Temelli: Bugün mutabakat günüdür

Seçim çalışmaları kapsamında Batman’da ilçe ilçe, köy köy ziyaretlerde bulunan HDP Eş Başkanı Temelli, “Bugün mutabakat günüdür. Demirtaş’ın çağrısına kulak verin, birlikte çalışın, bu halk arkanızda olacaktır. Sorunlar ortaksa çözüm de ortaktır” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanı Sezai Temelli, seçim çalışmaları kapsamında gittiği Batman’da, ilçe ilçe, köy köy ziyaretlerde bulundu. HDP Batman milletvekili adayları, TJA aktivistleri Ayşe Gökkan ve Ayla Akat Ata ile partilerin de eşlik ettiği Temelli, ilk olarak Beşiri ilçesinde halkla buluştu.

Temelli, burada kendisini sloganlarla karşılayan kitleyle birlikte halay çekti. Daha sonra İki Köprü Beldesi’ne geçen Temelli, burada partisinin seçim bürosunu açtı. Buradan konvoy halinde Kozluk’a geçen Temelli, yol üstündeki köylüleri selamladı. Kozluk’ta ise şehir turu atan Temelli, ardından partisinin düzenlediği halk buluşması için Dörtyol’da bulunan seçim bürosunun önüne geldi.

Burada milletvekilleri adaylarının halka tanıtılması sonrası Temelli, alkış ve sloganlarla kendisini karşılayan kitleyi selamladı. Burada halk hitap eden Temelli’nin konuşmasından satır başları şöyle:

“24 Haziran’a çok az bir zaman kaldı. 20 gün boyunca köy köy, mahalle mahalle, ilçe ilçe, Türkiye’nin her yerine gitmeye çalışıyoruz. Arkadaşlarımızla Türkiye’nin her yerine gidiyoruz. Halkımıza HDP’yi ve Selahattin Demirtaş’ı anlatıyoruz. Batman’da sevgili adaylarımızla, yoldaşlarımızla, Kozluk’a uğrayalım dedik. Merhaba vermeye geldik, sohbet etmeye geldik. Bugün Türkiye’nin önünü açma zamanı, Türkiye’nin demokrasisi ve barışının önüne baraj dikilmiştir. Bu barajı yıkmadan Türkiye’nin demokrasi ve Kürt sorunu çözülemez. Bu sorunu çözeceğim diyerek siyasete başlayanlar, kendileri çözülmüş, ilmek ilmek olmuşlardır. O denli kaybetmişler ki; Diyarbakır’da Kürtlerle konuşarak, gözlerinin içine baka baka Kürt sorunu yoktur diyorlar. Siyaseten iflas etmiş bir parti AKP karşınızda. Bu hale getiren tekçi Erdoğan iktidarıdır.

Türkiye’nin Kürt sorunu, demokrasi sorunu vardır. Türkiye’nin şimdi bir de Erdoğan sorunu vardır. 24 Haziran’da HDP’ye, sandığa ve geleceğimize sahip çıkacak bu sorunu bitirebiliriz. 24 Haziran’da hep birlikte HDP’ye sahip çıkacak, bu barajı yıkacağız. Hayalini kurdukları 80 vekili asla AKP’ye vermeyeceğiz. Çünkü bütün hesapları HDP’yi baraj altında bırakmak, HDP’nin 80 vekilini çalmak ve parlamentoda çoğunluğu sağlamak istiyorlar. Bütün bu diktatörlük hevesleriniz kursağınızda kalacak.

Bunlar viski içer diyor, viski içene de rastlamadım. Bunlar bir şey içiyor. Dört Ayaklı Minare’ye saat kulesi diyorlar. Orası saat kulesi değil, dört ayaklı minare, orada Tahir Elçi yatıyor. Hangi binanın önünden geçse biz yaptık diyorlar. Varın siz düşünün, bu savaş politikaları üzerinden gidenler, halka en büyük kötülüğü yaptılar. Savaş bir halk sağlığı sorunudur, zulümdür dedikçe, savaş politikalarında ve siyasetinde ısrar ettiler. Akıl sağlıklarını kaybettiler. Artık hiçbir şeyi sağlıklı düşünemiyorlar. Türkiye’nin geleceğine ve sorunlarını çözmeye dair hiçbir önerileri yok. 16 yıl önce öğrendiklerini yine anlatarak, halkı kandırmaya çalışıyorlar. Bu halk aldanmaz, kanmaz. Bu halk demokrasi ve barış gelsin diye üzerine tüm sorumlulukları almıştır. Çözüm sürecinde vermiş olduğu desteği, sen gidip berhava edeceksin, sonra da dönüp kandırıldım, FETÖ’cü diyeceksin, Diyarbakır’da ‘Kürt sorunu yok’ diyeceksin. Bu halk aldanmaz, aldanan sensin. Bu siyaset üzerinden bu soruna yaklaşan herkesi faşizmin ve tarihin çöplüğüne atacağız.

‘O KADAR YALANA ALIŞMIŞLAR Kİ, BÜTÜN ÜLKEYİ OHAL İLE YÖNETİYORLAR’

O kadar yalana alışmışlar ki; bütün ülkeyi OHAL ile yönetiyorlar, HDP’nin seçim çalışmalarını engellemek için akla hayale gelmeyecek yöntemler uyguluyorlar. Çocuklara bile saldırıyorlar. Sokakta seçim arabası geçerken inip çocuğu dövüyor. İktidarı kaybetme korkusuyla kamu kurumlarındaki herkesi HDP’ye karşı seferber etmiş durumda. HDP barajın altında kalsın diye. Sandıkları bizden kaçırmaya çalışıyorlar. Hesapları tutsun diye sandıkları taşıyorlar. Sandık nerede olursa olsun, oyumuza geleceğimize sahip çıkacağız. Bu iktidardan hep birlikte kurtulacağız.

İftira, yalan diz boyu, 6-8 Ekim Kobanê meselesini yeniden gündeme getiriyor. Cumhurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaş’ı suçlamak için Kobanê eylemlerinin sorumlusu olarak göstermeye çalışıyor.

Selahattin Demirtaş bu olayın sorumlusu değil, bu nedenle tutuklu değil, bir fezleke bile yok. Herkese Kobanê’ye sahip çıksın, DAİŞ’e karşı duyarlı olun dedik. Mürşitpınar sınır kapısı IŞİD’in eline geçmesin dedik. Demokratik çağrı yapmışken, Erdoğan çıkıp ‘Kobanê düştü düşecek’ dedi. Kobanê düşmedi, ama Erdoğan düşecek.

‘SURİYE HALKLARI, BİR ARAYA GELECEK’

Bütün dünya IŞİD çetelerinden kurtulmadan Suriye’ye huzur gelmeyeceğini biliyor. Suriye halkları bir araya gelecek, Kürdü, Arap’ı, Êzidîsiyle yaşayacak. Sen Suriye’ye savaş ilan edemezsin, kendi ülkende yaptıklarını Suriye’de yapmaya çalışırsan hem ülkeyi hem Suriye’yi savaş alanına dönüştürürsün. Aklınca Türkiye kamuoyu önünde HDP’yi suçlu gösteriyor. O gün söylediğimizi bugün de söylüyoruz. Türkiye’de barış mücadelesi veriyoruz, bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Suriye ve Irak ile sorunumuz yok. Bu sınırların içinde tüm farklılıklarımızla Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı ile olsun, hangi inanç olursa olsun, bir arada yaşamaktır yeni yaşam. Ortak vatanda yaşamayı başaracak gücümüz var. 24 Haziran bu gücü sandıklara taşıma günüdür. Türkiye halkları olarak, emekçiler olarak, işçiler ve işsizler olarak, kadınlar ve gençler sandığa gidecek ve o gücü gösterecek. Demokratik Cumhuriyet için sandıklara sahip çıkacağız.

Ülkemize barış ve demokrasi gelecek. Ortadoğu’ya da barış gelecek. Bu ülkede bunu sağlayamazsak, Ortadoğu’ya da Suriye’ye de barış gelmez. Irak referandumuna karşı çıkan ve onları kuru ekmeğe mahrum bırakmakla tehdit edenler, yanına zurnacıyı alıp ‘Efrin’i dolan da gel’ diyorlar. Biz sizin nerde dolanacağınızı iyi biliyoruz. Efrin’de barışın gelmesinin yolu bizim mücadelemizden geçer. Sevgili Selahattin Demirtaş Cumhurbaşkanı adayımızdır, bizden öte Türkiye’nin adayıdır. Sayın Demirtaş’ın sahip çıktığı yeni yaşam projesi var. Bu HDP’nin programıdır. Bir arada yaşamak, büyük insanlık ve inadına barıştır. Türkiye’de tek adam rejimi değil, çoğulcu, demokratik ve laik bir rejim vaat eder. Bütün Cumhurbaşkanı adaylarıyla protokol imzalayacağını söylüyor. Cumhurbaşkanı yetkilerini kullanmayacağım diyor. Demokrasi zemini yaratacağız ve demokrasi inşa edeceğiz diyor.

Bu çağrıyı ben de bir kez daha yapıyorum; bütün Cumhurbaşkanı adayları İnce, Akşener ve Karamollaoğlu’na sesleniyorum, bugün mutabakat günüdür. Demirtaş’ın çağrısına kulak verin, birlikte çalışın bu halk arkanızda olacaktır. Geri kalan işler hal olur. Hepsini yapacak gücümüz var. Asıl olan demokrasi zemininde buluşarak, programlarınızla gelin ortaklaşalım. Demirtaş’ın çağrısı hepinizedir. Türkiye’nin siyaseti üzerinden yol almaya çalışıyorsanız, gelin tek adam rejiminden birlikte kurtulalım. Yoksa Kürt sorunu çözülmeden demokrasi sorunu çözülmez. Anadilde eğitim hakkı olana kadar ne kadar büyük bedeller ödendi. Dün olduğu gibi bugünde mücadele edeceğiz. Bu mücadeleye tüm Türkiye halklarını davet ediyoruz.

Tarihsel, sivil ve siyasal haklar için, bu ülkede yan yana gelerek başarabiliriz. Ankara’da yan yana gelmek yetmez. Alanlarda yan yana gelmek gerekir. Sorunlar ortaksa, çözümler de ortaktır. Bunu bu şekilde başaracağız. Bu ülkede bütün bu sorunları konuşurken, demokrasi sorununun bütün sorunların bileşkesi olduğunu söyledik. Kadına yönelik şiddet, AKP döneminde kat be kat arttı. Her gün bir kadın katlediliyor. Kadın sorununu çözmek için eşitlikçi çözümler üreten bir siyasete, kadın siyasetine ihtiyacımız var. Kadınlar siyaset yapmaya, HDP çatısında çalışmaya çağırıyoruz. Kadın bakanlığını kuracağız ve Türkiye’deki kadın sorunlarının çözümünü kadınlar bulacak.

Çocuklara yönelik istismar, inanılmaz derecede arttı. Çocuk haklarıyla çocuktur. Eğitim sistemini 4+4+4 haline getirenler, çocuktan işçi, kız çocuklarından gelin yaratıyorlar. Onlar işçi olsun diye değil, çocukken evlensin diye değil, eşit koşullarda kendi geleceklerine sahip çıksın diye Çocuk Bakanlığı kuracağız. Çocuklarımızı 24 Haziran’da kurtaracağız.

Gençlerimiz işsiz, yoksul, iş aramak için bile evden çıkacak gelirden yoksun. Üniversite bitirdikten sonra da asgari ücretle, iş güvenliğinden yoksun çalışıyor. Tüm bunlara son vermek için, iş güvencesi için oylar HDP’ye. Bir oy Demirtaş’a, bir oy HDP’ye. Sorunlarımızı biliyoruz, çözmek için 24 Haziran’a kadar 7 gün 24 saat durmaksızın, ara vermeksizin, gece gündüz çalışacağız. Her yere gideceğiz, hakikatin, HDP’nin sesini her yere taşıyacağız. Bu sayede, 7 Haziran’da yarım bıraktığımız işi 24 Haziran’da tamamlayacağız. 25 Haziran sabahı halaylarla, güneşli sabahı karşılayacağız. Bizler sabahın ve umudun sahibiyiz. Bizler yürüdükçe demokrasinin yolu açılır. Hepinizin yolu açık olsun.”

Temelli, buradaki konuşmasının ardından seçmenleriyle buluşmak üzere Batman’a hareket etti.