Karasu ve Karayılan 'çözüme suikastten' kıl payı kurtuldu

F-16 uçakları, aracılar ile toplantının yapıldığı noktayı bombalamaya başladığında, PKK’li yetkililer bölgededir. Bombalar Karayılan’ın bulunduğu noktanın 200 metre yakınına bırakılır. Karasu’nun bulunduğu nokta ise bombaların doğrudan hedefi olur.

Bundan yaklaşık dokuz yıl önceydi. Sonbahar mevsimiydi. Taraflar gizli görüşmeler yapıyordu. Görüşmelerde iyi niyet beyanlarında bulunuluyor, mutabakatlar üzerine konuşuluyordu. Ancak taraflardan biri, her fırsatta çözüm çabalarını sabote etmek ve darbe vurmak için planlar yapıyor, uygulamaya koyuyordu.

Takvim 3 Eylül 2008’i gösterdiğinde, heyetler Norveç’in Oslo kentinde bir araya geldi. İki günlük bir görüşmeydi. Bir tarafta PKK heyeti, diğer tarafta Türk devleti heyeti vardı. Birçok ülke ve sivil toplum örgütü bu görüşmelere arabuluculuk yapıyor ya da destek veriyordu. Norveç de bu ülkeler arasındaydı.

AKP iktidarı süreci ya kendi siyasi ajandasını hayata geçirmek için bir levye olarak kullanmaya çalışıyor ya da bu fırsatla PKK’ye darbe vurmak istiyordu.

Daha sonra Oslo görüşmeleri olarak hafızalara kazınacak olan bu sürecin, ilk buluşması 3-4 Eylül 2008’de gerçekleşti. Amed Dicle’nin yazdığı “2005-2015 Türkiye-PKK Görüşmeleri: Kürt sorununun çözümüne ‘çözüm süreci operasyonu” adlı kitapta bu süreç detayları ile anlatılıyor.

2005-2015 arasındaki on yıllık görüşme sürecinde, nelerin konuşulduğu, kimlerin katıldığı, kimlerin destek verdiği, hangi anlaşmalar yapıldığı, pratik adımlarının ne olduğu ve bu süreçte devlet kanadının hangi saldırılarda bulunduğu anlatılıyor.

Türk devleti, görüşme sırasında da saldırı yapmaktan çekinmedi. Bunlardan biri Kandil’de gerçekleşti. Hedef PKK üst düzey yöneticileriydi. Kandil’deki görüşme, Oslo-1 olarak adlandırılan ilk görüşmeden sonra gerçekleşti.

Kitaba göre aracı ekip da Ankara’ya giderek bir durum değerlendirmesi yaptıktan sonra, bir sonraki durak olarak Kandil’in yolunu tuttu. Bu görüşme trafiği içerisinde Kandil’e bir mesaj gider. Heyet PKK merkezine gitmek ister. Bu görüşmenin hangi gerekçelerle talep edildiği kitapta detayları ile anlatılıyor. 4 Aralık 2008’de Kandil’e giden heyet PKK’liler tarafından karşılanır. Ankara’dan gelen heyet, Mart 2009 yerel seçimler öncesi ateşkes talep eder.

PKK heyetinde KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, Başkan Yardımcısı Bozan Tekin ve Oslo Heyeti üyeleri Mustafa Karasu ile Sozdar Avesta yer alır. Aracı kurumdan ise dört İngiliz vatandaşı görüşmede hazır bulunurlar. Devlet heyeti de aracı kurum üzerinden, olası bir ateşkese fiili olarak uyacağını bildirmiştir. 

Bu görüşme yapılırken Ankara’da hareketli saatler yaşanır. PKK’ye yönelik bir saldırı planlanmıştır. Aracı kurum yetkilileri görüşme noktasından ayrıldıktan sonra PKK yönetimi, alanda kalarak durum değerlendirmesi yapar. Bir sonraki günün sabahı, bazı PKK yetkilileri kısa mesafeli başka bir noktaya hareket eder. 

Çok sayıda F-16 uçağı, toplantı noktasını bombalamaya başladığında, PKK’li yetkililer bölgededir. Kazan bombaları Karayılan’ın bulunduğu noktanın sadece iki 200 metre yakınına bırakılır. Karasu’nun bulunduğu nokta ise bombaların doğrudan hedefi olur. Karayılan, bombalanan noktadan sadece yarım saat önce ayrılmıştır.

Tonlarca ağırlıktaki kazanlar alanı vurmaya devam eder. Karasu’nun bulunduğu yer altı noktasının ağzı füzelerle de vurulur. Ağır bir hava vardır. Bombalar adeta nefessiz bırakır. Karasu ve Karayılan’ın bazı korumalar saldırıda hayatını kaybeder. PKK yetkilileri, saldırıdan yara almadan kurtulur. O an hangi PKK yetkilisinin nasıl konumlandığı, nasıl hareket ettiği ve hangi gerillaların hayatını kaybettiğine kitapta ayrıca yer veriliyor. 

Kitapta, hava saldırısı esnasında Karayılan'ın hayatta kalmasını sağlayan güvenlik sorumlusu gerilla komutanı Gelhat'ın Kobanê’nin DAİŞ’in temizlenmesindeki rolü de detaylıca yer alıyor.

Bu saldırının olacağı gün dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Diyarbakır’a seyahatini iptal eder.

Saldırıdan bir süre sonra olay yerine giden Oslo görüşmeleri arabulucusu Heyet yine saldırıya uğrar. Bu defa saldıran ise İran’dır.

Ve bu saldırılar bir sonraki gün Oslo’da masaya yatırılır. Türk tarafı ilginç yanıtlar verir.

Türk devleti, barış çabalarını fırsat bilerek PKK yönetiminin önemli bir bölümünü tasfiye etmek için bu hava saldırısını gerçekleştirmişti. Sadece bu saldırı bile, Türk devletinin çözüm sürecinden ne anladığını ortaya koyuyordu. Kitap da çözüm sürecinin AKP rejimi tarafından nasıl boşa çıkarılmaya çalışıldığı, hangi amaçlar için bu sürece yaklaşım gösterildiği ve özünde bu sürecin bir bütün olarak çözüme karşı neden bir “operasyon” olduğuna ışık tutuluyor. Kitap yakında Mezopotamya yayınlarından çıkacak.

 

Mezopotamya Yayınları:

Tel: 0049 2131/4069093

E-mail: [email protected]

www.pirtuk.eu