HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, Dersim'de "Darbelere hayır, demokrasi hemen" şiarıyla düzenlenen mitingde halkla buluştu.

Darbe girişim ve ardından ilan edilen OHAL'in hak ihlallerini artırdığını belirten Yüksekdağ, "Eğer Kürt güvende değilse, Alevi güvende değilse kimse güvende olamaz. Kadınlar güvede değilse hiç kimse kendini güvende hissetmesin" dedi.

Darbe girişiminin ardından AKP'nin "demokrasi" havarisi kesildiğini belirten Yüksekdağ, "Biz herkese demokrasi herkese özgürlük diyoruz. Onlar demokrasiyi kendisi için istiyor. Her zaman kendilerine Müslüman, kendilerine demokratlardı, şimdi sen ben bizim oğlan bir araya gelerek demokrasi için uzlaştıklarını ifade ediyorlar. Kötü malzemelerle iktidarınızın temellerini atıyorsunuz. Farklılıkları dikkate almadan demokrasi iddiası ortaya koyamazsınız, zulümle iktidarda kalamazsınız" şeklinde konuştu.

"Eğer bu topraklara eşitlik gelecekse ne askerin ne Saray'ın darbesi ile gelmez. Bu topraklara huzur, barış ve istikrar demokrasi mücadelesinin gerçek savunucularıyla, bizlerle gelecek" diyen Yüksekdağ, ne bugünü ne de yarını hiçbir darbeci zihniyete teslim etme niyetlerinin olmadığını vurguladı.

"Eğer bizi dinleseydiniz haberi son gün eniştenizden almayacaktınız" diyen Yüksekdağ, AKP'nin darbe karşısında "demokrasi bayramı" ilan ettiğini hatırlattı, "Birileri bayram yaparken birileri ağıt yakıyorsa o bayram yalandır" diye kaydetti.

Ölümleri durdurmak yerine OHAL ilan eden AKP'nin, yönetim gücünü garantiye alacağını sandığını söyleyen Yüksekdağ, "Başaramayacaklar. Darbenin panzehiri demokrasidir OHAL'le darbe tehlikesinden kurtulamazlar" dedi.

Beş gün ESP ve SGDF üyelerinin evlerine yapılan baskınla, işkence edilerek gözaltına alındıklarını hatırlatan HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, "Daha dün işkenceye sıfır tolerans diyenler, sistematik işkenceye başladı" diye vurguladı.

Qamişlo'da, DAİŞ çeteleri tarafından gerçekleştirilen katliamı kınayan ve yaşamını yitirenleri anan Yüksekdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Qamişlo'da onlarca insan öldü tek bir siyasetçiden başsağlığı duydunuz mu? Hayır! Çünkü onların insanlığının sınırları vardır. Ölen Kürtse insanlıklarını unuturlar. Ancak siyasi iktidarın tüm bu bölücü, kutuplaştırıcı politikalarına karşı halklarımız bir olacak buna inanıyoruz."

Yüksekdağ, artık savaş ile siyaset yapılamayacağını vurguladı ve ekledi: "Askeri, militarist yapıyı serbest bırakmanın sonucu darbedir. Artık savaş ile siyaset yapılamaz. Bunun tek yolu da masada çözüm gücü üreterek siyaset yapmaktır. Eğer silahla siyaset yaparsanız o silahlar bütün ülkede yönetime el koymaya kalkar. Yönetime artık halklar el koymalıdır. Bir siyasi iktidarın halk ile kurduğu ilişki şu olamaz; 'ey halk sokağa çık beni koru, ey halk evine gir bir şeye karışma.' Her halk kendini yerinden yönetmelidir. Halk her yerden siyasete katılmalıdır. Darbelere karşı en etkili rejim halkın yönetimde söz sahibi olduğu rejimdir."

İstanbul ve Dersim'de yaptıkları mitingleri İzmir'de, Adana'da, Van'da, Amed’de gerçekleştireceklerini hatırlatan Yüksekdağ, ayrıca Ankara, Mersin ve İstanbul'da da kadın buluşmaları gerçekleştireceklerini kaydetti. Yüksekdağ, "Ben özellikle kadınları darbelere karşı sokaklarda olmaya çağırıyorum. Bizler her türlü darbeye karşı özgücümüzle yürümeye devam edeceğiz. Ana Fâtımaların, Zarifelerin, Sakinelerin kardeşleri, inanıyorum ki özgürlüklerin savunucusu olacak."