PAJK'lı tutsaklardan 8 Mart mesajı

PAJK'lı kadın tutsaklar, 8 Mart'ı kutladı, kadınların Öcalan'ın paradigmasıyla, örgütlenme, öz savunma ve inşayla özgürleşeceği mesajını verdi.

Cezaevindeki PAJK’lı tutsaklar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle bugün yazılı açıklama yaptı.

'ÖNDERLİĞİMİZİN PARADİGMASIYLA ÖZGÜRLEŞECEĞİZ'

PAJK'lı tutsakların açıklaması şöyle:    
"Faşist sömürgeci AKP-MHP soykırımcı zihniyetinin Önderliğimiz üzerinde uyguladığı mutlak tecridin kaldırılması, Önderliğimizin özgür çalışır, özgür yaşar koşullarının oluşturulması amaçlı geliştirilen direniş hamlesi bağlamında 2019 yılı büyük direnilmiş, büyük mücadele edilmiş, ağır bedeller verilmiş ve kazanımları da başarıları da büyük olmuştur. Bundandır ki tecrit katmerleştirilerek devam ettirilmektedir. Ki kuş uçmaz, kervan geçmez İmralı adasında yangın olayının yaşanması mevcut tecrit politikasından bağımsız ele alınamaz. Önderliğimizin demokratik ekolojik kadın özgürlükçü paradigma eksenli alternatif sistemi geliştirme ve inşa etmesinin  somut göstergesi Rojava'da gerçekleşen, yaşanan kadın devrimi başta dünyanın dört bir yanında yaşayan kadınlara, ezilen halklara, insanlığa ilham olmuş, mücadele ve direnme azmini geliştirmiştir. Küresel hegemonik sistemin ‘önce kadını vurun’ zihniyetinin kendiliğinden aşılamayacağını çünkü, önderliğimizin belirtiği gibi tüm sömürülmelerde bir sınır vardır ama kadının sömürülmesinin sınırları yoktur; bedeniyle, ruhuyla, aklıyla, düşüncesiyle…Ve bundandır ki başta kadınlar olmak üzere tüm bu sistem karşıtlarının bilinçlenerek, örgütlenerek, mücadeleyi büyütürek kadın özgürlük çizgisinin yaşamsallaşmasıyla özgürleşecektir kadınlar.  
Zemheri kış aylarını geride bırakıp bahara merhaba derken, yeni bir doğumu, yeni bir oluşumu yaratan baharı dünya emekçi kadınlar günüyle karşılıyoruz. Kadının doğayla, toprakla, emekle ve yaşamla derin bağının tarihsel arka planın çok eskilere dayandığını bilmekteyiz. İnsanlık tarihinde toplumsallaşmanın öncülüğünü kadının yaptığı kuşku götürmez bir gerçekliktir. Kadın doğayla bağını, toprak ve toplumsallaşmayla bağını emekle kurmuştur. Kadın ilk tohumları toprağa serpmiş, ocağı kurmuş, hasadı toplamış, topluma fayda sağlayacak her şeyi emekle, alın teriyle  yapmıştır. Bundandır ki, kadının doğayla, hayatla bağı hem güçlü hem de derin ve anlamlı olmuştur.

'HER ÇAĞDA KADINI SÖMÜRMEK İSTEDİLER'

Tarihsel akış içerisinde zihinsel ve sistemsel ilerleyiş eril yönlü boyut değiştirdikçe kadının emeği tali plana düşürülmüş, varlığı ise anlam yitimine uğratılmıştır. Toplumun yönetiliş biçiminde sapma düzeyi uçlaştıkça kadın insan olarak görülmemiştir. Kölelik çağında insan olamamış hayvan, feodal çağda çocuk doğuran nesne, kapitalizm çağında emeği sömürülmüş işçi olabilmiştir. Ama her çağda her türlü haksızlığa, ayırımcılığa karşı çıkmış, direnmiş ve mücadele etmiştir. Tarih 1857 yılını gösterdiğinde sömürgenin ana merkezi olan ABD’de emeğinin karşılığını alabilmek için sömürülmeye ‘DUR’ demiş ve canı pahasına tavrını ortaya koymuştur. Yine kadının büyük emeği ve çabasıyla 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak ilan edilmiştir. Her ne kadar yılın bir günü (8 Mart) kadınlara atfedilse de kadınların her anda, günde değerli ve anlamlı emeği bulunuyor. Emeğinin karşılığını  alamayan kadınlar  örgütlenerek mücadelesini mutlaka ileriye taşımalıdır. Direnişçi, mücadeleci kadınlar olarak dünyanın her yerinde kapitalist modernitenin kadını metalaştırdığı, kadına şiddeti meşrulaştırdığı, tecavüz kültürünü geliştirdiği gerçeğiyle, mücadele ede ede, değeri-anlamı yarata yarata, büyük bedeller vererek bugünlere geldik. Biz emekçi kadınlar olarak çok büyük bedeller -katliamlara uğradık, zindanlara atıldık- vermiş olsak da asla direnmekten, mücadele etmekten geri durmadık, durmayacağız.

'ÖRGÜTLENME, ÖZ SAVUNMA VE İNŞA...'

Bizler özgürlüğe sevdalı, zindanlarda büyük direnmeye, mücadele etmeye devam eden PKK ve PAJK’lı kadınlar olarak öncelikle; eşsiz emeğiyle yitik  Kürt kadınını diriltip  bugünlere getiren kadına büyük bir sabırla çok büyük emek veren Önderliğimizin 8 Mart '98’de kadın kurtuluş ideolojisini armağan etmesi özgürlük arayışını daha da güçlendirmiştir. Biz kadınların yapması gereken yegane şey ise kadın kurtuluş ideolojisini yaşamın her alanına indirgeme, özümsetmenin öncü militanları olmadır. Kadına erkek egemen zihniyetin dayattığı geriliklerden ancak örgütlenerek ve öz savunma gücünü, demokratik ulusun inşasını geliştirerek demokratik konfederal sistemin inşasını demokratik ekolojik kadın özgürlükçü paradigmayı yaşamsallştırarak kadınların, toplumun özgürleşmesi sağlanabilir. Mücadele ile birlikte başlayan uyanış ve varlık savaşımının geliştirdiği özgür kadın arayışı, bugün özgür kadını,  özgür toplumu yaratmanın  öncüllüğünü yapmaktadır. Bu da kadınların özgür yaşama inancını bilemiş, umudunu yükseltmiştir.

ŞEHİTLER ANILDI

Büyük direnerek, büyük emek vererek mevzilerde çeper almış Beritan’ların, Zilan’ların ve zindanlarda ‘yaşamım hep kavgaydı’ diyen Önderliğin kadın özgürlük çizgisinin, felsefesinin yaşamsallasmasının   öncülerinden '84 yılında zindandaki ölüm orucunda yer almış, öncüllük etmiş Sara yoldaş, bir merkezde iki güneş olmaz diyen Sema yoldaş, 'güneşimizi karartamazsınız'ın fedai militanları Kurde ve Aynur yoldaşların Parti-Zindan mücadele direniş tarihçesinin 2019 yılı Tecridi Kıralım, Faşizmi Yıkalım, Kürdistan'ı Özgürleştirelim Hamlesinin fedaice direnen ve  şehit düşen Ayten Beçet, Zehra Sağlam, Medya Çınar, Yonca Akıcı yoldaşlarımızın  şahsında tüm özgürlük kervanına katılmış şehit yoldaşlarımızı minnetle anıyor ve  anlamlı direnişin ardılı olan tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyoruz.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle kadın özgürlük mücadelesinin mimarı Önderliğimizi selamlıyor, Kürdistan ve bu coğrafyada yaşayan, eşsiz emek sahibi olan analarımızın ve tüm kadınların emekçi kadınlar gününü kutluyoruz. Önderliğimizin belirlediği gibi 21. Yüzyılı kadın yüzyılı yapma iddiamız güçlü umudumuz büyüktür.  Zafer direnen yoldaşlarındır!"