Amnesty, Penahi’ye verilen idam cezasının kaldırılmasını istedi

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), İran’da Kürt siyasi tutsak Ramin Huseyin Penahi hakkında verilen idam cezasının tamamen kaldırılmasını istedi.

Kürt siyasi tutsak Penahi hakkında verilen idam cezası, kamuoyundaki yoğun tepkiler ardından askıya alınmıştı ancak her an idam edilme tehdidi sürüyor.

Uluslararası Af Örgütü yaptığı yeni bir açıklamada, idam cezasının iptal edilmesini istedi.

Örgüt, “Hiçbir delil olmamasına rağmen Ramin Huseyin Penahi sanki birini öldürmüş gibi tutuklandıktan sonra kendisinden 4 ay boyunca haber alınamadı. Sonrasında 2 ay boyunca tek hücreli bir odada tutuldu. Bu süre zarfında kendisine işkence yapıldı. İran mahkemesi Ramin’e idam cezası verdi” diye hatırlattı.

Açıklamada, “Mahkemenin aldığı karara göre Ramin’e verilen ceza 3 Mayıs’ta infaz edilecekti. Ancak Ramin’in idam kararına karşı tepkiler büyüdü. Bu tepkiler üzerine idam kararı ileri bir tarihe ertelendi. Ramin için alınan idam cezası kararı haksızlıktır. Ramin’in İdam kararı kaldırılmalıdır” diye belirtildi.

Cezaevindeki Siyasi Tutsakları Koruma Kampanyası, kısa bir süre önce yaptığı açıklamada Penahi üzerindeki her an idam edilme tehlikesinin sürdüğünü belirtmişti.

Koruma Kampanyası, "Sine Cezaevi yönetimi geçen hafta Cumartesi günü Penahi’nin idam kararının yerine getirilmesine karar verdi. Cezaevi yönetimi alınan karar doğrultusunda, ‘Penahi Ramazan’dan sonra idam edilecek” şeklinde endişesini paylaşmıştı.

Cezaevi yönetimi Penahi ile yaptığı görüşmede, “İdam için bütün yasal işlemler tamamlandı. İnfazı Ramazan’dan sonra yapacağız. Uluslararası kurumlar, insan hakları örgütleri bu kararın önüne geçemez” tehdidinde bulunmuştu.

Penahi, geçen yıl Haziran ayında Devrim Muhafızları’nın bir pususunda yaralı olarak esir alınmıştı. Muhalif kaynaklara göre saldırıdan kurtulan tek kişi olan Penahi, silahlı değildi. Behzad Nuri, Hamed Seyf Penahi ve Sabah Huseyin Penahi, pusu sonucu infaz edilmişlerdi.

Penahi’nin avukatı, müvekkilinin « devlete karşı silah kullanmak » ve Komala örgütü üyeliğinden suçlandığını belirtiyor. Avukat Hüseyin Ahmedi Niyaz, müvekkilinin cinayetlere karıştığına dair hiçbir kanıt bulunmadığını söylerken, Penahi’nin rejime karşı eline silah almadığını ifade ediyor. Yüksek Mahkeme’nin kararına tepki gösteren avukat, “Müvekkilim pastarların (Devrim Muhafızları) bir pususunun mağdurudur. Sayın Penahi, Irak’tan İran’a geçerken gözetim altına alındı ve Sine’ye girdiği sırada pusu atıldı” diyor.