HDP Milletvekilleri Ayşe Acar Başaran, Berdan Öztürk, Meral Danış Beştaş, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Selçuk Mızraklı ve PM üyesi Nurten Üzümcü'den Muş'taki oy sayımı sırasında yaşanan hukuksuzluklara ilişkin bir araya geldi.

3 VEKİLİN HDP’DE OLDUĞU AÇIKÇA KANITLANMIŞTIR

HDP Muş İl Binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Meral Danış Beştaş şunları ifade etti: “HDP olarak birçok ildeki usulsüzlüklere yaptığımız itirazlar seçim kurullarında reddedilmektedir. İtirazlarımızın yapıldığı yerlerde açıkça hukuksuzluk vardır. Muş’ta da hukuksuzluğa imza atılmıştır. AKP 3.vekilimizi almak için harekete geçmiştir. Aynı AKP, sandık kurullarında itirazlarını gerçekleştirmemiştir. Burada dün itibariyle olay bitmiştir. 3 vekilin dünkü sayımdan sonra da bizde olduğu açıkça kanıtlanmıştır.”

AKP 300’Ü TAMAMLAYAMADIĞI İÇİN HUKUKSUZLUĞA DEVAM EDİYOR

AKP’nin 300’ü tamamlayamadığı için hukuksuzluğa devam ettiğini belirten Beştaş, şöyle konuştu: “AKP Ankara’dan bu işi yönetiyor. 300’ü tamamlayamadığı için, OHAL koşullarındaki bütün baskı yöntemlerine rağmen Meclis'te salt çoğunluğu alamadığı için hukuksuzluğa devam ediyor. Bütün seçim boyunca sadece HDP’ye oy veren seçmenlere saldırdılar, buna rağmen başaramadılar. Bu kez boş tehditler savuruyorlar. HDP hiçbir ödün vermediği için, sandıkta alamadıkları vekillikleri şimdi hukuk dışı itirazlarla almaya çalışıyorlar, buna izin vermeyeceğiz.”

İl Seçim Kurulu’nun itirazı kabul ettiğine dair kararın ellerinde olduğunu söyleyen Beştaş, şöyle devam etti: “İl Seçim Kurulu, YSK’nın ilgili kararlarını çöpe atarak bütün oyların sayımına karar verilmiştir. Bu karara göre Türkiye’de bütün sandıkların sayılması lazım. Açıkça kendisine verilen talimatı yerine getirmek için böyle bir gerekçe yazmıştır. Seçim kurulları birer yargı organıdır ve bu nitelikte karar vermelidir. Yargı organları hukukun dışına çıkamazlar. İl Seçim Kurulları öyle bir karar vermiştir ki bütün partilerin itirazları kabul edilebilir. Diyor ki, ‘geçersizleri tespit edemedik, adalete uygun olsun diye’... Genel, soyut, keyfi bir şekilde bu sayım kararını vermiştir. Biz bunu kabul etmiyoruz, bu halkın iradesinin hiçe sayılmasıdır.”

EŞİT VE ADİL BİR SEÇİM YAPILMADI

Beştaş şunları ekledi: “Biz vekilleri AKP gibi valileri, kaymakamları bütün kolluk güçlerini kullanarak kazanmadık. Halk, bütün tehditlere ve ölüme rağmen gidip oy verdi. Suruç’ta 25 kurşunla bizim insanlarımız katledildi, hastanede boğazlar kesildi buna rağmen halkımız gidip oyunu verdi. Eşit ve adil bir seçim yapılmadı, bütün siyasi partilerin koşulları eşit değildi. Buna rağmen biz bunu kazandıysak halkımızın iradesinin takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz.

YSK bugün saat 14’te toplantıda olacak, itirazlarımızın değerlendirilmesi gerekiyor. YSK ve bütün il seçim kurulları, iktidarın çıkarlarına mı yoksa halk iradesine mi hizmet ediyor göreceğiz. YSK'dan halk iradesinin temsilinin önünü açması konusunda bir karar bekliyoruz.”

ZORA DAYALI SİSTEMLE KARŞI KARŞIYAYIZ

Gülistan Koçyiğit de HDP’nin 3 vekil almasının AKP tarafından kabullenilmediğine tepki göstererek şöyle konuştu:

“Zora dayalı bir sistemle karşı karşıyayız. AKP 3 vekil almamızı kabullenemiyor. Farklı güçlere yaslanarak üçüncü vekili almak için her yolu deniyor. Bizim bütün itirazlarımız çok somut delillerle yapılmasına rağmen itirazlarımızın tümü reddedildi, ama AKP’nin itirazları reddedilmesine rağmen il seçim kurulları bu itirazları kabul etmedi. Biz herkesten kurallara uymasını bekliyoruz. Her bir oyda halkımızın emeği, coşkusu var. Sonuna kadar sahip çıkacağız. Hukuki anlamda sürecin birebir takipçisiyiz. Sürekli nöbet halindeyiz. “

YETKİLİLER TEHDİT EDİYOR

Bu mesele Muş’un meselesi olmaktan çıkmıştır. Buraya sürekli Ankara’dan telefon üzerine telefon geliyor. Bizim gözümüzün önünde yetkililer AKP ikinci sıra vekili tarafından tehdit ediliyor. Siyasi anlamda da bu iradenin arkasında olduğumuzun altını çizmek istiyoruz.

Şu an Varto, Bulanık, Malazgirt, Hasköy sayımları devam ediyor. Bütün seçmenlerimizden duyarlı olmalarını ve iradelerine sahip çıkmalarını bekliyoruz. Tek bir oyumuzu vermemek için demokratik hukuksal haklarımızı kullanacağız, kimsenin tehdidine boyun eğmeyeceğiz.”