Devletin savaş politikası yüzünden Kınalı Keklikler yok oluyor

Kürt edebiyatında, klamlarında ve öğütlerinde sıkça isimleri geçen Kınalı Keklikler, devletin son yıllar içerisinde Kürdistan’da yürüttüğü savaş politikaları yüzünden yok olmakla yüz yüze geldi.

Genelde kayalık, taşlık, otlarla kaplı yamaç, vadi, dağ ve çok yağış almayan yarı kurak bölgelerde toplu halde yaşayan Kınalı Keklikler, orta büyüklükte, güzel görünüşlü çok sevilen bir kuş türüdür. Kürdistan şiirlerinde, hikayelerinde, dengbêjlerin klamlarında ve hatta öğütlerinde yer alan Kınalı Keklikler devletin savaş konseptleri ve bilinçli çıkardığı orman yangınlarından dolayı yok olmakla yüz yüze geldi.

Kınalı Kekliklerin bazı hastalıklara şifa olduğuna ve ötmeleriyle de psikolojik bir rehabilitasyon uyguladıklarına inanan Kürt halkı bundan dolayı bu kuş türünün çok özel olduğunu düşünür. Öncelikli besinleri tahıl olan keklikler, doğada bitki tohumları, böcek, kurt ve bitki kökleriyle beslenirler. Erkek ve dişinin görünümleri aynı olsa da erkeklerin ayaklarında mahmuz denilen kıkırdaksı bir doku bulunur ve yetişkin erkeklerin kafaları dişilere göre biraz daha büyüktür.

SAYILARI CİDDİ BİR ŞEKİLDE AZALDI

Boyları 35 cm olan kekliklerin kanat açıklıkları 55-60 cm’dir. Hava şartlarına göre Şubat veya Mart aylarında çiftleşen keklikler, çoğunlukla yılda bir sefer kuluçkaya yatar ve 24 günlük kuluçka sürelerinin yumurta sayısı en fazla 21 adettir. Kürdistan'da geçmişte yaygın olan Kınalı Kekliklerin sayısı, günümüzde zirai ilaçlama, gübreleme ve bilinçsizce yapılan avlanmalarla ciddi bir şekilde azaldı.

Devletin Kürdistan’daki savaş politikaları ve bilinçli bir şekilde çıkardığı yangınlar da bu kuş türünü yok olmayla yüz yüze getirdi. Sayılarında ciddi bir azalmanın görülen Kınalı Kekliklerin durumuna ilişkin zamanında TC Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bilgilendirmeler yapılsa da Genel Müdürlüğün yanı sıra, keklik popülasyonları dernekleri, konu ile ilgili uzman kişi ve kuruluşlar herhangi bir girişimde bulunmamış.

‘BİZİM KIYAMADIĞIMIZA DEVLET KIYIYOR’

Kınalı Keklikler için telaşlanan halk ve keklik besicileri de artık bu durum için bir şeylerin yapılması gerektiğini aktarıyor. Şırnak’ta yaşayan ve kekliklere ilgili bir aileden geldiğini dile getiren Ahmet Batmaz (52), "Ben gözlerimi keklik beslenilen bir evde açtım. Babam da dedesinden görmüş ve evimizin baş köşesinde her zaman en az 3-4 tane keklik olurdu.

Kafeste tutardık ama aslında evin bir ferdi gibi aramızda besler, gözümüz gibi bakarız. Evde oluşları bize huzur veriyor. Evimize gelen misafirlerimizle sohbetlerimize eşlik, şahitlik ederler. Bazı hastalıklara iyi geliyor diye kesilenler dışında kolay kolay kesmeye kıyamayız. Bizim kıyamadığımıza devlet kıyıyor" diye konuştu.

HAYVANLAR DEVLET TARAFINDAN TELEF EDİLİYOR

Önceleri Cudi dağının eteklerinde sürü halinde görülen kekliklerin şimdi olmadığını söyleyen Batmaz, "Devlet tarafından çıkarılan yangınlar ve operasyonlardan dolayı Kınalı Keklikleri doğada göremez olduk. Benim çocukluğumda her 10 evden 3’ünde keklik görebiliyordunuz. Şimdi bunu bulmak mümkün değil ve olanlar da ya göçertildi ya da öldürüldü. Devlet Cudi’nin, Gabar’ın doğasını bozmak için her şeyi yapıyor.

Hayvanları telef ediyor ve yangınlar çıkartarak bitkileri, ağaçları ve hayvanları yok ediyor. Bunun da altında Kürtlere olan düşmanlık yatıyor. Bu duruma son verilmeli. Yoksa doğa denilen bir şey kalmayacak bu topraklarda" diye konuştu. Doğasever Şırnaklılar da Kınalı Keklikler için yetkili kurum ve kuruluşlara bir an önce harekete geçmelerine dair çağrı yaptı.