90’larda Newroz

Politik bir kimlik kazanan Newroz ilk kez kitlesel olarak 1991 yılında kutlandı. Nusaybin, Cizre başta olmak üzere Amed, İstanbul, Adana, Bismil, Dargeçit, Suruç, Kulp ve Hani’de binlerce kişi yasağa rağmen Newroz alanlarına aktı.

Newroz’un Kürt tarihi açısından taşıdığı anlam esas olarak PKK hareketiyle birlikte gerçek karşılığını buldu. Her attığı adımı bir hamle olarak nitelendiren hareketin önderi Abdullah Öcalan, Newroz’u da ilk günden beri önemsedi. Bu da hareketin pratiğine yansıdı. PKK’de Newroz’un karşılığını ilk olarak PKK öncü kadrolarından Mazlum Doğan ortaya koydu. 12 Eylül darbesi ve bunun en katı uygulanma biçiminin yaşandığı Diyarbakır mezalimini yaşayan PKK kadroları bir yandan kendilerine dayatılan teslimiyeti kırmak için arayışa girerken, esas olarak toplumun darbeye karşı çaresiz olmadığını göstermek istiyordu. 

DİYARBAKIR ZİNDANINDA NEWROZ ATEŞİ

Bu amaçla ilk olarak Mazlum Doğan darbeye karşı en etkili eylemlerden birini yaparken 21 Mart tarihini seçiyordu. 21 Mart 1982 tarihinde Mazlum Doğan 3 kibrit çöpüyle eylem yaptığında yaktığı 3 kibrit çöpünün milyonlaşan ve hiç sönmeyecek bir Newroz meşalesine döneceğine olan inancını da belirtmiş oluyordu. Bu eylem aynı zamanda darbe rejimini içeride hükümsüz kılacak ve dışarıya da “direniş” mesajı verecekti. Öcalan bunun “direniş talimatı” olduğunu belirtecekti. Nihayetinde Mayıs’ta Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Mahmut Zengin ve Eşref Anyık, Mazlum Doğan’ın yaktığı 3 kibrit çöpünde bedenlerini meşaleye dönüştürdüler. Aynı yıl içerisinde PKK öncü kadrolarından Kemal Pir ve Hayri Durmuş öncülüğünde büyük ölüm orucu başladı ve böylece Newroz ateşi tüm Kürdistan’a yayıldı. 

ZEKİYE'NİN MEŞALESİ

12 Eylül ile Türkiye sosyalist hareketinin üzerinden “silindir” gibi geçtiğine bakarak, Kürtlerin yeniden dirilemeyeceğini düşünürken, 90’lı yıllar adeta Kürtlerin Newroz ateşiyle serhildana kalktığı yıl oldu. O tarihlerde buna öncülük edende Mazlum’un ateşini miras alan Zekiye Alkan 1990 21 Mart’ında Amed surlarında dörtlerin ateşinde kendisini meşaleleştirdi. 

İLK SERHILDAN ATEŞİ

13 Mart 1990’da Mardin Savur’da şehit düşen ve 21 Mart’ta yapılan gerillaların cenaze töreni ilk serhildan fitilini de ateşledi. O tarihlere kadar değişik yerlerde farklı düzeylerde yapılan Newroz kutlamaların da ötesine taşarak, bir yandan kimlik talebine ve baskılara karşı halk öfkesine dönüştü. Aynı yıl Botan’ın Nusaybin, Cizre, Silopi ve İdil gibi ilçelerde 7’den 70’e herkes sokaklara dökülürken, devlette en iyi bildiği şey olan “katliam ve saldırıları” devreye soktu.

1991 NEWROZ'U

Politik bir kimlik kazanan Newroz ilk kez kitlesel olarak 1991 yılında kutlandı. Nusaybin, Cizre başta olmak üzere Amed, İstanbul, Adana, Bismil, Dargeçit, Suruç, Kulp ve Hani’de binlerce kişi yasağa rağmen Newroz alanlarına aktı. Esnafların kepek kapattığı o gün okullar boykot edildi. Nusaybin’in Kışla Mahallesi’nde yaşamını yitiren gerillaların mezarlıklarını ziyaret ettikten sonra yürüyüş gerçekleştiren 10 bin kişilik kitlenin üzerine ateş açılması sonucu çok sayıda sivil yaşamını yitirdi. Birçok kentte benzeri saldırılar yaşandı. Gece geç saatlere kadar her yerde yükselen Newroz ateşine saldırıların bilançosu ise 31 sivilin yaşamını yitirmesi oldu.

1992 NEWROZ'U

Dönemin Türk Başbakanı Süleyman Demirel ‘in 1992 Newroz’undan önce, Newroz’u kutlamak isteyen herkesin özgürce kutlayacağını açıklamasına rağmen Cizre ve Nusaybin’de kutlama için valiliğe yapılan başvuru OHAL gerekçesiyle reddedildi. Yasaklara rağmen binlerce kişi alanları sarı, yeşil ve kırmızı renklerle şenlendirerek halaya durdu. Birçok kentte yakılan Newroz ateşi yakılırken, öğrenciler de okul bahçelerini Newroz alanına çevirerek protestolara katıldı. 

 

94 SİVİL ÖLDÜRÜLDÜ

Batman’ın Gercüş ilçesinde 20 Mart akşamı Newroz’u kutlamak üzere ateş yakanların üzerine askerlerin ateş açması sonucu 2 sivil öldürüldü. Cizre, Nusaybin ve Amed başta olmak üzere birçok yerde kutlamalara, özel harekat timleri saldırdı. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 94 kişi Türk güçlerince öldürüldü. Devlet yetkilileri “Ölenler PKK’lıydı” söylemini tekrarlasa da ölenler arasında 5 yaşındaki Hatice Katar, 9 yaşındaki Mehdi Güngen, 70 yaşındaki Ramazan Bayer ve 65 yaşındaki Nebahat Kakuç’un bulunması gerçeği gizleyemedi. Newroz’u izlemek için bölgeye gelen gazetecilere de saldıran özel harekat güçlerinin açtığı ateş sonucu Sabah gazetesi muhabiri İzzet Kezer yaşamını yitirdi.

Günlerce süren kutlamalar sonrası 12 bin asker ve bin 500 polis ile Cizre’deki evler tek tek ev arandı ve yüzlerce kişi gözaltına alındı.

1993 NEWROZ'U

PKK’nin “ateşkes” çağrısı yaptığı döneme denk gelen 1993 Newroz’u kutlamaları, bir önceki yıllara nazaran sakin bir ortamda gerçekleşti. Birçok bölgede yasaklanmasına rağmen mahalle ve sokaklarda ateşlerin yakıldığı Newroz kutlamalarına Halkın Emek Partisi (HEP) öncülük etti. Amed başta olmak üzere birçok kentte halk meydanlara indi. 

1994 NEWROZ'U

1994 yılı Newroz’u öncesi birçok kentte yapılan baskın ve tutuklamaların ardından Kürt kentleri, Newroz öncesi adeta kuşatma altına alındı. PKK ise geçmiş kutlamaların hatırlatmasında bulunarak, olası bir provokasyon girişimine karşın halka “Newroz’u evlerinizde kutlayın” çağrısında bulundu. Çağrıya büyük bir kesim uyarken, Amed ve Cizre başta olmak üzere birçok kentte gençler ve çocuklar öncülüğünde halk Newroz alanlarına indi. Amed’in Bağlar, Şehitlik ve Melikahmet semtlerindeki dükkanlar 21 Mart günü öğle saatlerine kadar kapalı kaldı. Kentin giriş ve çıkışları ise yoğun önlem altında ablukaya alındı.

 

1995 NEWROZ'U

Kürdistan kentlerinde, gençler yasaklara rağmen mahalle aralarında ve bulundukları sokaklar da ateşler yakarak halaylar çekti. HADEP öncülüğünde 21 Mart günü Mersin, İstanbul ve Ankara’da izinli toplantılar düzenledi. İstanbul Fatih Parkı’nda ateş yaparak gösteri yapan 500 kişilik bir gruba polisler saldırdı, 23 kişi gözaltına alınarak tutuklandı.

Tüm baskılara rağmen kutlamaların önüne geçemeyen devlet, bu kez de Newroz politikasını değiştirme yoluna gitti. “Nevruz bayramı” adı altında düzenlenen resmi toplantılar öne çıktı. Toplantılara Azerbaycan, Kırgızistan ve Türkmenistan gibi devletlerden heyetler katıldı.

1996 NEWROZ'U

Siyasal bir kimlik kazanan Newroz kutlamalarının önüne geçebilmek için dönemin iktidarı, üniversite rektörlüklerine “Nevruz’a hazırlanın” genelgeleri gönderildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Mesut Yılmaz’ın katıldığı kutlamalar düzenlendi. Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ise askeri birliklere gönderdiği mesajla TSK’nın “Nevruz”unu kutladı. Yayınlanan bir genelge ile 17-24 Mart günlerini “Nevruz Haftası” olarak ilan edildi.

Kürdistan illerinde yapılan “Nevruz” kutlamalarına devlet erkanı dışında katılım olmadı. Halk ise alanlarda, mahalle ve sokaklar başta olmak üzere birçok yerde yaktıkları ateş etrafından halay çekti. Kutlamalara polislerin saldırmasına rağmen etkinlikler gece geç saatlere kadar devam etti. Engellemelere rağmen Amed, Malatya, Mersin, Batman, Adana, İstanbul, Ankara, İzmir, Balıkesir, Edirne ve daha birçok ilde binlerce kişi alanlara aktı. Yüzlerce kişi gözaltına alınırken, çok sayıda kişi de çıkan olaylar esnasında yaralandı.

Kutlamaların bir diğer adresi ise üniversiteler oldu. İstanbul, Çukurova ve Ege Üniversitesi öğrencileri kampüs alanlarını Newroz alanlarına çevirdi. Kampüslerde ateş yakıp halay çeken öğrenciler, “Bijî Newroz” sloganları attı. 

Kaynak: Yeni Özgür Politika

 

1997 Newroz’u

Amed başta olmak üzere birçok Kürt kentinde devlet kurumları tarafından kutlama duyurusu yapılarak çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi. Yapılan bu etkinliklere katılım devlet bürokrasisinin aşamazken, HADEP öncülüğünde yasağa rağmen yapılan Newroz’a ise onbinler katıldı. Kapalı salonlarda bile kutlanmasına izin çıkmayan Amed’in Batıkent ve Bağlar mahallelerinde Newroz ateşi yakılarak, halay eşliğinde şarkılar söylendi. Sarı, yeşil, kırmızı renkli eşarp ve bayraklarla kadınlar alanları doldururken Batıkent’te, toplanan binlerce kişiye ise polis saldırdı. 

HADEP’in İstanbul Abide-i Hürriyet Meydanı’ndaki mitingine şiddetli yağışa rağmen onbinlerce kişi katıldı. “Şehit namirin”, “Bijî Newroz”, “Çeteler Meclis’te HADEP hapiste” ve “Bijî HADEP” sloganı atıldı.

 

1998 Newroz’u  

İstanbul’da HADEP, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Sosyalist İşçi Partisi (SİP) ve Emek Partisi’nin (EMEP) ortak programı ile Zeytinburnu Kazlıçeşme’de binlerin katılımıyla kutlandı. Kutlamada sık sık “Newroz bizimdir bizim kalacak” sloganı atıldı. Kutlama öncesi yoğun gözaltı operasyonları oldu. Yurtdışından gelen heyetler sınır dışı edilerek haklarında dava açıldı.

Amed başta olmak üzere birçok kentte yapılan kutlamalara polis saldırdı. Saldırılarda 20 kişi yaralandı. İstanbul’da ise Newroz öncesi HADEP ilçe örgütleri, Gündem Gazetesi, birçok basın-yayın organına baskın düzenlendi. Baskınlarda gözaltılar gerçekleşti. 

 

1999 Newroz’u

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın esir alınmasından sonraki ilk Newroz olması nedeniyle Kürt illerinde tüm eylem ve etkinlikler yasaklandı. Birçok ilde esnaf kepenk kapattı. Komplo gölgesinde geçen Newroz kutlamaları, yasaklara rağmen onbinleri alanlarda buluşturdu. Newroz ateşinde buluşan onbinler “Bijî Serok Apo” sloganlarıyla alanlarda cevap verdi. 

Birçok kentte polis kutlamalara saldırdı. İHD’nin verilerine göre 8 bin 174 kişi gözaltına alındı.