Yurtdışına gitmek çözüm değildir

Goran Hareketi Gençlik yöneticilerinden Abdulhalik, “Yurt dışına gitmek bir çözüm değildir. Çözüm ülkede kalıp demokratik bir yönetim için mücadele etmektir” dedi.

Goran Hareketi Gençlik yöneticilerinden Diler Abdulhalik, Güney Kürdistan gençliğinin yurt dışına göçlerinin bölge sorunlarını çözmede bir yöntem olmadığını belirterek, “Yurt dışına gitmek bir çözüm değildir. Çözüm ülkede kalıp demokratik bir yönetim için mücadele etmektir” dedi.

ANF’ye konuşan Goran Hareketi gençlik yöneticilerinden Diler Abdulhalik, Kuzey Kürdistan’daki YPS direnişinin tarihsel bir çıkış olduğuna da dikkat çekerek şunları belirtti: “Herkes bilmeli ki, tüm Kürt gençleri ve halkı bu mücadelenin arkasındadır. Mücadelenin tarihin bu önemli döneminde zafere gitmesi için gençler mücadeleye katılmalı ve Kürt siyasi taraflarını da ulusal birliğe zorlamalıdır.”

Güney Kürdistan gençliğinin siyasi ve toplumsal alanda yaşadıkları temel sorunlar nelerdir?

Gençlik Güney Kürdistan nüfusunun önemli bir kesimini oluşturuyor. Bu da gençliğin yaşadığımız mevcut krizli durumun değişmesinde etkin bir güç olabileceğini gösteriyor. Ama maalesef bölgemizdeki kötü yönetimden, bir partinin toplumu zapt u rapta almasından kaynaklı bu etkin değişim gücü ne iyi bir ekonomik modelin geliştirilerek güçlü bir ekonomik yapının inşa edilmesin de ne de demokratik yönetimi oluşturmasında ve demokratik bir toplumsal sistemin oluşturulmasında rengini gösterebiliyor.

Doğru bir yönetim olmadığından, şartlar yaratılmadığından bilime kafa yoran insanlar, üniversite eğitimi gören gençler Kürdistan’a istediği gibi bir hizmet sunamıyor.

Doğru düzgün bir yönetimimiz olmadığından, demokratik sistemi oluşturacak güçlü bir hükümetimiz olmadığından yine bazı partiler de gücünü halktan alacakları yerde sırtlarını bazı devletlere dayayıp, onlardan destek aldıklarından sorunlar birikiyor. 24 yıllık süre boyunca Güney Kürdistan halkının bölge iyi yönetilmediğinden sorunları birikti ve toplumunun omuzlarına ağır bir yük bindi.

Gençlik de bu sorunlardan büyük bir pay almıştır. Oysa gençlik etkin bir üretim gücü, toplumun gelecek aydınlık yüzüdür. Maalesef gençliğin bu rolünü oynaması için imkanlar mevcut değildir. Bir de gençlik ekonomik anlamda da bir üretim gücü olmak durumundadır. Aile içerisinde ekonomik sorumlulukları var. Ama ne yazık ki gençlik üretim sahasında yeterince değerlendirilmiyor. Çünkü bunun için imkanlar, koşullar sağlanmıyor.

Gençliğin ulusal mücadelede oynadığı rolü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öncelikle şunu belirtmek isterim. Bugün Kürdistan’ın dört parçasında ülkeyi savunan, ülkenin özgürlüğü için büyük mücadele yürüten kesim gençliktir. Dikkat edin peşmergenin, gerillanın yine YPG-YPJ’nin büyük çoğunluğu genç kesimden oluşuyor. Geçmişte de gençliğin ülkenin özgürlüğünde büyük emekleri olmuştur.

Gençliğin verdiği emekler ve bedeller sonucunda güney Kürdistan’da bu kazanımlar sağlanmış. Rojava’da bir öz yönetimin ortaya çıkmasında gençliğin rolü belirleyicidir. Tabi bunlar son derece sevindiricidir ve aynı zamanda tarihi kazanımlardır.

Goran Hareketi’nde gençliğin yeterince etkin katılım gösterdiğini düşünüyor musunuz?

2009’da Goran Harketi’nin oluşumuyla gençler büyük katılım sağladı. Biz gençliğin siyasete, ülke işlerine daha etkin katılmasını sağlamaya çalıştık, çalışıyoruz. Aslında bölgenin üç önemli yönetim erkinden biri olan parlamento başkanlığı şu anda Goran Hareketi’nden bir gençtedir. Goran Hareketi’nin bu tutumu KDP, YNK ve diğer partilerin de gençliğe daha fazla rol vermesini sağladı.

Gençliğin bölge yönetimini nasıl değerlendiriyor? Demokratik görüyor mu?

Bugün Kürdistan bölgesinin yönetimini elinde tutan KDP’nin geliştirdiği siyaset gençliğin büyük oranda siyasetten ümidini kesmesine neden oldu. Yaşadığını ülkede herkesin eşit katılım hakkı yoksa gençliğin de yönetime inancı kalmaz. Bölgemizde yaşanan da aslında budur.

Sizce gençlik buna karşı nasıl bir tutum içinde olmalı?

KDP yıllardır bölge yönetimini elinde bulunduruyor. Ama ne Kuzey Kürdistan’la ne Rojava’yla ulusal ilişkiler geliştirmiyor. Sadece o da değil, bölgenin refahı için Bağdat hükümetiyle bile doğru dürüst ilişki kuramıyor. Bu da sorunlar yaratıyor ve gençliği oldukça da zorlayan durumlar olarak ortaya çıkıyor. Ama gençler buna karşı durmalı. Ülkeye sahip çıkmalı. Onlar ülkeyi satabilir, hırsızlık, yolsuzluk yapabilir, Rojava’nın haklarını sahiplenip savunmayabilir, Kuzey Kürdistan’da demokratik bir barışın gelişmesi için emek vermeyebilir, Kürt ulusal birliğinin bölgede gelişmesi için emek vermeyebilir. Ama gençler buna karşı mücadele etmeli. Demokratik bir yönetim ve ulusal birliğin gelişmesi için siyasete ağırlığını daha fazla koymalı.

Gençler ekonomik krizden dolayı yönünü Avrupa’ya çevirdi. Sizce bu kaçışlar bir çözüm olabilir mi? Ya da gençler ne yapmalı?

Hayır, kesinlikle çözüm değildir. Göç etmek ya da yurt dışına çıkmak normal şartlarda evrensel bir insan hakkıdır. Her insanın yaşamak istediği yeri seçme hakkı vardır. Ancak burada hükümet kendi insanının ve özellikle gençlerin yaşayabilecekleri iyi bir yaşam imkanı sunamadığı için insanlar yurt dışına göç ediyorlar. Dolayısıyla bu gidenler de ülkelerini sevmeyen insanlar değildir. O göç edenler bu ülkeyi belki de bizden daha çok seviyorlar. Bizden daha çok bu ülkenin kaygısını güdenlerdir.

Doğru çözüm nedir?

Şartlar ne olursa olsun ülkede kalıp mücadele etmektir. Ülkeyi terk etmek, bu ülkenin sorunlarından kaçmak bir çözüm değildir. Bu ülkede kalıp kendi halkımızın özgürlük mücadelesini vermekle sorunları çözebiliriz. Eğer burada kalınır ve mücadele edilirse Kürdistan federal bölgesine daha demokratik bir yönetim sistemini getirebiliriz. Siyasi partilerin yarattığı bu sorunlar içinde yaşamamak için bu sorunlarla hep birlikte daha etkili mücadele verebiliriz. O açıdan gençlerimiz ülkelerini terk etmeyi bir çıkış yolu olarak seçmemeliler.

Şimdi Kürtlerde sürekli tartışılan bir ulusal birlik sorunu var. Güney Kürdistan gençliği burada nasıl bir rol oynayabilir?

Gençler demokratik dönüşüm ve sorunların çözümü konusunda bir baskı gücü oluşturmalılar. Bu baskı oluşturularak Kürt ulusal birliği sağlanabilir. Örneğin bu baskıyı güney Kürdistan’da başta KDP olmak üzere tüm siyasi taraflara yapmalılar. Gençlik isterse bunu başarabilir. Bu gücü mevcuttur. Sadece Güney Kürdistan’daki siyasi güçler için de olmaz tabi, değil parçalardaki Kürtler arasında ulusal bir birlik oluşturulmalı. O açıdan gençliğin omuzlarında büyük bir sorumluluk var.

Kürtlerin bugün bölgedeki kazanımlarında gençlerin rolü nedir sizce?

Kesinlikle belirleyicidir. Dikkat edin bugün Güney Kürdistan’daki oluşum büyük kazanımdır, Rojava’daki kazanım büyüktür. Kuzey Kürdistan’da çok büyük bir özgürlük gücüyüz. Kürtlerin artık tüm parçalarda çok büyük savunma gücü var. İşte gençlik bu mücadelede en etkili güçtür. Ve işte, bu güç ulusal birliğin yaratılmasında da çok etkili bir rol oynayabilir.

Kuzey Kürdistan’da YDG-H ve sonrasında YPS öncülüğünde büyük bir mücadele veriliyor. Güney Kürdistan gençliğinden YPS de mücadele etme açıklamaları geldi. Siz YPS direnişini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kuzey Kürdistan’daki YPS direnişi Kürtlerin en doğal haklarının savunması ve garantiye alınmasında tarihsel bir gelişmedir. Kürt gençlerinin, halkının kuzeyde yürüttüğü mücadele bir ulusun haklarını savunması açısından kutsaldır. Tüm Kürtler bu mücadeleye destek vermelidir.

Biz Goran Hareketi olarak sürekli kuzey Kürdistan’da Kürt sorununun demokratik barışçıl yöntemlerle çözülmesi gerektiğini dile getiriyoruz. Çünkü Kürtler bir halktır ve kendi en doğal haklarıyla yaşamak da onların hakkıdır.  

Güney Kürdistan gençliği geçtiğimiz hafta boyu YPS’ye dönük destek açıklaması yaptılar ve gerektiğinde YPS saflarında mücadeleye hazır olduklarını deklere ettiler. Bunu nasıl okumak gerek?

Kuşkusuz destek sadece bunlarla da sınırlı değil. Tüm Kürtler bu mücadelenin arkasındalar. Tüm Kürtler kuzeydeki ve Rojava’daki mücadelenin arkasındadır.

Tabi mevcut durumda Ortadoğu bölgesinde önemli bir tarihsel kırılma dönemi yaşanıyor. Ve Kürtler bu siyasette etkili bir güçtürler artık. Kürtler verdikleri mücadele ve ödedikleri bedellerle bu dönemde etkili bir güç konumuna geldiler. Kobanê buna örnektir. Gerillanın, YPG-YPJ ve peşmergenin yürüttüğü mücadele ile Kürtler bu konuma geldiler.

Dolayısıyla bu tarihi süreçte Kürt gençliğinin yükü çok daha ağırdır. Her yerde mücadeleyi yükseltmelidirler.