DBP Şırnak Kongresi: Kürtler diz çökmedi!

DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, Erdoğan’ın Şırnak'taki konuşmasına dikkat çekerek, “Şırnak halkı, kentin asıl temsilcilerinin kim olduğunu bir kez daha gösterdi” dedi.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan’ın katılımıyla, Şırnak Merkez İlçe Örgütü’nün 4’üncü Olağan Kongresi gerçekleştirildi.

HDP il binasında bulunan Mehmet Tunç ve Asya Yüksel Konferans Salonu’nda gerçekleşen kongreye, Roboskili aileler, Özgür Kadın Hareketi (TJA) üyeleri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, sivil toplum örgütü temsilcileriyle yüzlerce kişi katıldı.

YOĞUN KATILIMLI KONGRE

Yoğun katılımdan dolayı çok sayıda kişi, konferans salonu dışında kongreyi izlemek zorunda kaldı. Kongre, divanının oluşturulmasının ardından yapılan saygı duruşunun ardından başladı.

Kongrede konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, 2017 yılında Kürtlerin hiçbir haklarının tanınmadığını belirtti. Kürtlere karşı imha ve inkar politikalarının devam ettiğini kaydeden İrmez, Bitlis’te bulunan Garzan Mezarlığı’ndaki cenazelerin çıkarılmasına tepki gösterdi.

Daha sonra konuşan DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde partisinin Şırnak kongresinde yaptığı konuşmaya değindi. Arslan, “Erdoğan, partimizi ‘faşist’ olarak nitelendirip sandığa gömmekten bahsetti. Şırnak halkı hiçbir Kürt siyasetçisine sözü bırakmayarak, tüm yıkım ve katliamlara rağmen AKP faşizmine, kendi yarattığı kaosta boğulmanın sözünü verdi. Kentin asıl temsilcilerinin kim olduğunu bir kez daha gösterdi” dedi.

CUMHURİYET TARİHİ KÜRTLER İÇİN KATLİAM TARİHİDİR

Kürt halkının çok acı yaşadığını ve katliamlara maruz kaldığını belirten Arslan, “Cumhuriyet tarihi Kürt halkı açısından katliamlar tarihidir. Şex Said isyanından günümüze kadar Kürdistan topraklarında bizler devleti sadece zor, baskı ve katliam ile tanıdık. Tüm bunlara rağmen ismi dahi bu topraklarda yasaklanan Kürt halkı canları pahasına kendini dünyaya tanıttı. Bundan kaynaklı başta özyönetim direniş şehitleri başta olmak üzere tüm Kürdistan şehitlerini minnetle anıyoruz. Onların bize açmış olduğu bu özgürlük yolu neye mal olursa olsun, canımızda son damla kan kalsa da onların özgürlük mücadelelerini bağlı kalacağımız belirtiyoruz” diye konuştu.

Kürt halkının kimliklerini ve statüsünü talep ettiğini dile getiren Arslan, bunun kolay olmadığını ve ağır bedeller ödemek zorunda kaldıklarını söyledi. “Davamızda haklı olduğumuz için mücadelemiz devam ediyor” diyen Arslan, “Kürtleri yok etmek için iktidara gelen hükümetler tarihin çöp sepetine gitti ve onlar lanetli bir şekilde anılmaktadır. Demek ki güçlüyüz” dedi.

HALK, ÖNDERLİĞİNDEN VAZGEÇMEDİ

Kürtlerin tüm saldırılar karşısında kendi değerlerine sahip çıktığını ifade eden Arslan, “Düşman politikalarını Kürtleri dayattığı katliamlardan değil, bu kahramanları yaratan halkın kahramanlığında ve mücadelelerinden bahsetmek bizim için daha anlamlıdır. Şırnak kentini yıkmak isteyen ve iradesini teslim alarak önderliğinden vazgeçirmeye çalışan anlayışlara karşı insanlar toprağa düştü. Ama bu halk önderliğinden vazgeçmeyeceğini gösterdi” ifadelerini kullandı. AKP’nin tüm devlet kurumlarını kendi bünyesine almasına rağmen kendi iktidarını sürdüremeyecek noktaya geldiğini kaydeden Arslan, “Bu, Kürt halkının ve Şırnaklıların direnişi sayesinde oluştu. Bundan kaynaklı biz kendi gücümüzü önemsemeliyiz” dedi.

‘KÜRTLERE KARŞI KİRLİ İTTİFAKLAR KURULUYOR’

Birçok devletin kirli ittifaklar yaparak Kürtlerin özgürlük mücadelelerini boğmak için uğraştığını söyleyen Arslan, AKP’nin Kuzey Suriye Federasyonu’na karşı yürüttüğü politikalarını eleştirerek şöyle devam etti: Ortadoğu’da ne kadar IŞİD benzeri çete varsa hepsi örgütlenerek Kürtleri mahkum almaya ve katletmeye çalışmaktadır. Mücadelemize olan inancımızla birlikte, koşullar her ne kadar ağır olursa olsun Kürt halkı bu faşist zihniyete karşı direnmiştir. Ama bu direniş kirli ittifaklarla boğulmak istenmektedir. Kürtlerin kazanımları engellenmeye çalışılıyor. Kuşkusuz bu süreç, bizim açımızdan kolay olmayacak. Kürdistan’ın 4 parçasında Kürtler statü sahibi olmasın diye kirli ittifaklar yapılarak özgürlük mücadelesi boğulmak istenmektedir. Eğer Kürt halkı ağır bedeller verip, en kıymetli canlarını kurban vermişse, bu bedeli verenlerin hayali olan Kürdistan’ın özgürlüğünü ve Kürt halkının statüsünü kazanmak zorundayız. Rojava Devrimi’nin başlamasıyla birlikte, AKP tüm kirli ittifakları yaparak Kürtlerin statü sahibi olmasını engellemeye çalışmakta. AKP’nin çeteci işbirlikçileri ile bu devrim boğulmak istenmekte. Erdoğan, tüm dünyayı gezerek Kürtlerin statü sahibi olmamasını talep ediyor.”

ÖCALAN’A YÖNELİK TECRİT

OHAL’e dayandırılarak çıkarılan son 2 Kanun Hükmünde Kararname’ye (KHK) de değinen Arslan, ülkenin KHK’lerle yönetilmeye başlandığını belirtti.  

Türkiye’de bu sorunların yaşanmasının önemli kaynağının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen tecrit politikası olduğunu belirten Arslan, “Sorunlar, demokratik yöntemlerle Kürtlerin önderlerini muhatap alarak, demokratik siyasete zemin açarak çözülebilir. Öncelikli olarak Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılmalı” çağrısında bulundu.

Konuşmaların ardından ardından tek liste ile girilen kongrede, DBP Merkez İlçe Başkanlığı'na Aziz Özen ve Saime Mavigöz seçildi.