KNK’nin Kürdistan’da yaptığı temasları ve Kürtlerin birliğini değerlendiren eski PJAK Başkanı ve Komalgay Demokratîk û Azadiya Rojhilatê Kurdistanê (KODAR) Konseyi Üyesi Haci Ehmdi, özgürlüğün birlikten geçtiğini söyledi. Ehmedi, Kürtlerin özgürlük sorunu olduğunu belirterek, "Kürtlerin sorunu birlik değil. Kürtlerin sorunu özgürlüktür. Kürdistan’ın kurtuluşudur. Meseleye buradan bakmak gerekiyor. Kürtlerin ve Kürdistan’ın özgürlüğü de Kürtlerin birliğinden geçer. Bu da ulusal bir kongre yada herkesi kapsayacak bir meclisin oluşumu anlamına geliyor. İsmin hiçbir önemi yok." şeklinde konuştu.

'BİRLİK OLMAZSAK BAŞARAMAYIZ'

Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde devam eden Ulusal Birlik Çalıştayı'nın çalışmalarına da değinen Ehmedi, şöyle konuştu:

"Çalıştaya birçok parti ve örgütün katılması önemli ve büyük bir adımdır. Kürtlerin dünyaya karşı tek ses olarak konuşması gerekiyor. Şu an Güney Kürdistan'da 20'den fazla örgüt var, yine diğer parçalar için de aynı sayı geçerli. Her örgütün, planı, stratejisi, diplomasisi var. Ama stratejisiz ve plansız olan ise Kürtler ve Kürdistan’dır. Eğer bir gün birlik olursak, o zaman Kürtler plan ve strateji sahibi olur.”

Oslo’da 1980 yılında yapılan Sosyalist Enternasyonal Kongresi’ne KDP-İran adına misafir olarak katıldığını dile getiren Haci Ehmedi, dönemin Avrupalı devlet başkanlarıyla yaptığı görüşmesini şu sözlerle dile getirdi: "Olof Palme, Avusturya Sosyal demokrat Partisi adına Heinz Fischer ve Willy Brandt’ın yardımcılarıyla görüştüm. Hepsinin söylediği tek şey; 'birlik olun ve tek ses olun.' Uluslararası alanda Kürt dostları o  zamandan beri bunu söylüyor. Biz bunu başaramasak hiçbir şey yapamayız.”

‘MESUT BARZANİ 60 YIL ÖNCEKİ GİBİ DÜŞÜNÜYOR’

Kürt birliğinin gerçekleşmesinin önündeki engelin de bazı Kürt partilerinin ‘Her şey benim olsun' düşüncesinden kaynaklandığını söyleyen Ehmedi, şunları da ifade etti: "Örneğin KDP ve Mesut Barzani’nin siyaseti öyle. Mesut Barzani, babası Mustafa Barzani gibi hareket ediyor. Aşiret mantığıyla düşünüyor. Bundan 60 yıl önce Kürdistan’da hiçbir parti yoktu. Devrim vardı, Barzani de Kürtlerin başkanıydı. Ama bugün sadece Güney Kürdistan’da 20 örgüt var. Mesut Barzani’ye sormak gerekiyor, nasıl Mustafa Barzani gibi düşünüyor? Hangi çağdayız ve bunun koşulu var mı? Avrupa’ya gelip diplomasi yapıyor ama heyetindeki 15 kişi de KDP üyesi. Avrupalı yetkililer bunu görüyor. Bu siyaset ile hiçbir yere varılmaz."

‘SİYASİ VE ASKERİ BİRLİĞİ OLUŞTURMALIYIZ’

Kürt partilerinin arasındaki birliğine ilişkin de Hacı Ehmedi, Avrupa Birliği (AB) modelini işaret ederek şunları belirtti:

"Bugün Kürdistan’ın dört parçasında en büyük örgüt PKK’dir. Böyle bir oluşum olduktan sonra, PKK de KDP de sadece bir üye olurlar. Her 6 ayda bir örgüt birliğin başkanı olur. O zaman ne büyük olur ne de küçük, herkes eşit derecede siyaset yapılır. AB de böyle işliyor. Biz de bu modeli Kürdistan’da hayata geçirebiliriz.

Gerilla, peşmerge güçleri olmaz. Kürtlerin ortak ulusal savunma güçleri olmalı. Türkiye mi, Suriye mi, İran mı; kim saldırırsa bu güç halkımızı savunmalı. O zaman Ortadoğu’da ciddi bir güce sahip oluruz. Kürtler, Suriye’de kendini ispatladı. Yine Türkiye, NATO’nun en önemli ordularındandır. Ancak Kürtleri yenemiyorlar. Gücümüz var ama dağınık. Biz birlik oluşturarak, kendi varlığımızı sürdürmeliyiz. O zaman kimse bizim gücümüzü kıramaz.”