8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne ilişkin değerlendirmelerde bulunan YJA Star komutanlarından Sarya Qamişlo, YJA Star gerillaları olarak 8 Mart’ı büyük bir mücadele içerisinde savaş mevzilerinde karşıladıklarını söyledi.

Kuzey Kürdistan’dan Güney’e, Xakurkê’den Heftanin’e kadar bütün savaş mevzilerinde, savaşın ön hatlarında mücadele coşkusu ile 8 Mart'ı karşıladıklarını belirten YJA Star komutanlarından Sarya Qamişlo, "Saraların, Zilanların, Beritanların, Çiçeklerin, Delallerin şahsında tüm devrim şehitlerini minnetle anıyorum. Tarihi anlamda olan bugünü tüm dünya kadınlarına ve mücadele mevzilerinden faşist işgalci zihniyete karşı direnen kadınlara kutluyor, sevgilerimi yolluyorum.

YJA Star güçleri olarak 8 Mart gününü büyük bir mücadele içerisinde savaş mevzilerinde karşılıyoruz. Kuzey Kürdistan’dan Güney’e, Xakurke’den Haftanin’e kadar bütün savaş mevzilerinde, savaşın ön hatlarında mücadele coşkusu ile 8 martı karşılıyoruz. 8 Mart’ın anlamı işgal ve yok etme zihniyetine karşı var olma, özgür olma eylemidir, mücadele ve savaş günüdür" diye konuştu.

KADINLAR 8 MART'I ARAYIŞ İÇERİSİNDE GEÇİRMELİ

Ataerkil sistemin binlerce yıldır kadını tüketmeye çalıştığını hatırlatan Sarya Qamişlo devamla şunları belirtti: "Önder Apo bizlere gösterdi ki kadınlar yenilmiş değildir. Kadınlar hala büyük bir öz ve irade sahibidir. Binlerce yıldır kadın iradesine, düşüncesine saldırılar olsa da tamamıyla kadın gerçekliğini ve iradesini yok edilememiştir. Kadınlar tarihin derinliklerinden günümüze kadar tüm saldırılara rağmen tanrıça kültürlerini ve yaşamı oluşturan yanlarını, iradelerini günümüze kadar taşımayı başarmıştır ve şimdi özgürlükleri için, yeni bir dünya için mücadele etmektedirler. Günümüzde bu mücadele 8 Mart ile isimlendirilmiş ve daha derin bir anlama kavuşmuştur.

Unutmayalım ki 8 Mart’ın dünya emekçi kadınlar günü olarak kabul edilmesi bile büyük emek ve bedellerle gerçekleşmiştir. Egemen zihniyete karşı mücadele içindeyken özgürlük uğruna canlarını feda edenler, direndikleri için canlı canlı yakılan kadınlar günümüze kadar gelen baş eğmez özgürlük arayışını büyük bir mücadele ile yaratmışlardır. 8 Mart’ın anlamı olan direniş, günümüze kadar anlamını büyüterek, mücadeleyi büyüterek daha da güçlenmiş ve zafere yürüyen kadınların günü olmuştur. İktidarcı faşist sisteme, işgalciliğe karşı savaş mevzilerinde mücadele etmek, 8 Mart’ın tarihsel ve güncel anlamını büyütmek ve tarihsel kimliğine sahip çıkmaktır.

Bizler için 8 Mart gününde iktidarcı sisteme karşı mücadele etmek, direniş alanlarını büyütmek, kadın olmanın anlamı ve gerekliliğidir. Günümüzde tüm dünya çok net bir biçimde görüyor ve şahit oluyor kadınların direnişine. YJA Star güçleri olarak 8 Mart’ı direniş alanlarından direnişi büyüterek cevap olma arayışı içerisinde karşılıyoruz. Bütün kadınlar 8 Mart’ı böyle bir arayış içerisinde geçirmeli ve yönlerini direniş alanlarına vermelidirler."

KÜRT KADINLARI HER ANLARINI ÖZGÜRLÜK FELSEFESİ İLE GEÇİRİYOR

"Tarihi ve güncel anlamı, sorumlulukları olan böyle bir günde Kürt kadınları kendi misyonlarının farkında olmalıdır. Çünkü Kürt kadınlarının mücadelesi bütün kadınlara güç kaynağı olmuştur" diyen Sarya Qamişlo, "Kürt kadınlarının 40 yıldır sürdürdüğü amansız mücadele ve verdiği büyük bedeller kadın özgürlüğü için büyük bir anlamı ifade etmektedir. Bundan kaynaklı olarak Kürt kadınları bu anlamın bilincinde olmalı ve bunun sorumluluklarına göre hareket etmelidir. Çünkü Kürt kadınlarının mücadelesi öncülük konumundadır ve kadınların mücadele ederek yarattığı devrimsel gelişmelere verilecek en büyük örneklerden biridir.

Kürt kadınlarının toplum içinde ortaya çıkardığı değişimler ve ordulaşarak mücadeleye atılması tüm dünya kadınlarını cesaretlendirmiştir. Bu mücadele ile kadınların toplumu değiştirebileceği, silahlanarak savaşabileceği kanıtlanmış ve kadın mücadelesinin saflarını sıklaştırmış, kadınları devrime doğru çekmiştir. Elbette ki Kürt kadınları öncesinde de birçok ülkede kadınlar savaşmış ve mücadele yürütmüştür. Fakat Kürt kadınları iradi anlamda, bilinçlenme ve örgütlenme anlamında yine kadın özgürlük ideolojisi boyutuyla büyük gelişmeler yaratmış ve kadın mücadelesine ivme kazandırmıştır. Kürt kadınları yaşamlarının her anını kadın özgürlük felsefesi ile geçirmekte, kendini değiştirip dönüştürerek toplumu inşa edebileceğinin farkındadır.

YJA Star güçleri olarak kendi üzerimize düşen görevi yerine getirmenin arayışı ve mücadelesi içerisindeyiz. Büyük bir direniş tarihimiz var. Uzun yıllardır yürüttüğümüz mücadelenin yarattığı tecrübe ve özgürlük aşkı ile mücadelemiz her gün daha da büyümekte. YJA STAR güçlerinin ortaya çıkardığı savaş performansı, komutanlaşma boyutu, savaş ortamındaki yaratıcılığı ve mücadeledeki ısrarı ile düşmana vurduğu darbeler aslında cevap olmanın adıdır, arayışçılığıdır. Zor koşullar altında yürüttüğümüz özgürlük mücadelesi ve yoldaşlarımızın gözlerini kırpmadan kendilerini feda etmesi kadın özgürlüğü için ne kadar mücadele ettiğimizin ve ısrarcı olduğumuzun en büyük kanıtıdır. Bizler özgürlük için savaşan kadınlar olarak, her açıdan kendimizi güçlendirme ve böylece cevap olabileceğimizin, mücadelemizin başarıya ulaşabileceğinin farkındayız ve bunun için hiç durmadan çalışmaktayız" ifadelerini kullandı.

KÜRT KADINLARI MÜCADELE İÇİN GÜÇ KAYNAĞIDIR

Kürt kadınlarının ortaya çıkardığı mücadele gücünün bütün dünyaya yayıldığını ve kadınlara ilham kaynağı olduğunu vurgulayan Sarya Qamişlo, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kürdistan’da kadınların yürüttüğü mücadele bütün dünya kadınlarına güç kaynağı olmuş ve yol göstermektedir. İçinden geçtiğimiz bu süreçte de görüyoruz ki iktidarcı sistem halklara karşı elindeki her türlü imkanla, yöntemle saldırmaktadır. Halkların yaşamında büyük bir kaos ve çıkmaz yaratarak, kendine gönüllü köleler ve boyun eğen insanlar yaratmak istiyor. Egemenlerin yaratmak istediği bu dünyaya dur diyebilecek yegane güç kadınlardır ve kadınlar buna karşı amansız bir mücadele yürütüyorlar.

Önder Apo’nun Kürt kadınlarında ortaya çıkardığı güç, egemen sisteme karşı kadınların başarabileceğinin kanıtıdır ve bütün dünya bu gerçekliği iyi bilmektedir. Kadının özgürleştiği oranda iktidarcı sistemin çöktüğü bilinen bir gerçektir. Yani genel anlamda kadınların mücadelesi ve özgürleşmesi iktidarcı sistemi sonlandıracak ve halklara yaşanabilir bir dünya yaratacaktır. Bu gerçeklik kadın mücadelesi ile ispatlanmış ve herkesçe kabul gören bir durumdur.

Özellikle içinden geçtiğimiz süreç bizi daha da güçlü bir mücadele yürütmeye çağırıyor. Önderlik üzerinde mutlaklaştırılmış bir tecrit var, insanlar iradesizleştirilmek isteniyor. Kadınlar ve halklar özel savaş politikaları ile moralsizleştirilerek iktidarcı sisteme tabi edilmek ve mücadeleden kopmaları sağlanmaya çalışılıyor. Bizler mücadeleyi en ön saflarda yürüten bir güç olarak bu oyunları boşa çıkarmak için savaşıyoruz. Bu savaşın sonucunu bizim mücadele performansımız belirleyecektir. Kendi içimizde yürüttüğümüz tartışmalar sürekli daha güçlü savaşma ve sonuç alma üzerinedir. YJA Star güçlerinin savaşta ve mücadelede sonuç alması demek Önderliğin etrafındaki tecrit duvarlarının kırılması demektir. YJA STAR güçlerinin savaştaki zaferi demek dünya kadınlarının, halklarının zaferi demektir. Önderliğimiz üzerindeki mutlaklaştırılmış tecrit ancak kadın direnişinin büyümesi ile kırılabilir. Bizler bunun bilincinde olarak her gün kendimizi bu gerçeğe göre yeniden yaratmaya çalışıyoruz."

KADIN DEMEK MÜCADELE ETMEK DEMEKTİR

8 Mart’ta bütün dünya kadınlarının mücadelesini temsil ettiklerini ifade eden Sarya Qamişlo konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: "Kadınlar yürüttükleri mücadele ile günümüz seviyesine ulaşmıştır. Bundan sonra gerekli olan daha bilinçli, daha örgütlü olmaktır. Kadınlar nerede olursa olsun sınırlara aldırış etmeden birlik olmalı ve ortak mücadele yürütmelidir. Kesinlikle kadının günümüzde yürüttüğü mücadeleyi yeterli görmemek gerekiyor. Sürekli mücadeleyi ve elde edilen kazanımları büyütmemiz gerekiyor. Kadınların yarattığı güzelliklerin ve doğru yaşamın sürekli daha da geliştirilmesi gerekiyor. Bunun için de daha güçlü bir mücadele ve katılım gereklidir.

Kadınlar dünyadaki tüm sorunlara karşı kendilerini sorumlu görmeli ve yaşanan her soruna karşı kendilerini çözüm gücü olarak ele almalıdır. Kadınlar insanlığın tüm sorunlarını çözme konusunda kendilerini birinci dereceden sorumlu görmeli ve bunun için mücadele etmelidir. İnsanlığın yaşadığı sorunları kendi sorunları olarak görmeli ve çözüm üretmelidirler. Kadınlar çok iyi bilmelidir ki kadın demek çözüm olabilme ve mücadele etmek demektir.

Günümüzde daha net bir şekilde görülüyor ki kadınlar yürüttükleri büyük mücadele ile güç haline gelmiş ve daha iyi bir dünya yaratma mücadelesinde zafere doğru emin adımlarla yürüyorlar. Dünya kadınları büyük bir uyanış içerisine girmiş ve iktidarcı sistemi kabul etmeme hat safhaya çıkmıştır. Kadınlar kendi üzerlerinde yürütülen iktidarcı anlayışı hem fiziki hem de fikri ve onur açısından kabul etmemektedirler. Tüm dünya kadınları yaşadığımız bu zamanlarda müthiş bir direniş içerisindedir.

Önder Apo daha önce 21. yüzyılın kadınların özgürlük yüzyılı olacağını söylemişti. Günümüzde görüyoruz ki kadınlar yürüttükleri mücadele ile bu gerçeğe bir adım daha yaklaşmıştır. Savaşan kadınlar olarak günümüzde kadınların yürüttüğü mücadeleden büyük bir moral aldığımızı, kadınların mücadelelerinin gücümüze güç kattığını belirtmek istiyoruz. Kürdistan dağlarından başta Önder Apo olmak üzere bütün dünya kadınlarının 8 Mart emekçi kadınları gününü kutluyor, mücadelemizle özgürleşeceğimizi belirtiyoruz".