Herki, Başûrê Kurdistan ile dört parça Kürdistan’a yayılmış olan aşiretlerinden. Herki aşiretinin en yaygın yaşadığı yer ise Başur'un Behdinan, Lolan ve diğer bölgeleri.

Herki aşireti, tarih boyunca sürekli KDP ile çelişkiler yaşayan aşiretlerden biri olarak dikkat çekiyor. Yaşadıkları çelişkilerden ötürü her dönem baskılara uğruyor. Aşiret üyeleri ve gençlerinin, son zamanlarda aşiretlerine yönelik artan baskı ve zulümden aşiret reislerini haberdar etmek için çok sayıda mektup yazdığı ortaya çıktı. Aşiret reisi Cewher Muhyedin de mektuba cevap verdi. Mektup, bölgesel yönetim ve aşiretlerine baskı uygulayan kesimlere ilişkin ciddi mesajlar taşıyor. Baskı ve zulme karşı bundan sora sessiz kalmayacaklarını söyleyen Muhyedin, aşiret üyelerinin de bunun için birlik, derli toplu ve tek güç olmalarını istedi.

'ASLA SESSİZ KALMAYACAĞIZ'

Herki Aşiret Reisi Cewher Muhyedin'in mektubu şöyle:

“Siz Herki aşireti gençlerinin bana yazdığı anlamlı mektubunuzu okudum. Etkili mektubunuzu okurken yüreğim incindi. Çünkü gerçekten mektubunuz etkiliydi. Babamın ölümünden sonra aşiretin sorumluluğunu omuzlamaya başladığımda kendimi her şeyimle kurban etmeye hazırladığımı bilmenizi isterim. Toplumun temel taşlarından sevgi, anlayış, saygı üzerine eğitilmiş olduğumuzu bilmenizi isterim. İlkeler ile birlikte çok güzel şeylerin kaldığı da ulaştı bana. Siz aşiretin genç ve yaşlıları olarak her zaman için halkımızın özgürlük mücadelesi ve bunun için mücadele edenlerin yanında yer aldınız. Halkımızın özgürlüğü için mücadele edenlere hizmet ettiniz. Bu mücadelede çok sayıda kurban da vermişiz. Siz cesaret ve gücün sembolüsünüz.

Aşiretimizin tüm güzel insanları olarak, hepinizin, hiçbir zaman şu an aşiretimiz üzerine yürütülen baskıya teslim olmadığımı bilmenizi isterim. Şu ana kadar aşiretimiz üzerine yürütülen ve halen devam eden baskı, zor, dayatmalar altında kalmasına izin vermeyeceğim. Az değiliz ve ülke içinde az emeğimiz olmamış. İrademiz, gücümüzle ileriye doğru gitmeye devam edeceğiz. Bundan sonra hiçbir güç ve kişinin bize baskı yapmasına izin vermeyeceğiz. Kürdistan'ın şerefli ve onurlu topluluğu, sıcak kanlı Herki gençleri ne yazık ki geçmişte Herki aşireti olarak haklarımız gasp edildi. Irak hükümetinin baskıları ve ardından bu hükümetin 2002 yılının sonlarına doğru yıkılmasından sonra bölgedeki koşullardan ötürü halkımız ve aşiretimizin haklarını daha iyi savunmak, korumak için topraklarımızı terk etmek zorunda kaldım. Biz dışarıda Bölgesel Yönetimin üyeleri ile bir araya geldik. 2003 yılında da Başur'da bir toplantımız oldu.

Aşiretimize yönelik uygulamalarına gerekçe yaptıkları siyasi çalışmalar ile parti çalışmalarımı aşiretimizin haklarını korumak, el konulan arazilerimizi geri alıp aşiret mensuplarımız olan sapihlerine vermek için 2011 yılında durdurdum. Ancak bunlara rağmen el konulan arazilerimizin geri verilmesi, aşiret haklarımızın iade edilmesi için hiçbir adım atılmadığı gibi aksine baskı ve zulmü daha da arttırarak daha başka mülk ve arazilerimizi de işgal ettiler.

'DAİŞ'E KARŞI SAVAŞAN GENÇLERİMİZİ TUTUKLADILAR'

Arazilere el konmanın dışında hapishaneleri aşiretimizin haklarını savunan ve onun için mücadele eden gençler, insanları doldurdular. Hapishanelere attıkları gençlerimizin, insanlarımızın Şengal’dan Kerkük’ün batısına kadarki bölgede DAİŞ’e karşı mücadele eden, savaşan gençlerimizin olduğunu unuttular.

BİRLİK ÇAĞRISI

Teslim olacağımızı yada haklarımızdan, arazilerimizden vazgeçeceğimizi sanıyorlar. Böyle düşünenlere hayır diyoruz. Ve bundan sonra başımızı hiçbir baskınıza, zulmünüze eğmeyeceğimizi, sessiz kalmayacağımızı söylüyoruz. Bundan sonra bu sistemi ve zulmü kabul etmeyeceğiz. Ben bir şahıs olarak bunların peşine düşeceğim. Eğer bundan sonra bir tek aşiret gencimize bir hakeret, zulüm yapılırsa Mihê Ağa’nın oğlu Cewher’e ve tüm Herkilere yapılmış olarak kabul edeceğiz.

El ele vererek, birbirini tutarak, birlik halinde ve tek güç olarak hareket etmenizi istiyorum.”