu şahıslar çobanlık vb. faaliyetler adı altında gerilla alanlarına girerek düşmana bilgi verdiklerini itiraf etmiştirler.

AJAN FAALİYETLERDE BULUNANLAR İŞGALCİLERLE BAĞINI DERHAL KESMELİ

İşgalci TC devleti yaptığı bütün yönetim değişikliği ve teknik donanımlara rağmen Özgürlük Hareketi’mize karşı sonuç alamamakta ve tasfiye edememektedir. Bu gerçekliği gören faşist AKP-MHP iktidarı toplum içerisinde ahlaki değerlerden kopmuş kişileri ajanlık ve kontra faaliyetleri ile hareketimize karşı örgütleyerek sonuç almaya çalışmaktadır. Bu ajan ve kontraların güçlerimiz tarafından cezalandırılmasını sürekli bir şekilde gündemde tutarak normal sivil insanların katledildiği yalanını servis eden AKP-MHP medyası, bu insanlara değer verdiğinden dolayı değil kontra-ajan ağlarının çökmesinden kaynaklıdır. Çünkü ajan-kontra yapılanması olmadan Kürdistan’da gerillaya darbe vuramayacağını bilen faşist AKP-MHP iktidarı çeşitli yalanlar ile özel savaş yürütmektedir. Halk ve hareket olarak zafere yakın olduğumuz bu dönemde, hiçbir insanımız Kürdistan’da işgalci konumda olan güçlerle hiçbir şekilde yaklaşmamalı ve düşmanın ajanlık faaliyetlerine alet olmamalıdır. Bu tür faaliyetler içerisinde bulunan her kim varsa derhal işgalcilerle bağını kesmelidir. Halkımıza ve gerillamıza verilecek zararın her zaman olduğu gibi bedeli çok ağır olacaktır. Tüm halkımız işgalci TC devletinin özel savaş oyunlarına karşı duyarlı ve tutum sahibi olmalıdır.”