Çocuklar Hasankeyf'e duyarlı

Hasankeyf’e gezmeye gelen çocuklar, tarihi yok etmek isteyenlerden hesap soracaklarını söylüyor.

10 bin yıllık geçmişi olan ancak yapılan baraj ile su altında kalma tehdidi ile karşı karşıya kalan Hasankeyf, adeta koca bir şantiyeye dönüşmüş durumda.

Sular altında kalacak Hasankeyf’te yıkım çalışmaları devam ediyor. Çarşı esnafı, ziyaretçilerin artık bölgeyi son kez ziyaret için geldiğini ifade etti. Hafta sonları özellikle Siirt, Mardin ve Amed gibi yakın kentler başta olmak üzere birçok yerden ziyaretçi akınının olduğu Hasankeyf’te bir yandan da baraj çalışmaları sürüyor.

İLK KEZ DEDEMLE GELMİŞTİM

Hasankeyf’e her yıl mutlaka iki ya da üç defa geldiğini söyleyen 13 yaşındaki Şimal Bozya, “Yaklaşık 4-5 yaşımdan beri Hasankeyf’e geliyorum. İlk geldiğim zamanı pek hatırlamıyorum ama dedem ile birlikte gelmiştim. İkinci gelişimde Hasankeyf’i çok sevmiştim. Bence buraları sular altında bırakmasınlar. Bütün çocukların Hasankeyf'i ve kalesini görmesini isterim" diyor.

TARİHİ İNSANLARDAN KAÇIRIYORLAR

“Hasankeyf’te en çok kale gözüme çarptı ve hayran kaldım” diyen Bozya, şöyle devam etti: "Karşılıklı iki kale var, birini usta yapmış birini çırak yapmış. Çırak kısa sürede bitirip ve daha güzel yaptığı için ben de bu kaleyi tercih ederim. Kalesini ve mağaralarını çok seviyorum ve yıkılmasını istemiyorum. Buraların yıkılmasına ve kapatılmasına çok üzülüyorum. Tarihi eserlere zarar verildiğini görüyorum. Tarihi eser kaçakçılığı görüyorum burada. Tarihi insanlardan kaçırıyorlar ve kapatıyorlar buraları, bundan daha kötü ne olabilir?”

TARİHİ ESERLERİ ÇOK SEVİYORUM

11 yaşındaki Gülbin Olcar ise şunları söyledi: “Küçüklüğümden beri buraya geliyorum. İlk olarak ailem ile birlikte geldim. Burada şimdi olduğu gibi arabalar yoktu. İlk geldiğimde küçük olduğum için kaleye çıkamadım, korktum. Etrafı gezdim ve mağaraların içine girdim. Çünkü tarihi eserleri çok seviyorum. İnsanlar tarihi koruduğunu zannederek daha çok zarar veriyor. Aslında iş makineleri mağaraları kapatırken beraberinde buradaki güzellikleri de kapatıyor."

Güzellikler deyince Hasankeyf Kalesi, Dicle Nehri ve Hasankeyf Köprüsü'nün aklına geldiğini aktaran Olcar, “Büyüyünce bunu yıkanlardan hesap soracağım” dedi.