HDP’li adaylar halkla buluşuyor

HDP Bingöl Belediye Eşbaşkan Adayı Senem Çakas pazarda kadınlarla buluşurken, DBP Eşbaşkanı Mehmet Aslan ile HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli ise Karakoçan’da halkla buluştu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl Belediye Eşbaşkan adayları Senem Çakas ve Hişyar Özsoy, seçim çalışmaları kapsamında esnaf ve ev ziyaretlerini sürdürüyor. Eşbaşkan adayı Özsoy, sanayi sitesinde esnafları ziyaret ederken, Çakas ise Uydu Kent semt pazarını gezdi. Sanayi sitesindeki işsizlikle ilgili sorunları dinleyen Özsoy, yerel seçimin bu krizden çıkış için bir adım olduğunu söyledi.

Oğluyla birlikte çalıştığını, ancak malulen emekli olduğu maaşı dahil ederek geçinebildiklerini söyleyen bir esnaf, aylık 2 bin lira sadece kira giderlerinin olduğunu belirterek, buna karşı gelirlerinin ise çok az olduğunu söyledi. Beş kişilik bir aile olduklarını ve geçim sıkıntısını çektiklerini belirten esnaf, aldığı emekli maaşının ise Sarayın 20 saniyelik gideri olduğunu ifade etti.

Araba tamircisi bir esnaf ise “Benzin, mazot ve tüpün fiyat artışlarından insanlar felç oldu” dedi. Geçen seneden beridir işlerin durduğunu tarım sektörünün ise çöküşte olduğu ifade eden esnaf, “Konuşmasınlar hiç boşuna seçimden sonra durum daha kötü olacak” diye konuştu.

HDP Bingöl Belediye Eşbaşkanı adayı Senem Çakas da Uydukent Pazarı’nda eli boş dönen kadınları dinledi. Çakas’a dert yanan bir kadın, “Bir daha AKP’ye oy versem elim kırılsın” dedi. Kadın sözlerine şu şekilde devam etti: “Bizi bu hale sokanlar utansın. Saraylarından insinler de bir pazara uğrasınlar. On beş yıldır ha bugün ha yarın diyerek bizi kandıranlar, bizden yine oy isteyenler, zenginleştiler, bizse nerdeyse patates ve soğanı tane ile alacak hale geldik."

Kadın son olarak Çakas’ a, “Kardeş Allah aşkına siz kazanın da Bingöl’e kadın eli değsin, hırsızlık-yolsuzluk, bu pahalılık son bulsun” diye ifade etti.

KARAKOÇAN

HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanı Mehmet Arslan, seçim çalışmaları kapsamında Elazığ'ın Karakoçan ilçesinde halkla buluştu. İlçe girişinde yüzlerce araçla karşılanan HDP'nin seçim otobüsü, büyük bir ilgi gördü. Temelli ve Arslan halkı selamladı. Kent merkezinde bir araya gelen binler, HDP bayraklarıyla alanı renk cümbüşüne dönüştürdü. Kadın, yaşlı, çocuk ve gençlerin akın ettiği alanda coşku had safhaya çıktı. Davul zurna eşliğinde çekilen halaylarla coşkunun doruğa çıktığı alana kadınlar da yöresel kıyafetleriyle katıldı.

Kalabalığa hitap eden Arslan, Karakoçan’ın Mazlum Doğan'ın memleketi olduğuna dikkat çekerek, "Mazlum Doğan'ın yaktığı ateşi yoldaşları yükseltiyor. Mazlum Doğan'ın yaktığı ateş bu halkı özgürlüğe götürecek" dedi. Halkın iradesini yok sayan, seçilmişlerini cezaevine atan, zorla bu kentleri yönetmeye çalışan anlayışın artık buralarda tutunma şansı olmadığını söyleyen Arslan, “Kürtleri yok sayan bu kirli AKP siyasetine karşı bu seçimde ne olursa olsun mutlaka ama mutlaka kazanmak zorundayız. AKP'nin faşist polisleri demokratik eylem ve etkinliklerimize bile izin vermiyor. Bu anlayışa 31 Mart'ta cevabını vereceğiz. Halkımızın desteğiyle bu faşizmi yıkacağız" dedi.

HDP Amed il binasına yönelik baskına tepki gösteren Arslan, "Kürtlerin iradesini kıramadıkları için kapılarını, pencerelerini kırıyorlar. Kürtlerin iradesini kıramıyorlar. Kürtlerin iradesi Mazlum Doğan'ın iradesidir" diye belirtti.

Ardından HDP Karakoçan Belediye Eşbaşkan Adayları Mahmut Ercan ve Sever Uzun halkı selamladı. Adaylığı İl Seçim Kurulu tarafından iptal edilen Mazlum Doğan'ın kardeşi Serap Doğan Mutlu da yaptığı konuşmada, "Karakoçan ya me ye. Cezaevlerinde, içerde, dışarda direnen tüm açlık grevi eylemcilerinin direnişini selamlıyorum" dedi. HDP'nin Karakoçan İlçe Belediye Eşbaşkan Adayı Sever Uzun ise, yaptığı konuşmada "Kayyuma karşı biz kadınlar, halklar el ele tutuşup belediyelerimizi tekrardan alacağız. Kayyumlar gidecek, biz kadınlar, halklar gelecek. Dep ya me ye" dedi. HDP Karakoçan Belediye Eşbaşkan Adayı Mahmut Ercan da "Mutlaka kazanacağız" diye konuştu.

TEMELLİ: DEMOKRASİ MÜCADELESİNİ KARARLI BİR ŞEKİLDÜ SÜRDÜRECEĞİZ

Daha sonra konuşan HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli ise, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın "Defolun gidin" sözlerini hatırlatarak, "Bizim kafatasımızı ölçmeye kalkmış. Ben Kürdüm, Türküm. Diyoruz ki bir aradayız, bir arada olmaya devam edeceğiz. Kürdüyle Türküyle bu ülkeye demokrasi ve barışın gelmesi için mücadelemizi bugün de yarın da kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Bu kararlılıktan korktukları için bu ülkeyi bölme niyetinde olanlar sabah akşam HDP'ye saldırıyorlar. Kürtleri ve HDP'yi düşmanlaştırarak iktidarlarını sürdürmek istiyorlar" dedi.

İktidarın her türlü hukuksuzluk ve yasa tanımazlıkla HDP'ye saldırdığını ifade eden Temelli, "Kürtlere düşmanlıkları öyle bir hal aldı ki, 'defolun gidin' diyor. Biz erdemli bir halkız, erdemli bir tarihimiz, mücadelemiz var. Bu mücadelemiz sürecek. Gitmiyoruz, burası bizim yurdumuz. 31 Mart'ta sandıklara gideceğiz ve sen iktidardan gideceksin. Savcılar, valiler, kaymakamlar, bütün kamu görevlilerini kendi seçim çalışmasına alet ediyorlar" diye konuştu.

Partisinin Amed İl Binası’na yapılan saldırıyı suç ve hukuksuzluk olarak tanımlayan Temelli, şunları söyledi: "Çok yakında bu ülkeye hukuk, adalet geri dönecek. O gün bu suçların hesabını tek tek soracağız. Dün gece Amed'de kendi çıkardıkları yasaları ihlal ederek, bir daha suçlarını ortaya koydular. Bu ülkede açlık grevi var, çünkü bu ülkede hukuksuzluk var, adaletsizlik var. Bizim arkadaşlarımız sizin hukuksuzluğunuza karşı bedenlerini açlığa yatırdı. Açlık grevlerini engellemenin yolu kapı, pencere kırmak değil, yasaların gereğini yapmaktır. Siz yasaların gereğini yaparsanız bu açlık grevleri zaten biter. Bu açlık grevlerinin nedeni tecrittir, tecrit. Size göre devlet kalsın, hukuk gitsin. Hukuksuz bir devlet istiyorsunuz. Buna izin vermeyeceğiz. Hukukun üstünlüğünü, yargı bağımsızlığını yeniden var edeceğiz. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılsın diyoruz. Bu ülkede tecrit varsa, bu ülkede hukuk gider, ceberut iktidar kalır. Adaletsizlik girdabına girmek istemiyorsanız, tecride karşı çıkmalısınız."

Leyle Güven'in 122 gündür açlık grevinde olduğunu hatırlatan Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü: "122 gündür sesini yükseltiyor. Bu ülkedeki hukuksuzluğa dikkat çekiyor. Bu ülkeye barış gelsin diye mücadele ediyor. Tecrit sonlansın diye mücadele ediyor. Leyla Güven'in sesine ses katalım. Dünyanın her yerinde açlık grevi var, dünyanın her yerinde bu adaletsizliğe, hukuksuzluğa dikkat çekiliyor. Adalet Bakanlığı’na sesleniyorum; bu hukuk tanımazlığa son verin ve Sayın Öcalan aile ve avukatlarıyla bir an önce görüşsün. Bu siyasi bir mesele değildir, seçim malzemesi değil, hukukidir. Buradan tüm sivil toplum örgütlerine, toplumsal muhalefet sesleniyorum, gelin hukuk ve adalet mücadelesinde bir araya gelelim, sesimizi yükseltelim. Şimdi tam zamanı. Bir araya gelmezsek bu düşmanlığı durduramayız. Bu ülkeye demokrasi, barış gelmesin diye toplumu tehdit ediyorlar. Kürtçe afişe bile tahammül edemiyor. Bu iktidarın kayyumlarla yaptığı şey, gittikleri kentlerde ilk olarak Kürtçe tabelaları söktü. Kürtlüğe, Kürtçeye, kültürümüze tahammül edemiyor. Peki sen neye tahammül ediyorsun, tekçiliğe. Biz tüm renklerimizle buradayız. Hukuku yok sayanlar bu farklıları da yok sayıyorlar. Afişlerimizi sökenler, vaz geçeceğimizi sanıyorlar. Bizler vaz geçmeyiz."

Erdoğan'ın Mardin'de hızlı tren vaadinde bulunmasına değinen Temelli, "Ben diyorum ki trenin üzerine hızlı yazmakla hızlı olmuyor. Sen bin bakalım trene İstanbul'a git. Ankara'dan İstanbul'a kaç saatte gidiyor. 4 saatte gidiyor. Otobüste 4 saatte gidiyor. Hızlı demekle hızlı olmuyor. Sen önce bir Çorlu'nun hesabını ver. Mardin'e hızlı tren yapacakmış. Sen sordun mu Mardinlilerin neye ihtiyacı var. Milletin aklını çelme peşinde. Bilmiyor ki bizim aklımızı çelemez. Biz ne yalanlar gördük. Bu yalanlara halkın karnı tok. Halkın derdi, sorunu var. Çözülmeyi bekleyen binlerce sorunu var. Gelmiş hayal satıyor. Bu halkın hayale ihtiyacı yok" diye konuştu.

Son 5 yılda 500 binden fazla esnafın işyerini kapattığını vurgulayan Temelli, "500 binden fazla esnaf işyerini kapatmış son 5 yılda. Esnaf borcunu ödeyemiyor. Yandaşını koruyor, esnafın boğazına yapışıyor. Yandaşının borcunu sileceğine birazda onlardan vergi al. Bu adalet mi? O zaman bu adaletsizliğe son vermeliyiz" dedi.

AKP iktidarının tarım ve hayvancılık politikasını da eleştiren Temelli, "Tarımı, hayvancılığı bitirdiler. Bunları yeniden var edeceğiz. Hayvancılığın gelişmesi için yayla yasakları kalkmalı. Tarım müdürlükleri kuracağız. İşsizlik sorunu, yoksulluk sorunun çözdüğümüzde bu ülkeye barışta, huzurda, demokrasi de gelecek" dedi.

Temelli, konuşmasının ardından sevgi gösterileri altında ilçeden ayrıldı.