Abisinin cenazesini almaya gitti, YPG üyeliğinden ceza aldı!

HPG’li abisinin cenazesini teşhis etmek isterken tutuklanan Kaplan’a ilk duruşmada YPG üyesi olduğu gerekçesi ile ceza verildi. Avukat Demir, verilen kararla hukukun tepetaklak edildiğini söyledi.

Şubat ayında Mardin’in Omeryan bölgesinde devlet güçlerinin başlattığı saldırılar da yaşamını yitiren HPG komutanı Soro Amed’i (Salih Kaplan) teşhis etmek ve cenazesini almak için 2 Mart günü Mardin’in Kızıltepe ilçesine gelen kardeşi Mehmet Kaplan, gözaltına alındı. Kaplan, 1 hafta süren gözaltının ardından Kızıltepe Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. 18 Mayıs günü ilk kez hakim karşısına çıkarılan Kaplan’a 2014 yılında insani yardım için Kobanê’ye gidişi gerekçe gösterilerek YPG üyeliğinden 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Kaplan’ın avukatı Gülşen Demir, müvekkilinin YPG’nin “Terör örgütü” sayılmadığı bir dönemde Kobanê’de olduğu halde cezalandırıldığını belirterek, mahkeme heyetinin ceza verirken abisini de dikkate alarak “Suçun şahsiliği” ilkesini de hiçe saydığını belirtti.

BİR FOTOĞRAFA İLK CELSEDE AĞIR CEZA

Şubat ayında Mardin’in Omeryan bölgesine bağlı Xerabe Bava köyünde yaşamını yitiren HPG komutanı Soro Amed (Salih Kaplan) Kızıltepe Devlet Hastanesi Morguna getirildi. Cenazenin morga getirilmesi ardından 2 Mart günü kardeşi Mehmet Kaplan, abisinin cenazesini almak için Kızıltepe Devlet Hastanesine geldi. Av. Gülşen Demir, Mehmet Kaplan’ın burada gözaltına alındığını ve 1 haftalık gözaltı sürecinin ardından Kaplan’n 9 Mart günü Kızıltepe Sulh Mahkemesi tarafından tutuklandığını aktardı. Kaplan’ın tutuklandıktan sonra Mardin E tipi kapalı cezaevine götürüldüğünü aktaran Av. Demir, müvekkilinin tutuklanma gerekçelerine ilişkin şu bilgileri verdi: “Ellerinde sadece bir fotoğraf olduğu gerekçesi ile Mehmet gözaltına alındı. Fotoğraf Kobanê’ye insani yardım amacıyla gittiği bir dönem de çekilmiş bir fotoğraftı. Bu fotoğraf sebebiyle ve Diyarbakır’da bir başka soruşturma gerekçe gösterilerek müvekkilimiz tutuklandı.”

Av. Demir, müvekkiline ilk celsede örgüt üyeliğinden hapis cezası verildiğini belirterek, Kaplan’a 18 Mayıs günü çıkarıldığı Mardin’de ki ağır ceza mahkemesi tarafından 7 yıl 6 ay hapis cezası verildiğini söyledi.

‘KOBANÊ’YE GİDİŞLERİ DEVLET ONAYLIYORDU’

Müvekkili Kaplan’ın Kobanê’ye insani yardım amacıyla gittiği tarihin 27 Eylül 2014 yılı olduğunu paylaşan Av. Demir, bu dönemde yargının ve yerel mahkemelerin verdiği kararların kendiler için önemine dikkat çekti. Av. Demir, o dönem için yardım amaçlı gidiş gelişlerin devlet yetkilileri tarafından sağlandığını, ciddi giriş-çıkışların yapıldığını belirterek, devlet açısından bunun o günlerde bir sorun olarak görülmediğini, bu gidişlerin devlet onaylı olduğuna dikkat çekti.

 

 

Müvekkili Kaplan’ın da bu insani yardım amacıyla Kobanê’ye gidenlerden birisi olduğunu aktaran Av. Demir, “Müvekkilimin Kobanê’ye gittiği 2014 tarihte verilen yerel mahkeme kararları-sadece bir fotoğraf üzerinden-Kobanê’ye gidenlerin örgüt üyesi olarak nitelendirilemeyeceği üzerineydi. YPG’nin terör örgütü olmadığı yönünde içişleri bakanlığının açıklaması vardı, oralarda bulunmanın örgüt üyeliği sayılamayacağı yönünde mahkemem kararları mevcuttu” diye belirtti.

‘O DÖNEMDE PYD YETKİLİLERİ TÜRKİYE’YE GELİYORDU’

Aynı dönemler de Kobanê’den PYD yetkililerinin de Türkiye’ye gelerek görüşmeler yürüttüğünü belirten Av. Demir, bu geliş-gidişlerin de Türk yetkililerin izini gerçekleştiğini aktardı.

Av. Demir, buna rağmen bu tarihten sonra YPG’ye karşı yaklaşımın değişmesinin müvekkilinin ceza alması gibi bir sonuç doğurduğunu da sözlerine ekledi. Mardin ağır ceza mahkemesinin YPG’li olan kimseleri terör örgütü üyesi olarak değerlendirerek böyle bir karar ilk defa 2014 yılında imza attığını aktaran Av. Demir, yerel mahkemenin vermiş olduğu bu kararın yargıtay tarafından 2016 yılında onandığını belirtti. Bu kararın ardından Kobanê ve Rojava’ya insani yardım amaçlı gidenlerin de örgüt üyesi olarak nitelendirilmeye başladığına işaret etti.

Yargının müvekkili ile ilgili kararı verirken Türkiye cumhuriyeti yetkililerinin aldığı kararların halk üzerinde ki etkisini göz ardı ettiğine dikkat çeken Av. Demir, bir devlet yetkilisinin çok rahat giriş-çıkış yaptığı bir dönemde bir vatandaşın da oraya rahatça gidebileceği algısına sahip olabileceğinin mahkeme tarafından görülmediğini paylaştı. Böyle bir algı oluşturduktan sonra “Sen niye oraya gittin” diyerek ceza vermenin hukuki olmadığının altını çizen Av. Demir, bu kararın hukuken doğru olmadığını ifade etti.

‘YPG ÜYESİ OLSA BİLE HAKİMİYET İLKESİ GEREĞİ CEZA VERİLEMEZ’

Av. Demir şöyle devam etti: “Müvekkilim insani yardım için orada bulunuyordu, herhangi bir silahlı eylemi olduğuna dair dosya da bir delil yok. Müvekkilimizin orada savaştığını varsayarsak bile YPG Türkiye sınırları dışında oluşturulmuş bir yapılanma, hakimiyet ilkesi gereğince, hukuken kendi dışında oluşmuş bir yapılanma ve onun eylemlerine ceza verilemez, buna rağmen ceza verilmesi hukukun alt-üst edilmesidir.”

‘MÜVEKKİLİM ABİSİNDEN DOLAYI CEZALANDIRILDI’

Müvekkilinin geçtiğimiz Şubat ayında Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Omeryan bölgesinde yaşamını yitiren HPG komutanı Salih Kaplan’ın (Soro Amed) kardeşi olduğunu aktaran Av. Demir, müvekkilinin abisinin cenazesini teşhis için Kızıltepe’ye gittiğini aktardı. Müvekkiline sorgu sırasında abisi ile ilgili sorular sorulduğunu da belirten Av. Demir, “Suçun şahsiliği” ilkesinin tepetaklak edildiğini ve müvekkiline ilk celsede ceza verilmesinin kasıtlı olduğu konusunda kaygıları olduğunu ifade etti.