20 Ocak'ın seçilmesi tesadüf değil

Pêşawa Qazî ve Seyîd Riza'nın torunları, 'aldanmamak' vasiyetini biliyor. Tuzakları aşacak politik bilinç, örgütlenme ve pratik imkanlar mevcut. Düşman, Efrîn'de boğulabilir.

Türk devleti, Rojava kantonlarından Efrîn’i işgal girişimini 20 Ocak’ta başlattı. O günden beri temel gündemlerin başında Efrîn geliyor. Efrîn’i bilmeyenler öğreniyor; Efrîn’le Kürdistan’ı ve Kürt halkını tanıyor. Dostlar artıyor, insanlık Kürdistan’la tanışıyor, sömürge statüsünü somut öğreniyor, ilişkili olan olmayan, doğrudan tahakküm edenler kadar bunlarla bağları olanları anlama gelişiyor.

NEDEN 20 OCAK SEÇİLDİ?

Efrîn’e saldırı günü olarak neden 20 Ocak seçildi? 22 Ocak, Kürdistan Cumhuriyeti'nin, Çarçıra Meydanı’nda ilan edildiği gündür. O zaman da Sovyetler Birliği, Qazi Muhammed’i yalnız bıraktı. İran orduları şehre yürürken, karşılarında direnen bir ordu değil, çıplak yüreği ile Qazi Muhammed’i buldu. Cellatlar Pêşawa Qazî’yi, Cumhuriyeti ilan ettiği yerde şehit etti. Pêşawa Qazî’nin vasiyeti, güncelliğini koruyor: "Kardeşlerim! Kürt düşmanları hangi renkten ve hangi ulustan olurlarsa olsunlar her zaman düşmandır, acımasızdır, vicdansızdır. Düşmanın tuzaklarına daha az düşmek için okuyun, bilginizi ve bilimsel yanınızı geliştirin."

QAZÎ'NİN VARİSLERİ TANIYOR

Rus devlet geleneğinin Kürt halkına karşı karnesi pek parlak değildir, özellikle son iki yüz yılda. Bu devlet geleneğinin bugünkü yöneticilerinin biz Kürtleri halen çaresiz, tedbirsiz ve bilgisiz sanmaları ne tuhaftır. Hele hele Mahabad merkezli Kürdistan Cumhuriyeti'nin ilan gününde Türk devletini Efrîn’e saldırtmasının mesajının bizce anlaşılmamasını beklemesi ne gariptir!? Bize ‘kaderiniz yenilgi ve umutsuz bir sömürge olmaktır’ demektedir. Ama Pêşawa Qazî’den, Seyîd Riza’dan aldığımız bir diğer miras da bir daha aldanmamaktır. Tuzakları aşacak politik bilincimiz, örgütlerimiz ve pratik imkanlarımız vardır. Yani kimse çaresiz değildir. En önemlisi de Kürtlerin Efrîn’de Türkleri batakta boğma imkanları var. Türk devletini var olan maddi ve manevi imkanlarla yüz yıl daha savaş batağında tutma ve yenme imkanlarına sahiptir.

KÜRTLER SEYİRCİ KALAMAZ

Görülen Rus devletinin amacı Avrupa ve ABD'nin İran’a ulaşmasını, oradan Orta Asya ve kendi emperyal pazarlarında pay sahibi olmasını engellemek ve durdurmak istiyor. Bunun için de Kürtleri kurban seçmişe benziyor. Unutmayalım ki; Kürtler, Fars Körfezi’nden Xorasan’dan Orta Asya’ya kadar bir hattadır. Ülkelerinin yok edilmesine uzun süre seyirci kalamaz. Kendilerine yapılan yanlışların bilincindedir. Bu tepkiye dönüşürse Orta Asya’dan Ortadoğu’ya ve Batı'ya uzanan ticaretin/pazarın da güvencesi kalmaz.

TOPLUMSAL DİPLOMASİ ŞART

Devletlerde ahlaki öğe, toplumsal vicdan aramak ve beklemek politika biliminde saf olmanın ötesinde politik bilinçten bihaber olmaktır. Ancak günümüz dünyasında politik olan toplumlara hitap etmek, toplumlarda evrensel ahlaka, insani değerlere inanmak ve bu temelde Efrîn savaşı ile Kürdistan mücadelesini iyi anlatır ve olanları doğru aktarırsak kazanırız. Gelişmeleri zamanında, hızlı ve doğru aktarmak kadar; neyiz, ne istiyoruzun propagandasını da iyi yapmalıyız. Bunun için basın-yayını etkili kullanmanın yanı sıra bire bir insanlara ulaşmak gerekir. Her sokakta, metroda, trende, yolda, okullarda; yaşamın her alanında insanlara ulaşmak ve anlatmak gerekir.