Genç komutan Xeyri Fedakâr

Gever’in yurtsever ortamında doğup büyümüş, Çelê’nin dağlarına aşık, tertemiz kalmayı başarmış gencecik bir savaşçı ve komutandı Xeyri Fedakâr. Türk ordusunun, ancak kimyasalla durdurabildiği fedailerdendi.

Gever’in yurtsever ortamında doğup büyüdü Xeyri Fedakâr (Cevdet Örtaş). Daha küçük yaşlarda Kürt özgürlük mücadelesiyle tanışıp hep özgür dağlarda olmayı hayal etti. Xeyri Fedakâr, 2008’de Kürdistan dağlarına gelip gerilla saflarına katıldı ve şehadetine kadar amansız bir mücadele verdi.

TERTEMİZDİ, KİRLENMEDİ

Kelimenin tam anlamıyla kirlenmemiş insanın günümüze yansımasıydı. Kişiliğinde kötü düşüncelere, yalana dolana yer yoktu. Tıpkı Çarçella, Samuray gibi zirveleri tertemiz, özgürlük ve sevgi doluydu. Düşüncesi ve sözü birdi. Yaşanabilir bir toplumun ancak dürüst insanlarla olacağına inanır ve yaşamıyla bunu gösterirdi. Doğup büyüdüğü doğal toplum özelliklerini taşıyan köyünün güzel yanlarıyla katıldı. Bunun, toplumsal yaşam için önemini kavradıktan sonra ölçülerinden biri oldu. Dürüst ve temiz olmamanın kirlenmek anlamına geldiğini, bunun da sisteme teslim olmak olduğunu söylerdi.

DEVRİME ADADI

Gencecik yaşında gerillaya katılmasına rağmen muazzam bir militandı. Attığı her adımın PKK için yaratacağı sonuçları düşünürdü. Yaşamını adadığı Kürdistan devrimi için yapamayacağı hiçbir şey yoktu. Yaşamdaki bütün yoğunlaşması, nasıl daha iyi bir militan olunabilir üzerineydi. Kendini yoğun bir eğitim programından geçirirdi. Kazandığı bilinç ve güzel kişiliği birleşince ortaya yılmaz bir özgürlük savaşçısı çıktı. Kendisini ve arkadaşlarını çok şanslı görürdü, çünkü onlar PKK’liydi. Bir o kadar da sorumluluklarının bilincinde olup sürekli kişiliğinde yenilenme ve gelişmeyi yaşardı. Her koşulda mücadele etmeye hazırdı.

ÇELÊ DAĞLARI AŞIĞIYDI

Pratik alanlara gitmek için ısrarcıydı. Sıcak savaş sahalarında mücadele etmek istedi. Düzenlemesi Geliyê Zap alanına oldu. Samuray’dan Semedar’a, Garê’den Hinê’ye kadar bütün doruklara adım attı. O, Çelê (Çukurca) dağlarına aşıktı. Bu pratik sürecinde nice pusulardan kurtuldu. Çok genç olmasına rağmen böyle zorlu bir alanda başarılıydı. Xeyri, bütün yoldaşlarının kendisine örnek aldığı bir militandı. Zorluklar karşısında pes etmez, o zorlu alanların militanı olurdu. Her zor görevde Xeyri en öndeydi. Kollarında şehit düşen her yoldaşı için düşmana olan kini katlanarak büyürdü. Şehit düştüğü son ana kadar savaşmayı bırakmadı.

EMEKÇİ MİLİTANDI

Kaldığı her yerde Xeyri’nin izlerini görmek mümkündür. O, emekçi bir militandı. Yoldaşlarına ve mücadelesine hizmet etmekti esas olan. Kaldığı yerde bir iş yapılıyorsa kesinlikle içindeydi. Durmak bilmeyen bir devrimciydi. Emekçiliğiyle yoldaşlarını harekete geçiren, emeğe saygı duyandı. Emeksiz yaşamı asla kabul etmezdi. Belinde sakatlık olmasına rağmen her zaman en ağır yükü o alırdı. Saatlerce ağır yük altında yürümesine rağmen yoldaşlarına moral veren yine oydu. Herkesten önce noktaya ulaşıp çay yapan da.

ÖNCÜ KOMUTANDI

PKK’de esas olanın eskilik değil, kendini devrime yatırma olduğuna örnek yine Xeyri’dir. Çok eski olmamasına rağmen katılımıyla birçok zor alanda sorumluluk sahibi oldu, komutanlık yaptı. Kendisinden eski olan birçok arkadaşı onun komutası altında savaşmaktaydı ve bundan oldukça memnundular. O, komutanlığı ile mücadelesinin ideolojik ve askeri çizgisini temsil etmekteydi. Yol gösterendi, savaşıp savaştırandı. Sorumluluğunun farkında olup arkadaşlarını korumasını bilendi. Savaşı ve pratiğiyle herkesin yanında olmak istediği bir yoldaştı.

2011 HAMLESİ

Gerillanın 2011’de Çukurca’daki Türk askerlerini felç eden eylemlerinde büyük emek sahibiydi. Eylemin bir cephesinin bütün keşif ve alt yapı hazırlık çalışmalarında hiç kopmadan yer aldı. Günlerce, gecelerce cephane ve erzak çekip dinlenmeden keşiflere gitti. Büyük emek ve fedakarlıkla eylem öncesi hazırlıklarının başarıyla sonuçlanmasını sağladı.

SON ANA KADAR

Şehit Çiçek Devrimci Hamlesi’nde (2011) yol üzerinde pusu grubunda yer aldı. Buradan gelecek zırhlı araçları, kullandığı B7 silahıyla durduracak ve yoldaşlarının güvenliğini sağlayacaktı. Karakollardan gelen konvoyu yanındaki yoldaşlarıyla durdurmayı başardı ve B7 silahı ile Türk ordusuna ait zırhlı bir aracı imha etti. Geri çekilme yaptıkları yer olan Geliyê Teyarê’den çıkmış olmalarına rağmen operasyondaki askerlerle çatışan arkadaşlarını yalnız bırakmadı ve çatışma alanına gitti. Xeyri, burada B7 silahıyla Türk ordusunun kobralarını yoldaşlarına yaklaştırmadı. Roketi bittiği zaman ise yanındaki arkadaşının BKC silahını alıp savaşmaya devam etti. Burada gerillanın direnişi karşısında çaresiz kalan Türk ordusu, insanlık dışı bir yöntemle vadiyi kimyasal bombalarla vurmaya başladı. Şehit düştüğü son ana kadar da silahını elinden bırakmayan Xeyri, atılan kimyasal bombaların etkisiyle 22-24 Ekim 2011’de 35 yoldaşıyla beraber ölümsüzleşti. Gencecik bedeni ve yaşına rağmen ardında dillere destan bir yaşam öyküsü bıraktı.