PKK: Çok daha büyük kazanacağız

PKK Yürütme Komitesi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik komplonun Efrîn’e yönelik saldırı ile devam ettiğini belirterek, “çok daha büyük kazanacağız” dedi.

PKK Yürütme Komitesi, yaptığı yazılı açıklamada, 15 Şubat 1999’da Öcalan’a yönelik uluslararası komployu tümden parçalamaya çağırdı.

KOMPLO TÜMDEN PARÇALANMALI

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Sömürgeci-soykırımcı sistem tarafından Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yöneltilen tarihi 15 Şubat Uluslararası Komplosunun ve komploya karşı Kürt varlık ve özgürlük direnişinin yirminci yılına giriyoruz. Öncelikle on dokuz yıldır İmralı işkence sistemine karşı insan üstü bir sabır, dayanıklılık ve yaratıcılıkla direnen Önder Abdullah Öcalan’ı ve bu kutsal direnişe destek veren herkesi selamlıyoruz. Yirminci yüzyılda insanlığın alnına vurulan bir kara leke olan 15 Şubat komplosunu ve Kürt soykırım gününü lanetliyor, demokratik insanlığı bu kara lekeden kendini kurtarmaya çağırıyoruz. Yirmi yıldır “Güneşimizi Karartamazsınız” şiarıyla Önder Abdullah Öcalan etrafında ateş çemberi oluşturarak Kürt varlığını ve özgürlüğünü savunan tüm kahraman şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz. Yirminci yılda “İnsanım ve demokratım” diyen herkesi uluslararası komploya karşı ve Önder Abdullah Öcalan’ın özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşması için mücadele etmeye ve İmralı işkence sistemini tümden parçalamaya çağırıyoruz!

KOMPLO EFRÎN SALDIRISI İLE DEVAM EDİYOR

Bilindiği gibi, 9 Ekim 1998 tarihinde başlatılan uluslararası komplo, Kürt halkını yok sayan ve yok etmek isteyen küresel kapitalist modernite sisteminin en son planlı ve örgütlü saldırısı olmuştur. Dolayısıyla söz konusu sistemin öncülüğü olan ABD, İngiltere ve İsrail tarafından planlanıp yürütülmüş ve başta Mısır, Yunanistan ve Rusya devletleri ve KDP-YNK Yönetimleri olmak üzere çok sayıda devlet, örgüt ve kişi bu insanlık dışı saldırıda kullanılmıştır. Kısaca Önder Abdullah Öcalan’ı imha etmeyi ve Kürt özgürlük hareketi PKK’yi tasfiye etmeyi amaçlayan uluslararası komplo saldırısının karar verip yürütenleri, katılıp destek verenleri, izleyip el ovuşturanları ve sonuçlarından yemlenmeyi bekleyenleri vardır. Ancak on dokuz yıldır Önder Abdullah Öcalan’ın, Özgürlük Hareketimizin ve halkımızın fedai çizgisinde gösterdiği kahramanca direniş tüm bu hesapları bozmuş ve planları boşa çıkarmıştır.”

Efrîn’e yönelik işgal saldırılarına dikkat çeken PKK; şu ifadelere yer verdi:

“On dokuz yıllık kahramanca mücadele komployu başarısız kılmış ve komplocu birliği önemli ölçüde parçalamış olsa da, faşist TC örneğinde görüldüğü gibi, bugün hala komplocu zihniyeti ve siyaseti ısrarla ve bağnazca devam ettirmeye çalışan güçler mevcuttur. İşte söz konusu faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet ve siyasetin en son vahşi saldırısı Afrin’i işgal girişimi olmaktadır. Yüz yıllık Kürdü inkâr ve imha sistemi, yirmi yıllık uluslararası komplo saldırısı bugün Afrin işgaliyle devam ettirilmeye çalışılmaktadır. Afrin’i işgal saldırısı ve ona karşı 25 gündür sürdürülen kahramanca direnişin aydınlatıcılığında bakıldığında uluslararası komplo gerçeğinin ne olduğu ve nasıl yürütüldüğü rahatlıkla anlaşılabilir. Dolayısıyla komplocu zihniyet ve siyasetin son saldırısı Afrin’i işgal girişimi olduğu gibi, TC işgaline karşı Afrin ve tüm Kürdistan halkının gösterdiği kahramanca direniş de uluslararası komploya karşı mücadelenin en son ve kapsamlı halkası olmaktadır. “Güneşimizi Karartamazsınız” şiarıyla geliştirilen direniş ruhu, Cizre, Sur ve Kobani direniş ruhu bugün Afrin’de canlanmaktadır. Çağın Afrin direnişinin kazandığı her zafer uluslararası komplonun yenilgisi ve parçalanması anlamına gelmektedir.

Faşist, sömürgeci ve soykırımcı olan komplocu zihniyet ve siyasetin Afrin’de yaşadığı yenilgi, içine düştüğü çaresizlik ve çıkmaz dikkate alınırsa, uluslararası komplonun artık sahiplerine de bir faydasının kalmadığı açıkça görülür.”

KÜRT VARLIĞI VE ÖZGÜRLÜĞÜ ARTIK KABUL EDİLMELİ

“Dolayısıyla uluslararası komploda ısrar, İmralı işkence sistemini sürdürmede ısrar, Kürt halkını inkâr ve imha zihniyet ve siyasetinde ısrar artık boş ve anlamsızdır” denilen açıklama şöyle devam etti:

“Bu açıdan, başta uluslararası komployu planlayıp yürüten güçler olmak üzere komplo kapsamında bulunan tüm güçler, Kürt soykırımını yürüten veya ortak olan mevcut zihniyet ve siyasetlerini yirminci yıla girerken artık gözden geçirmek ve Kürt halkının varlığını ve özgürlüğünü kabul etmek durumundadır. Bundan sonra Ortadoğu’da var olmak ve demokratik siyaset kapsamında bulunmak ancak böyle bir zihniyet ve siyaset değişimiyle mümkün olacaktır. Çünkü bugün Ortadoğu’nun en aktif demokratik öznesi özgür Kürt varlığıdır.

DEMOKRATİK DEVRİMİN ÖNCÜLERİ

Küresel gericiliğin sömürgeci-soykırımcı zihniyet ve siyaset temelinde yirmi yıldır yürüttüğü vahşi saldırılara karşı Önderliği, gerillası, militan parti öncülüğü, kadın ve gençlik hareketleri ile tüm Kürdistan halkı kahramanca direnmiş ve en büyük özgürlükçü demokratik gelişmeyi teorik ve pratik olarak bu direniş içerisinde gerçekleştirmiştir. Bedeli ne kadar ağır olsa da, söz konusu özgür insanlık direnişini yürütmekten asla geri durmamıştır. Bu temelde Bakurê Kürdistan’da ulusal-demokratik devrimi derinleştirmiş, Rojava Kürdistan’da özgürlük devrimini gerçekleştirip savunmuş, Başurê Kürdistan’da ulusal kazanımları korumuş ve Rojhilat Kürdistan’da da ciddi bir bilinçlenme ve örgütlenme ortaya çıkartmıştır. Demokratik ulus çizgisinde gelişen Kürdistan Özgürlük Devrimini Demokratik Ortadoğu Devriminin öncüsü haline getirmiştir. Kadın Özgürlük Devrimini tüm parçalarda geliştirerek, yine bölgeye ve dünyaya yayarak eşit ve özgür yaşamın önünü açmıştır. Tüm ezilen insanlığa ve halklara kurtuluş yolunu gösteren evrensel bir Önderlik gerçeği ortaya çıkarmıştır. Bugün Önder Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği Demokratik Modernite Kuramı dünyanın dört bir yanında tüm insanlığa özgür yaşam yolunu göstermektedir.”

ÇOK DAHA BÜYÜK KAZANACAĞIZ

PKK, “Kuşkusuz doğru tutum gösterebilmek ve görevleri başarabilmek için, uluslararası komploya karşı mücadelenin karakterini doğru anlamak gerekir” diye ekledi.

Açıklamanın devamı şöyle:

“Dikkat edilirse, Önder Abdullah Öcalan’ın uluslararası komploya karşı geliştirdiği direnişin özünü, komplonun imhacı ve yok edici karakterine karşı özgürce var olma ve yaşamada ısrar ve direnç oluşturmaktadır. Tarihi İmralı direnişi ve Önder Abdullah Öcalan’ın İmralı’da yarattığı gelişmeler bunu ifade etmekte ve bunun kanıtı olmaktadır. O halde komploya karşı yirminci yıl mücadelesinde bu gerçeği daha iyi görmek ve daha güçlü temsil etmek gerekir.

Hareket ve halk olarak komploya karşı mücadelenin yirminci yılına kutsal Afrin direnişi ve dört cephede birden yürüttüğümüz devrimci halk savaşı içinde girmekteyiz. Kuşkusuz on dokuz yılın birikimiyle daha güçlü mücadele edeceğiz ve çok daha büyük kazanacağız. Dört parça Kürdistan’da ve yurtdışında İmralı işkence sistemini tümden parçalamak ve Önder Abdullah Öcalan’ın özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşmasını sağlamak için seferber olacağız.

DAHA BÜTÜNLÜKLÜ VE GÜÇLÜ MÜCADELE ÇAĞRISI

Bu temelde, bir kez daha tüm parti militan yapımızı ve gerilla güçlerimizi, kadın ve gençlik örgütlerimizi, halkımızı ve dostlarımızı, tüm demokratik güçleri yirminci yılda uluslararası komploya karşı daha güçlü ve bütünlüklü mücadele etmeye, İmralı işkence sistemini parçalayarak Önder Abdullah Öcalan’ın özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşmasını sağlamaya, Afrin direnişini zafere götürerek faşist işgalciliğe dur demeye, AKP-MHP faşizmini yıkarak Kürdistan ve Türkiye halklarını ve tüm insanlığı bu faşist beladan kurtarmaya çağırıyoruz!”